İyi lider önce ülkeyi ve insanı düşünen ve bu düşünce ile ekip ruhunu oluşturan ve yaşatan,sorumluluk sahibi ve bu sorumluluklarını da her beş yılda bir ülkenin insanları tarafından kendisine verilmiş olan yetkiyle adam gibi yerine getiren şahsiyettir…. Bunu ben demiyorum.İnsanoğluna yüce yaratan tarafından bilaistisnasız verilmiş bedava sermaye olan akıl diyor..
Akıl insanı diğer canlılardan ayıran en önemli olgudur. Akıl beldeki ve eldeki silah gibi kullanabilene kale kullanamayana beladır. Aklını kullanmayı bilen insanların yer aldığı ve yaşadığı ülkeler huzur ve güven içersinde ve herkes adam gibi işinde gücündedir. Aklını kullanamayan ülkeler ve insanlar bizim gibi şu seçimler beş yılda bir yerine her yıl yapılsa da memleket ve millet olarak seçim sayesinde hizmet görsek der durur.Ve ömürleri leylek misali lak lak’la geçer gider!.
Evet, saygıdeğer okurlar ve seçmenler, her beş yılda bir yapılan seçimler gibi 12 Haziran 2011Pazar günü yapılan seçimde saat 07.00’de başladı, mesai saatinin sona ermesiyle 16.00’da bitti. Memlekete ve millete hatta bütün dünyaya ve milletlere hayırlı ve uğurlu olsun.
Akıl insan için en önemli ve tek sermayedir. Bunun aksini düşüneni düşünemiyoruz. Düşünmek bile istemiyoruz. Çünkü akıl Allahın yarattığı canlılar içersinde insana verdiği paha biçilmez tek sermayedir. Biz cennet vatan Türkiye ve insanları olarak bugüne kadar aklımızı ülkenin ve bütün insanların toplu çıkarı için kullanmak yerine yalnızca kendimiz ve bir avuç yandaşımız için kullandık. Ve bu nedenle ülke ve insanlar olarak başımız bir türlü dertlerden ve sıkıntılardan kurtulmuyor.
Buna rağmen yinede partilerden değil partinin başını çeken liderden dolayısıyla liderin iki dudağı arasından çıkan ve yasa ile her beş yılda bir suyun gözündekiler tarafından hoyratça harcanan akıl almaz paralarla yenilenen seçimlerden medet beklemeye devam ediyoruz.
Hâlbuki bizim hepimiz birer lider donanımında olmalıyız ki her beş yılda bir yenilene seçimlerle ülkemiz ve insanlarımız topluca huzur ve güven içersinde kalkınarak hayatlarını idame ettirsin. Ama nerde! Kurban gelse de yılda bir şöyle midemiz bayram etsin diye bekleyenler misali seçim gelse de hizmet görsek diye bekler hale getirildik. Atalarımız boşuna söylememiş “Emeksiz Yemek Olmaz ” diye. Yalnızca liderlerimiz değil hepimiz imkânlarımız ölçüsünde birlikte hayatı paylaştığımız ülkemiz ve insanlarımız için elimizi taşın altına koyacağız ki iki günlük dünyada üç kuruşluk çıkar için birilerinin gözüne bakmayalım.
Bütün bunları memleketimizi bir fabrika ve bizleri de fabrikanın çalışanları olarak düşünüp fabrikayı kara geçirmek ve dolayısıyla hep beraber kazanıp huzur ve güven içersinde yemek ve yaşamak için hepimize yattığımız yerden bedava geçinmek yerine topluca fedakârlık yapmak düşüyor. Ne yazık ki gerçek bu. Bu şekilde yapanlar kazanıyor. Bizim gibi sadece liderlerin gözüne bakanlar onların ileri geri söylemleriyle birbirimize durmaktan öteye gidemiyoruz.
