Bankoda oturan bay memur veya bayan memure onca yoğunluğunun arasında isminizi bile sormaksızın ve hatta yüzünüze bakmaksızın seslenir.
"Teeeceeeniz neydiiii??
"Ellinin körüydü" diyemezsiniz tabi. Söyleyeceksiniz teeeceeenizi paşa paşa.
Ve siz teeeceeenizi söylerken içinizden hayıflanırsınız. Bari teeeceeemden önce adımı sorsaydı ya! dersiniz.
Ama durun daha durun. Daha henüz miladi 2012 yılındayız.
2050 yılında ne olacak:
Şimdi ben 2050 yılını yazdığımda hemen okurlarım kendi içinden seslenecek. Ahmet Fidan yine CYBERSAPIENCE toplumundan bahsedecek diye. Evet öyle. Yine bu toplumdan bahsedeceğim ama bu sefer İSİMLERİN SONU bağlamında.
1. İsim Out "Tee Ceee" İn!
Bu konu kapsamında 2009 miladi dünya yılının 9 Kasımında "Soyadla Konusunda Devrimci Açılım Şart" başlıklı bir yazı kaleme almış ve kronolojik bağlamda hanımların medeni haklar noktasında kazanımlarına ilişkin bir analitik irdeleme ve yordamlama yapmıştım. Linki: http://www.bilgiagi.net/soyadlari-konusunda-devrimci-acilim-sart/10811/ O günden bu günkü yazıma ışık tutmuştum.
Bu günkü başlığı belki çok daha sonra kaleme alacaktım fakat, bir sosyal paylaşım sitesinde Türkiye'mizin yetiştirdiği önemli tarihçilerden biri olan değerli dostum ve Fakülteden sınıf arkadaşım Yrd.Doç.Dr. Teyfur ERDOĞDU'nun profilinde paylaştığı, "Soyadları Konusunda Büyük Hata, Büyük Eleştiri" başlıklı yazısı benim bir iki sene sonra kaleme almayı düşündüğüm "İsimlerin Sonu" başlıklı yazımı daha erkene almama neden oldu.
İnsanların adının ve soyadının eskiye göre önemleri kalmamıştır. Hatta, dijital ortamdaki nik ve sanal suret (avatar) kullanımları gerçek kişiliklerin önüne geçmeye başlamıştır. Artık soyadları konusunda bayanlarımız eskiye göre artan oranla kendi soyadlarını (kızlık soyadlarını da) kullanmaya başlamışlardır. Yakın gelecekte, vatandaşlara soyadı seçme alternatifinin verilmesi de kaçınılmazdır. Aynı durumun çocuklar için bile birinci ad ve ikinci ad veya ön ad, ikinci ad seçme fırsatı verilecektir. Çünkü önemli olan yakın gelecekte mernis numaralarının isimden daha öne çıkacağıdır.
İsimler bu aşamada, markasal bir simge olmaktan öteye gitmeyecektir. İsimlerin markasal önemi de ancak ve ancak, ünlü kişilikler için bir kıymet ifade edecektir. Sıradan insanlar için birbirine benzer yüzbinlerce Ahmet YILMAZ veya Mehmet KAYA, gibi isimlerin birbirinden ayırt edilmesi veya edilememesini varın siz takdir edin. Gelecekteki nüfus artışının seyri ve insanların kalabalıklaşmasına bir de aynılaşma ve sürüleşme psikozunu da eklerseniz, ismi cismi davranışı, yaşamı, giyimi kuşamı aynılaşmış insanları da dikkate aldğımızda, T.C numarasının en azından herkeste farklı olmasının mutluluğunu yaşayacağız.:))) Bu konuda ben çok şanssızım. Çünkü T.C. numaram bile peş peşe aynı rakamlar.:((
2. Nüfus Kütük Defterlerinden Veri Tabanlarına
Evet öylesine bir dönemde yaşıyoruz ki, kağıdın kullanıldığı, kalın kalın nüfus kütük defterlerinin dönemi geride kaldı. Bu gün dijital veri tabanlarına kaydediliyoruz. Her yeni doğan bebeğin, hastanedeki bilgi belge ve analiz ve dokumanları T.C. numarası ile (kimlik numarası ile) nüfus idarelerince bilinir olacağından dolayı çifte kayıt ihtimalinin, veya soy veya nesep karışıklıklarının ihtimali ortadan kalkmaktadır. Durum bu olunca, eskiden soy düzeninin, aile hukukunun, miras hukukunun nizasız bir şekilde korunması için erkeğe dayalı (ataerkil) bir soyadı düzeni oluşturulmuştur. Bu düzen o zaman için feminen yaklaşıma ters olsa da en azından gerekliliği kabul edileblirdi.
Ne var ki, bu günkü içinde olduğumuz dijital veri tabanları, MERNİS, UYAP, POLNET ve bu gibi yarı kapalı intrAnet ve tam açık internet sistemleri bu tür çifte kayıtlara imkan vermemekte. Hatta öyle ki, çok yakın gelecekte, bu tür yarı açık ve tam açık ağların dünya intrAnet sistemleriyle eklemlenmesi için protokoller yapılacaktır.
İ.Ü. Siyasal Bilgiler Fakültesi Kamu Yönetimi Bölümünde lisansını (1993) tamamladı. İ.Ü. Sosyal Bilimler Enstitüsü İşletme Fakültesi’nde Personel Yönetimi / İnsan Kaynakları Yönetimi Anabilim Dalı’nda yüksek lisansını tamamladı. (1996) Doktorasını M.Ü. Sosyal Bilimler Enstitüsü, Mahalli İdareler ve Yerinden Yönetim bilim dalında, Büyükşehirlerde Kentiçi Ulaşım Hizmetlerinin Entegrasyonu ve Yönetimi, İstanbul Metropoliten Alanı İçin Bir Model Önerisi adlı teziyle tamamladı. (2004).
Halen Ordu Üniversitesi’nde (Deniz Bilimleri Fakültesi, Deniz Ulaştırma İşletme Mühendisliği bölümünde öğretim üyesi.
ICAM Network ve ICAM Publishing Genel Yayın Koordinatörlüğünü, OJOP Çevrimiçi Bilimsel Dergi Yayıncıları ve Editörleri Platformu Dönem Başkanlığını, KADOÇED Genel Başkanlığını, TİGAD (Türkiye İnternet Gazeteciliği Derneği) Ordu Temsilciliğini, KAŞYAD Başkanlığını, KARAV Müt. Heyeti Başkanlığnı yürütmektedir.
Eserleri:
Kent, Ulaşım, Yerel Yönetim, Bilişim Teknolojileri, Estetik, Kent Kültürü, Çevre, Kurumsal Etik, Bireysel İletişim ve Kurumsal İletişim Sistemleri, Siyaset, Yönetim Bilimleri, Mizah, Şiir ve Edebiyat, Kişisel Gelişim, Hukuk-Siyaset-Eğitim Felsefeleri alanlarında 10’dan fazla kitap, yüzlerce makale, bildiri, 1000’den fazla köşe yazısının müellifidir.
Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.
Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.
Yayın Kurulu
Kent Akademisi Dergisi
Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management
Ayın Kitabı
Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,
Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.