Durun durun, hemen başlığa bakıp, ” İstanbul’un nedir çektiği, yine İstanbul’a ne olacak?” demeyin sakın.
“Tokat Günleri” geliyor, evet sıkı durun İstanbul’a “Tokat Günleri” geliyor.
Hani “Tokatlıyız, çok tatlıyız.” diyoruz ya..
İstanbul Tokat’ın lezzetleri ile tanışacak, bu lezzetlere doyamayacak.
Heyecan Başlıyor ve Tokatlılar yeniden Yenikapı’da buluşuyor.
Her yıl geleneksel olarak İstanbul Büyükşehir Belediyesince tahsis edilen alanda düzenlenen hemşehri buluşmaları etkinliğinde, Tokatlılar 1-4 Aralık tarihleri arasında Yenikapı’da üçüncü kez buluşacak.
Tokat Valiliği, Tokat Belediyesi, Tokat Ticaret ve Sanayi Odası ve ilçe belediyelerin katkı sağlayacağı organizasyona TOKKON, TOKDEF, TÜMTOKKON, TEKKON, İSTOKDEF, ASTOKDEF, ESTOKDEF, ERDEF, NİKDEF, ZİLDEF, TALDEF, TURDEF, REDEF, KÜTOKDEF, PAZARDEF, YAZDEF Yenikapı’da etkinliğe ev sahipliği yapacak. 1-4 Aralık 2022 tarihleri arasında Yenikapı Etkinlik Alanı’nda düzenlenecek Tokat Tanıtım Günlerinde Tokatlılar bir araya gelmenin heyecanını yaşayacak.
Sezar ‘Veni vidi vici “demiş yani “Geldim,gördüm ,yendim.”
Sevgili İstanbullular;
Bu sözü değiştirmeye ne dersiniz?
Geldim, gördüm, YEDİM! deyiniz. Tokat’ın tadına doyamayacaksınız.
Size bir sır vereyim mi?
Tokat bir konsensüs şehridir. Birliğin, beraberliğin ,kardeşliğin şehridir.
Anadolu’daki birlikte yaşama kültürünün en güzel örneğini sergileyen Tokat ilinin tüm unsurlarının İstanbul’a taşınacağı etkinlikte, Tokat ve İlçe Belediyeleri de stant açarak Tokat’a kazandırılan hizmetler başta olmak üzere, kentin somut ve soyut olan güzelliklerini, memleket hasreti çeken Tokatlılara sunacak.
Tokat’ın verimli toprağından ana kokulu doğa kokulu ürünlerin bulunacağı Tokat günlerinde Tokatlı sanatçılar da sesleri ve yöresel ezgileri ile yerlerini alacak. Ses sanatçılarının yanı sıra halk oyunları ekiplerinin renk katacağı etkinliğe iş, sanat, spor ve siyaset camiasından ünlü birçok isim de bir araya gelecek.
Dört gün sürecek etkinlikler ücretsiz olacak, açılış gününden kapanışa kadar her gün Tokat’a has kültür sanat faaliyetleriyle ilgili gösteriler, sergiler ve yöresel sanatçıların da konserleri ücretsiz olarak izlenilebilecektir.
Sık sık Tokat’a gitmek gerek mottosunu kullanan bir Tokat milliyetçisiyim.
Memleketimi seviyorum ve her gittiğim yerde de Tokat’ı Tokatlıyı anlatıyorum.
Dostlarım ve arkadaşlarım diyor ki Erhan Hocam, sürekli Tokat güzellemesi yapıyorsun .
‘Tokat’a gitmek gerek.” diyorsun .
Ne var ki bu Tokat’ta arkadaşım?
Dinleyin o zaman;
Doğup büyüdüğüm, hayallerimin peşinde koştuğum, çocukluğumun en güzel düşlerini yaşadığım, ortasından kıvrım kıvrım nazlı nazlı akan Yeşilırmak’ın geçtiği sakin, bu mutedil, insanı sıcakkanlı, şivesi tatlı, “Tokatlıyız cok tatlıyız.” deyiminin hakkını veren Orta Karadeniz’in güzel şehrine gitmemek çok şey kaybetmek demek…
Tokat”a lezzet için gitmek gerek.
Tokat’a ağız tadı için gitmek gerek.
Mayıs-ekim ayları arası gerçek Tokat sebzeleri ve kuzu eti ile yapılan Tokat Kebabının ve Tokat pidesinin tadına varan Tokat lezzetlerinin zaten abonesi olacaktır.
Tokat’ı Tokat’tan ayrılanlara sormak gerek.
