Önce şu kesinlikle bilinmiş olsun ki bu millet, ihtilal mihtilal istemiyor. Hem de hiç istemiyor.
Kendi kendinize bu millet adına ahkâm kesmeyin, vahiy almayın ve yorumlarınızla kendinizi aldatmayın!
Öyle elinizde, tankla tüfekle, topla, tugayla, tümenle, zırhla, Demokrasimize ve Cumhuriyetimize yürüyerek, “Milletten aldığımız çağrı üzerine” gibi safsatalarla kendi kendinize gelin güvey olmayın.
Millet, dün de, bugün de size çağrı yapmadı. Siz aylarınıza, yıldızlarınıza, forslu Bayraklarınıza dayanarak Demokrasimize el koydunuz. Cumhuriyetimizi işgal ettiniz. 50 sene öncede, bugünde yaptığınız ihtilaller hiçbir zaman meşru olmadı. Siz, tank ve tomson gücüyle, hayır demeyi red eden ve yasaklayan referandumlarla, kendinizden menkul çıkardığınız yasa ve Anayasaya getirdiğiniz geçici hükümlerle kendinize aflar getirdiniz. Böyle aflar, getiremezsiniz. Getirirseniz, “ben yaptım, benim sözüm yasadır, Anayasadır” safsatalarını yayarsınız!
Demokrasimiz yıllar içerisinde nice Mayıs’lar, nice Şubat’lar nice Eylül’ler gördü. Nice Yassıadalar,Uzunadalar, Zincirbozanlar gördü. Nice apoletli, kırmızı çizgili pantolonlu, çok yıldızlı generalleri gördü, yaşadı. Demokrasiyi, Cumhuriyeti, içine düştüğü çıkmazdan kurtarma öyküleri dinledik.Hem de teyp dinler gibi dinledik, Arap’ın yalellisini dinler gibi dinledik. Hiç birisi ne Demokrasimize, ne Cumhuriyetimize, ne de halkımızın mutluluğuna, huzuruna sadre şifa olmadı.
Milletimizin ve Demokrasimizin, öyle çok generale, az generale ihtiyacı yoktur. Arkana 1. ordu, 5. ordu gibi, bilmem ne kuvvetleri gibi, en büyük ve en çok yıldızlı, makam forslarını alarak ve Anayasayı çiğneyip, yırtarak başa geçip Demokrasiyi kurtarıyorum derseniz, bu zaman aşımına uğramayan Anayasaya ihlal suçu olur ve bir gün gel bakalım derler; “Sanık ayağa kalk!”
Kendine güveniyorsan, halk sevgisini alabiliyorsan, çıkarsın ulusun karşısına, girersin milletin içerisine, ananın ak sütü gibi alırsın oylarını, o zaman gönlünde rahat, kafanda rahat, kalbinde rahat olur. Halk sevgilisi olursun.
Bugün içinde yaşadığımız sıkıntı ve çekilen huzursuzluk, bazı çok yıldızlıların ve kendinden menkul kendinde kuvvet hissedenlerin halka karşı, Demokrasiye karşı, insanımıza karşı, ülkemize karşı, onurumuza karşı takındığı tavırlar ve fiillerdir.
Kendilerini Adalet paklasın!