İnsan ve toprak, birbirine sıcak iki kelime. Öyle sıcak iki kelime ki, varlıklarından sorumludurlar. Beklentileri ve kazandıkları çok şey vardır. Çünkü beraber, karar verirler. Bu sayede karar verirken, sorumluluklarını bilirler. Sorumluluklarını bildikleri için, iyilik üzerine olaylara bir anlam kazandırırlar.
İnsan üretimle ilgili düşündüklerini toprağı zemin seçer ve uygular. Toprakta yetişen canlı da insanın kontrolünde gelişir. Canlının gelişmesi, tohumla başar. Tohum çimlenir, gelişir ve ürün oluşur.
Üzerinde hoyratça türkü yaktığımız, sevip sevildiğimiz, neşe içerisinde mutlu olduğumuz. Mutluyuz toprakla, mutluyuz toprağın ürünleriyle.
Toprağı korumak ve kollamak bir insan için ideal ve gerçek olandır. Manevi ruh alemidir. Ruh aleminin beslenmesi de vatan toprağını sevmekten geçer. Vatanı sevmek, insanların birbirini sevgisinden geçer.
Demek ki, vatan sevgisi, insan sevgisiyle beraber gelir. Vatan topraklarında özgürce hareket, üretim için, yapılandır.
Sevgi tohumlarını eken, büyüten ve gelişimini sağlayan insani değerleri de bilerek korur. Adalet anlayışıyla çevreye yayandır. Toprak için kendini feda eden insan, şahsiyetle ve bilinçlidir.
Toprak başkasına bırakılacak, satılacak ve elin yönetimine verilecek kadar kolay kazanılmamıştır.
Toprağını seven, daha dün atasının kanının aktığı yeri ve akan kanı da kabul edendir. Toprağa akan, gazi ve şehidin kanıdır. Toprak bu kanı sinesinde saklar. Zamanı gelir hainlerin yüzüne durur, gözünü kör eder.
Toprak vatandır, toprak Türk Milleti için her şeydir. Türk milletinin istiklal savaşında toprağına yabancının ayak basmaması için canını feda etmiştir.
Elin gavurunu, toprağımıza bastırmamıştır. Gavur kazansa diyen şahsiyetsizlere karşı. Bu şahsiyetsizleri kabul edenlere karşı.