Tokat türküsünde söylendiği gibi;
Değmen benim gamlı yaslı gönlüme,
Ben bir selvi boylu yardan ayrıldım.
Evvel bağban idim dostun bağında,
Talan vurdu ayva, nardan ayrıldım.
On beşlilerin başkenti Tokat sevilmez mi? Bir ağıtımızda söylendiği gibi;
‘Hey on beşli on beşli
Tokat Yolları Taşlı
On beşliler gidiyor
Kızların gözü yaşlı.’ dizeleriyle 15 -16 yaşındaki vatan evlatlarını Çanakkale Savaşı’na, Kurtuluş Savaşı’na geri dönmemek üzere gönderen bu sadık milletin çocuklarını unutmak ne mümkün?
Tokat’ın harika bir yayla köyündenim, güzel köyüm Ekincilik …
İsmi gibi ekin ekilen ekin biçilen şirin bir köy..
Sabah ezanı ile uyanırdık.
Hayat erken başlardı, gün erken biterdi.
Elektrik yoktu , gaz lambaları ile aydınlanırdık.
Sular çeşmeden taşınırdı.
Bedenler yorgun, bedenler hasta idi belki ama ruhlar sağlamdı.
Depresyon diye bir şey yoktu çünkü depresyona zaman yoktu
Depresyon belki de boş kalıp çokça düşünenlerin hastalığıdır.
Depresyon belki de yokluk değil tokluk hastalığıdır.
Biz yine bir Tokat türküsüne kulak verelim;
Sabahınan galktım ezan sesi var
Ezan da sesi değil yar yar burçak yası var.
Bakın şu adamın kaç tarlası var,
Amanın da kızlar ne zorumuş burçak yolması
Burçak tarlasında yar yar gelin olması.
Bakın türkü sözlerine depresyona zaman mı var yahu?
Bir de Tokat’tan gelenleri karşılayan türkülerimiz var;
Başındaki yazmayı da
Sarıya mı boyadın?
Neden sararıp soldun da
Sevdaya mı uğradın?
Tokat’tan mı geliyon da
Yar sen Almuslu musun?
Ben sana varacağım da
Söyle namuslu musun?
Rahmetli Kıvırcık Ali’nin Mihrican Bahar’ın dilinden dökülen nağmelerle vücut bulan bu türkümüz Tokat’ın güzelliklerini merak edenler için harika ezgiler içeriyor.
Tokat’ımı bekleyen güzel fırsatlar var.
Bir Tokat manisi ne diyor ?
Tokat bir bağ içinde
Bağı bağban içinde
Tokat’tan yar sevenin
Yüreği yağ içinde.
Tokat lezzetleri mi dediniz?
Niksar cevizi, Erbaa Üzümü ve damarsız yaprağı, Zile Pekmezi, Turhal Yogurtmacı, Tokat gevrek simiti ve Yağlısı, Tokat kuşburnu ve alıcı, Tokat Bat’ı, Kömbesi, Kömesi, Haşhaşlı Ketesi, çökelekli pidesi, Keşkek’i, Tokat Sarması, Bakla Dolması, Meşhur Sebzeli Tokat Kebap’ı, Domates Salcası, Çemenli Tirit’i , Niksar Ayvaz Suyu,mutlaka tadılmalıdır.
Tokat Elliği oynarken Tokat Sarmasına ezgilerle savrulmak…
900 adımda 900 yıllık Türk İslam tarihi eserlerinin görülebildiği dünyadaki tek şehri turlamak…
Havaalanımızın açıldığı günden bugüne tüm uçakların tam dolu kapasiteyle seferlerini yapması ve Tokat aşıklarını beklemesi…
Peki hocam Tokat’a gidemiyoruz dediniz.
İşte fırsat Tokat size geliyor.
1-4 Aralık’ta Tokatlılar sizi Yenikapı’da ağırlamaya hazır.
TOEG Tokatlı Eğitim Gönüllüleri Dernek başkanı olarak son sözüm;
Tokatlı artık Tokatlı’yı tokatlamamalı.
Yeter.
Mademki bir konsensus şehriyiz.
Üzerinde uzlaştığımız değerlere sadık olmak gerekir.
İstişareye değer vermek gerekir.
Tokat günlerine gitmek gerekir.
İki değil tek olalım
Çürük değil bek olalım
Fesatlıktan uzak durup
Kardeşliğe ek olalım.
Tokat’ a gitmek gerek
Yolunda yitmek gerek.
Değerin bilmeyeni
Acaba nitmek gerek.
Erhan Ziya SANCAR
Eğitimci Yazar
Eyvahhh !dedikten sonra rahatladım ama yazının sonunda yine eyvah! Kaçırmamam lazım dedim.