Gün/aydın dostlarım…
Yasamak sevmektir diyorsan… Yaşama sevincini yitirme…
Kollarını aç… ________________ Benim adım SABAH… Sevgiye başlangıcım ben…
İNSANDA KİŞİLİK VE KARAKTER
İnsanlar sahte olduktan sonra biz gerçekleri yazsak ne olur…
O nedenle insanların ara sıra aynaya bakması gerekir; güzel miyim, yakışıklı mıyım sorusu değil, insan mıyım sorusunu sormalı kendine.
Çünkü insan olmak çok zordur…
Cömert olursun aptal sanırlar, iyi olursun kullanırlar, doğruyu yaparsın eleştirirler, başarılı olursun kıskanırlar, seversin kıymet bilmezler…
Dünyada çok şey kolay da ,insan olmak zor.
İnsan, Allah’ın yarattığı en mükemmel varlıktır. Bünyesindeki maddi ve manevi varlıklara sahip olması onu daha mükemmel yapmaktadır. İnsan, bedeni varlıklarının yanında ahlak, huy, edep, ar duygusu, Allah korkusu, inanç, gurur, namus, düşünce, fikir ve hırs gibi maneviyata da sahiptir.
Ancak günümüzde insan olmak adeta ateşi elimizde tutmak kadar zor olmuştur. Maddi ve manevi varlıklarla dolu olan insanlık denilen şey, bazıları tarafından adeta yok sayılmakta ve sadece kendi hayatı ve yaşantısı için insan olmak değerlerini yerle bir etmeye çalışıyor.
İnsan olmak demek ayrım yapmaksızın, herkese saygı gösterebilmektir.
İnsan olmak demek vicdanlı olmak, her canlıya merhametle yaklaşabilmek demektir.
İnsan olmak demek, elindeki ile mutlu olmayı bilmek ve çevresindekileri de mutlu etmeyi bilmek demektir.
İnsanlık ancak her insanın bizzat kendi kişiliğince aklıyla oluşturulan bir davranışlar bütünüdür. Çok zor bir meslektir insanlık, çünkü karşısında nefsi vardır, çıkarları vardır, milyonlarca yılda biriktirdiği hırs, bencillik, çıkarcılık, güç ve malikiyet duygusu vardır.
İnsan olmak demek; para hırsı ile başkalarına zarar vermemek demektir.
yaptığı işi kurallara uygun bir şekilde layıkıyla yapmak, sevgiyle bakmasını bilmek demektir.
İnsan olmak demek, elinde olanı başkalarıyla paylaşabilmek, iyilikle beslenmek, çevresini de iyilikle besleyebilmek, başkalarının acısına ortak olabilmek demektir.
İnsan olmak demek, kendi çıkarları uğruna başka insanlara zarar vermemek, kin tutmamak demektir.
İnsan olmak demek, başkalarına sessizce, göstermeden yardım etmek demektir.
Yaşadıkça gördük, yaşadıkça görüyoruz, yaşadıkça görmeye devam edeceğiz ki; insan olduğunu sananlar dolu bu hayatta. Oysa insan olduğunu sanmak değil, gerçek insan olmak kıymetlidir. Kısacası çok zordur insan olmak.
Bu nedenle bazılarına insan ol diyeceğim ama onları zor durumda da bırakmak istemiyorum dostlarım…
Birisi çıkmış demiş ki: “Beni zaman içinde ikiye ayırdım insanları:
Sevmeye doyamadıklarım, sövmeye doyamadıklarım…”
Bende ikiye ayırdım artık insanları;
Bazılarını Yürekle sevesim var, bazılarını Kürekle dövesim var…
Küreği hak edenlerin maalesef karakteri oturmamış olanlar…
Bakın; onlara tüm insanlık önünde söz veriyorum. Karakterleri otursun yemin ediyorum ben ayağa kalkacağım…
Kimi insan odaya girdiğinde oda aydınlanıyor, maalesef ki kimi insan çıktığında…
Odadan çıkınca odanın aydınlanmasını sağlayan insanları boşuna suçlamayın dostlarım.
İnsanlık bir nimettir bazılarına nasip olmaz.
Kesinlikle kullanıcı hatası değildir bazılarının yüreği doğuştan defoludur. İadesi vardır ama zamanını Rabbim bilir.