Yukarıda sıraladığımız başarının ve başarısızlığın nedenlerine yazarı bilinmeyen önemli şahsiyet tarafından kaleme alınmış bir işletmeyi ve yattığı zannedilen ancak sergilediği tutum ve davranışıyla işletmesini kara geçirerek işinde bir numara olmayı başarmış. Fakat aldığı maaşı hak etmediği gerekçesiyle kendini akıllı sanan ikiyüzlüler tarafından görevinden alınmış. Yerine getirilen yeni müdürün yani liderin çok her şeyi en iyi ben bilirim anlayışıyla aşırı fazla çalışmasına rağmen işi yüzüne gözüne bulaştırmasıyla gerçek ortaya çıkar. Yattığı yerden, bedavadan hak etmediği yüksek maaşı aldığı iddiasıyla görevinden alınan müdürün yani devre dışı bırakılan ya da bırakılmak istenen lider görevden alınanların bin bir ricası ve daha yüksek verilen ücretle geri getirilir. İşte idareciliğini konuşturan ve başarısındaki sırrı kaleme alınmış iyi müdür veya lider örneği sergileyen sahipsiz yazıyı sizlerle paylaşarak 12 Haziran 2011 seçimini gelecek seçimlere iyi müdür yani iyi lider teşkil edecek ve nasıl bir yol izlenmesi halinde başarılı müdür ya da lider olunur örneği ile noktalayalım istedik.
İşte size kendinden ve yaptığından emin insanların bir işletmede tecrübe ve deneyimlerinin getirdiği başarı öyküsü. Deneyimli ustabaşı, baylar demiş, eski müdürümüz teferruatla uğraşmaz, ileriye ait planlar yapar, işi bize bırakır, biz de normal zamanlarda onu rahat bırakırdık. Ani, içinden çıkamayacağımız olağanüstü bir problemle karşılaştığımız zaman ancak ona başvururduk ve o zaman da bilirdik ki, o bizim bu müşkülümüzü çözecek. O hakiki fabrika müdürü idi. Güler yüzlü idi, piposunu içer, bizle şakalaşır, fakat hepimiz için düşünürdü. Şimdiki müdür de çok dürüst, iyi niyet sahibi, hatta çok daha çalışkan bir adam. Fakat o hiçbirimize inanmıyor, her işin kendisi tarafından görülmesini istiyor. Yani o, bizim yerimize ustabaşçılık yapıyor, tabii biz de amele çavuşu mertebesine düşüyoruz, haydi neyse buna da aldırmayalım, ama fabrika müdürlüğü boş kalıyor. Elinde piposu, ileriyi görmeğe çalışan, tedbir alan, düşünen adamın yerinde kimse yok.
Eski fabrika müdürünü tekrar oraya getirmek isteyen idare meclisi, bir senelik acı tecrübesinden sonra 100.000 yerine 150.000 dolarla onu ancak gelmeye razı etmiş. İdarecilik güç bir sanattır. Öyle bir sanat ki, eseri gözle görülmez ve ölçülmesi de ancak mukayeselerle ve senelerin tecrübeleriyle biraz kabil olabilir. Büyük liderler gibi onları da, o müessesenin bitaraf bir tarihçisi kıymetlendirebilir. Onun için günlük takdir bekleyenlerden bu sanatın sanatçısı çıkmaz. Başkaları için tavsiyede bulunmak, yeni bir yol teklif etmek, hatta karar vermek kolaydır. Güç olan, bunları yapmaktan kaçınmak, gururumuzu yenmek ve ancak ve ancak kendimiz için karar vermektir.
Bu gerçek örnekten gayet iyi anlaşılacağına göre kendinden emin, ne yaptığını nasıl yaptığını bilerek yapan seçmenden iyi idareciler ve liderler çıkar. Parti liderlerinin biri değil tümü son söz milletindir demiyor mu? Söz milletin olduğuna göre bundan sonra yaşanacak genel ve yerel seçimlere kendinden emin ülkesi ve milletinin toplu çıkarını düşünerek yaşayan seçmenlerin içinden çıkan ya da çıkacak olan iyi idareciler, partiler ve liderlerle girip ülke ve insanlar olarak yüzümüzün akıyla çıkmamız dilek ve temennisiyle saygılar sunuyorum.
Ahmet Yenin
İş Seçmende Bitiyor!