Kur’an-ı Kerim Fâtiha-i Şerif ile başlar, Felak ve Nâs sureleri ile biter. Bu muazzam başlama ve bitiş iyi düşünenler için ibretlerle dolu. Tıpkı burada olduğu gibi hayır Allah-ü Teâlâ hazretlerinden, kötülük ise kullardan.
YENİSÖZ Gazetesi yayın hayatına başladığı 2015 Nisan’ında yazmaya başlamıştık. Bugüne kadar bu veda yazısı da dâhil tam 375 köşe yazısı kaleme almışız.
Temmuz 2015‘te devraldığımız Genel Yayın Yönetmenliğini ise bugüne kadar sürdürdük. Bu süreçte İslam’ın ruhumuza üflediği ahlak ve adalet çizgisinden sapmama gayreti ile, iç ve dış gündeme dair ve bizim gündem olmasını arzu ettiğimiz konularda bazen eleştirilen, bazen de takdir toplayan manşet ve haberlere imza attık.
Son derece mütevazı bir imkânla, Allah (c.c.)’den başka hiç kimseye hesap verme endişesi duymadan en hasbi şekilde yapmaya gayret ettik işimizi.
Samimiyetle ifade edebiliriz ki, hesabî değil hasbî idik.
Haberlerimizi yazarken, dayatılan haber usulsüzlüklerini değil, tümüyle hakikati ifade etme biçimini tercih ettik.
Haberlerimizde İslam, Müslümanlar, Türkiye ve mazlumlar vazgeçilmezimizdi.
Hızlı haber verme şehveti ile teyit edilmemiş haberleri vermemeye gayret ettik. Haberi soğutup, İslamî bir bakışla, yani kendimizden bir şeyler katarak sunmanın gayretindeydik.
Haberi soğuk yüzünden kurtarıp, hiçbir kurala aldırış etmeden ruh ve biçim verme gayretinde olduk.
Vazgeçilmez değerlerimizi her zaman İslam ve onun en makul yorumu olan Ehli Sünnet çizgisi oluşturdu.
Tarihselcilere, Hadis ve Sünnet mürtetlerine, Peygamber (s.a.v.)’i postacı mertebesine indirgeyenlere, İslam’ı şahsi çıkar ve kibrine alet etmeye çalışanlara ve ehli küffara uşaklık edenlere asla itibar etmedik.
Eserimiz her gün siz kıymetli okurlarımızın önündeydi. Her zaman görülmesi için de web sitemizde manşet başlığı ile özel bir arşiv tuttuk.
Bugün son kez karşınızdayız.
Bu tercih bizim değil, yayın sahibine ait.
Şunu da belirtmek gerekir ki, Rezzak olan Allah kullarına her yerden rızık verir. Ancak davası ve derdi olan kimseler için mesele sadece rızık kazanmak değildir.
Gazetecilik yapmamızın yegâne nedeni, şerrin bütün bir dünyaca desteklenip, hayrın ise garip kaldığı şu ifsad çağında, yalnızca Hakkı yazma ve söyleme arzusu.
Yoksa vebali ve yükü ağır bu meslek, başka hiçbir gâye için çekilir şey değil. Gazeteciliği bu maksat ile yaptık, Allah imkân lütfederse de aynı amaç için yapacağız.
Kim bilir belki başka mecralarda karşılaşırız, belki de hiçbir zaman… Günü başlatıp bitiren, karanlığı zirveye çıkarıp zevale eriştiren Allah-ü Teâlâ hazretleri yarın bize ne lütfedecek, henüz biz de bilmiyoruz.
Güne olan harman ola, yarın ola hayrola!
Bugün itibari ile veda ettirilen mütevazı ekibimizin büyük bir bölümü ile bizden YENİSÖZ’de bu kadar!
Şimdi veda ve helalleşme vakti!
Yaptıklarımız ve yazdıklarımız sadece vaktinizi almış ise yazık bize. Yok, yararlı şeyler ise lütfen duanızı bizden esirgemeyiniz.
Haklarınızı helâl ediniz.
Hepinizi Allah’a ısmarladık!