Hoca sorduğunda onları nasıl bilirdiniz diye, ben cevap vermek istemiyorum Rabbim kalbimi okuyandır…
İşte bu tipler yani karakteri oturmamış bunlar toplumda değeri bulunmayan, genelde psikolojileri bozuk, kendini üstün gören ya da öyle hisseden ve toplumda kendini ön plana çıkarmak için sürekli çaba gösteren, bu yolda bir başkasının gözüne girebilmek için, arkadaşını veya dostunu gözünü kırpmadan satabilen, harcayabilen bir insan tiplemesidir…
Yeterince hayat tecrübesine sahip olamamaktır. Bazı taşlar yerine tam oturmamıştır, arayış hala sürmektedir. Bu tür insanlar, sürekli bir boşlukta olup sürüklendiğini var sayarlar aslında haklıdırlar. İnsan benliği kolayca oluşan bir şey değildir bunu bir süreç olarak ele alırsak, hayatın kendisi bu süreçte karşımıza koyduğu basamakları aştıkça elde ettiğimiz tecrübe ve birikim bizi bu sürecin sonuna götürecekti, lakin bu olayın ne kadar süreceği bilinemez. Bu orta yaşlara kadarda olabilir ya da bir ömür boyu da sürebilir. Bu süreç boyunca insan kişiliksizdir.
Psikolojileri her zaman bulanık ve karmaşıktır, korkaktırlar.
Korkaklığın verdiği o psikoloji ve baskı ile herkesi rahatlıkla yaralaya bilirler. Acıma duyguları yoktur. Kendine hâkim olmayı beceremezler. Vicdani duygularını kolay kolay sezinleyemezler. Her zaman istem dışı harekete geçme özelliklerine sahiptirler.
Gurur ve kibir onlar için vazgeçilmez bir unsurdur… Onların mezhebi, din ve iman gücü sadece kendini büyük görmeleri ile ilişkilidir.
Gurur ve kibir onlar için vazgeçilmezdir. Hele hele bir makam ve mevki sahibi ise vay halimize!
Kendi çıkarları söz konusu olduğunda dürüstlük, adalet, onur gibi kavramlar onlar için bir şey ifade etmez. Rahatlıkla başkalarını karalayıp, haklarını gasp edebilirler. Belli bir hayat görüşleri yoktur, sağlam ve nitelikli düşüncelere de sahip değillerdir bunlar. Kabul görmek ya da pohpohlanmak için ortama göre renk değiştirirler…
Kısacası her türlü zarar ve ziyana sebep olabilecek, korkularının esiri altında yaşayan, toplumlarda bir değeri bulunmayan bu insanlara ”Ucuz insan” adını verilir…
Dedik ya karakteri, kişiliği oturmamıştır… Kendini bir türlü bulmayı başaramamış, son derece eziklik hisseden insan modelidir kısaca…
Böylesine güzel bir gökyüzünün altında, bu kadar kötü insan nasıl yaşayabiliyor?..
Sağlık, huzur, keyif, mutluluk ve hayır; hanelerinizi bereketle gönüllerinizi neşe ile doldursun. İçinizdeki insanı, içinizde gömdüğünüz mezardan çıkartın lütfen!
Onunda yaşamaya, sevmeye, sevilmeye, gülmeye ihtiyacı var! O da sizden farksız. Çünkü o da bir İNSAN…
Sevmek derim her zaman illa sevmek ama edep sevmekten her zaman önce gelir.
O nedenle edeplice sevin, sevilin, hayat sevince güzel ve diyelim her bir cümleye; Atalarımızdan emanet aldığımız bu Vatanın sahipleri yalnızca bu Vatanı karşılıksız seve bilenlerdir… Hayatınıza anlam katan, güzel olan ve sizleri mutlu eden ne varsa hep hayatınızda kalması dileğiyle mutlu, umutlu, acısız, gözyaşsız, sağlıklı bir Perşembe günü dilerim…
Sevgiyle, sevdiklerinizle tüm kirlenmişliklerden uzak, mutlu gülen bir yüzle, sevin, sevilin, her zaman deriz ya; hayat sevince güzel… Gününüz aydın, mutluluğunuz daim, neşeniz bol, sağlığınız yerinde ve hayat ağacınızın dallarına asılacak, sevgiye giden yolda, gönlünüzce sevgi dolu günleriniz olsun…
Gönül soframdan gönül sofranıza muhabbet olsun… Hoş kalın, hoşça kalın, sevgiyle hep dostça kalın, bir gün, bir yerlerde, görüşmek ümidiyle…
#öskurşun#