Geçtiğimiz günlerde Suriye hava sahasında, Doğu Guta bölgesinde belli yerleri bombalamak isteyen İsrail uçağı düşürülmüştü.
İsrail uçağının düşürülmesinin ardından yeni gelişmeler olmaya başladı.
1-Amerika’nın Katar’daki üssü alarma geçti.
2-Rusya İsrail devletini sert bir şekilde uyardı. Rusya’nın kontrolü altındaki hava sahasının ihlali durumunda karşılık verileceğini ifade etti.
3- Üç Amerikan yetkilisinin Türkiye’ye resmi ziyaretleri kamuya duyuruldu.
Ziyaret talebi ABD’den gelmişti.
Kamuoyunda ve televizyonlarda, gelecek bu temsilcilerin Türkiye’den ne isteyeceği yönünde tahmin ve yorumlamalar oldu.
Merak edilen konu; ABD Türkiye’den ne isteyecek, neye ikna etmeye çalışacak ve ne verecek ne alacak yönünde gelişti.
Mezhepçi görüş sahipleri, ABD’nin bizden isteyeceğinin, İran Türkiye ilişkileri yönündeydi. Yani ver İran’ı al PKK/PYD’yi şeklinde olacağını ifade ettiler.
Sanıyorlar ki, İran’ı satarsak, ABD’nin PKK/PYD’ye Amerikan desteği ortadan kalkar. Bana göre bu görüş tam bir ABD görüşüdür. Özü İran Türkiye ilişkilerini bozmaya yöneliktir. Yani eski ABD planının devamıdır.
İran’ı satarak bölge istikrara kavuşacak sananlar hayal kuruyorlar. ABD’nin asıl derdi; İsrail’in güvenliği ve petro dolar için bölgeyi istikrarsızlaştırmaktır.
İran’ı satarsak, Rusya’yı da satmış olacağımızı düşünmüyorlar.
PKK/PYD için Türkiye’yi bile gözden çıkarmış bir Amerika’ya ne verirsen ver, bölgede Kürdistan kurmaktan vaz geçmeyeceğini tarih bize gösterdi.
Ver İran’ı al PKK’yı görüşünü Amerikan devşirmeleri de savunuyor. Daha çok liberal görüş sahipleri ile mezhepçiler aynı görüşte birleşiyorlar. Ve İran’dan bize ne diyorlar.
Oysa bu görüş temelden çok yanlıştır. Bölge ülkelerini kendi aralarında anlaşmazlığa sürükleyerek, ABD’nin çıkarlarına hizmet ediyor.
Bölge ülkeleri arasında ki tüm ittifakları bozmaya yönelik her düşünce yanlıştır. Amerikan çıkarlarına hizmet eder.
İran Rusya ve Türkiye işbirliği biriciktir. ABD’nin bölgeden kovulmasının başlangıcıdır.
İsrail uçağının Suriye tarafından düşürülmesini de Amerika’yı kızdırmak olarak anlayanlar var.
İsrail’in güvenliğinin tehlikede olması; Amerika’nın bölgede daha fazla kalması demektir diye görüş bildirenler, aman ABD’yi kızdırmayalım. Ne istiyorsa onu yapalım şeklindeki mandacı görüştür.
Amerikan korkutmaları ve aman Amerikalıları kızdırmayalım eğer Amerika kızarsa, sıcak para gelmez, malımızı Avrupa’ya satamayız. Aman ABD ile iyi geçinelim mantığı zaten bizi beka sorununa getiren anlayıştır.
Rusya’nın bölgedeki varlığını Amerika’nın bölgedeki varlığı ile eşitleyerek sürdürülen, değişik bir Amerikancılık daha var.
Sanki Rusya bölgeye, bölge ülkelerini parçalamak üzere bölgedeymiş gibi, görüş bildiren gizli Amerikancılar…
Sanki Rusya geldi devletlerin rejimini değiştirmek için örtülü savaşlar yaptı.
Sanki Ruslar, Türkiye’de darbeler yaptı gibi bir mantık yürütme var.
Suriye’de sürdürülen Zeytin Dalı Harekatı devam ettikçe, bu mücadeleye karşı olanlar olmadık bahanelerle, ABD’nin çıkarlarını korumaya çalışmaları zorlaşacaktır.
Bülent Esinoğlu
bulentesinoglu@gmail.com
ulusal.com.tr
