Mağduriyet var mı?
Mağduriyet varsa ! İnsan hakları ihlali de var demektir. Çünkü hakkı mağduriyet oluşturur.
Mağduriyet sadece insanlar için değil, tüm varlıklar için geçerlidir.
Ancak Allah, dünyadaki tüm varlıkları insan için, insanı da kendisi için yaratıp var etmiş olduğunda insan hakları her şeyin önündedir. Ama dünyada hiç bir varlık ne boşuna yaratılmıştır. Ne de başı boş bırakılmıştır. Dolayısıyla tüm varlıklar birbirine hizmet etmek için yaratılıp var edilmiş olduklarından hepsi birbirinin yaşamı için kendi varlıklarını sürdürmek zorundadırlar.
Onun için her varlık önce kendi yaşamını sonra da kendi dışındaki diğer tüm varlıkların yaşamı için yaşamak zorundadır.
O halde bütün varlıklar için ilk hak yaşama hakkıdır.
Doğal hayat içindeki yaşama yönelik diğer tüm haklar birbirini takip eder.
İşte bu yüzden de evren içindeki tüm oluşumlar birbirine zincirleme bağlıdır.
Dolayısıyla her varlık bu zincirin korunması için önce kendi varlığını, daha sonrada kendi dışındaki diğer varlıkların var olup yaşamalarını sağlamaya yönelik evrendeki tüm mahlukat büyük bir titizlikle kendine verilen görev ve sorumluluklarını şuursal akılla yerine getirirler.
Bir tek insanoğlu bin bir türlü çeşitli sebeplere bağlı bahanelerle bu görev sorumluluklarını kendine bir üstünlük sağlayıcı meziyet olarak verilen iradi akılla bile yerine getirmekten hala acizdirler.
Dolayısıyla doğal oluşumun gelişip olgunlaşmasına yönelik zincirin halkası burada kopmaktadır. Kopan her zincirin halkası bir hakka tecavüz oluşturmaktadır.
Her oluşan hakkın tecavüzü bir hak oluşturmaktadır. Oluşan her hak, bir haksızlığı, haksızlıkta sürekli yeni bir hak oluşumunu doğurmaktadır.
Bunlar; insan hakları (işçi, memur, kadın, erkek, çocuk), hayvan, çevre vs gibi haklar olarak değişik ad ve isimlerle çoğaltılabilir.
Çevre (yer, gök, deniz) korunmadan bitkiler ve hayvanlar, hayvanlar korunmadan da insanlar korunup sağlıklı yaşatılamazlar.
O halde tüm görev ve sorumluluk akli iradeyle yaşayan insanoğlundadır. Demek ki yaşadığımız dünyadaki tüm olumlu – olumsuz, iyi – kötü, güzel – çirkin her şeyi insanoğlu kendi eliyle yapmaktadır.
İnsanın kendi eliyle yaptığı bu kötülük ve çirkinliklere bağlı oluşan haksızlıklar içinde boğuşup ölmesi.
Ne acı değil mi?
Günümüzdeki bu kadar çok bilgiyle, teknolojiyle dünyayı mamur edip insanı güzellikler içinde insanca yaşatacağımıza. Ne yazık ki, hala çevremizi kirletip, hayvanları zehirleyip öldürerek Allah’a karşı gelip bizler de birbirimizi yok etmeye çalışıyoruz. Ya da bu yarış içindeyiz. Öyle değil mi?.
Yazıklar olsun aklın, bilginin, ilmin zaferi buysa.
Yazıklar olsun, bizim insanlığımıza.
Cahit Karaç