Yokuş yukarı çıkmak… Zorlanmak…
Yorulmak…
İnişe geçip rahatlamak, dinlenmek. Bazen de tam tersi! Her iniş hayra alamet olmayabilir…
Atalarımız böyle demiş.
Çok da doğru demişler…
Tatlı tatlı yemenin, bağırsakları bozduğu da malumunuz!
Güzel günlerin ömür boyu sürmeyeceği, acılı günlerin de olacağı, üzüleceğimiz hatta üzeceğimiz günlerin de var olduğunu, olacağını unutmamalıyız.
Yaşadığımız ömür de buna benzer. Bir çok engellerle karşılaşır huzur bulacağımız bir ortam için çalışıp çabalarız. Başarılı olanlarımız olduğu gibi başarısız olanlarımız da olacaktır.
Kimilerimiz de babadan, atadan gelen maddiyatla, rahat bir hayat geçirir, söğüt dalına manda yuvası yapar, bayıra karşı yatır türü şarkılarla kendimizi avuturuz!
Kimilerimiz de başkalarının hayatından, malından – mümkünken #çalar #çırpar asalak bir hayat sürdürürüz.
Doğru-yanlış, iyi-kötü, etik veya değil, ahlaki ya da değil, kimin umurunda!
Hatta öyle bir dönemdeyiz ki; damağımıza çalınmış bir parmak bal için tüm olumsuzlukları SAVUNUR, GÖRMEZ olmuşuz! “Bana dokunmayan yılan” atasözünü de UTANMADAN SIKILMADAN söyler hale gelmişiz.
Oh ne ala bir YAŞAM !
Ne güzel bir İNSANLIK !
Ne güzel bir AHLAK(SIZLIK)!
İşte tüm bu güzelliklerin (kişiye göre tabii ki) elbet bir sonu olmalı… Hani şimdilerde moda olan; #PİK YAPTI deniyor ya, işte öyle PİK yapacak.!
Bu kaçınılmaz.
GENÇLİK solacak.
VARLIK bitecek.
AHLAKSIZLIK pik yapacak.
Adına GÜZELLİK denilen, ancak olmayan şeyler ÇİRKİNLİĞE dönüşecek.
Kimsenin yaptıkları, yanına kar kalmayacak.
Diğer yandan bu zorlu yaşamın yokuşları, bir gün yerini inişe bırakacak.
Dokunulmayan yılanlara dokunulacak.
Ahlak; Ahlaksızlıkların önüne geçecek.
Yokluklar son bulacak.
Çalan & çırpan mutlu olamazken; emeğiyle, alın teriyle yaşayanlar çok daha mutlu olacak.
Kapı komşusundan, yakın arkadaşından, dostundan, akrabasından köşe bucak kaçan, değer vermeyen, hakir gören aramızda ki insan müsveddeleri, KANSIZLAR bakalım nasıl ve ne yalayacaklar göreceğiz.
Sözün Özü!
Kimsenin yaptığı yanına kar kalmamıştır, kalmayacaktır. Bu Dünyada kendisi hesap vermese bile en sevdikleri mutlaka ki hesap verecek, “vur patlasın, çal oynasın” diyerek yaşamını sürdüremeyecek. Tatlı İNİŞLER ve GÜZELLİKLER diye niteledikleri hayatlar sona ermiş, YOKUŞ YUKARI bir hayat başlamış olacaktır. En azından umudumuz budur.
ETME – BULMA, MEVLA GÖRELİM NEYLER NEYLERSE GÜZEL EYLER dedikleri bu olsa gerek.
Sayın Üstadım. Elinize, yüreğinize sağlık. Elbet bir gün, her insan ektiğini biçecektir. Yarınlarımızın daha insanca yaşanabilir bir düzene erişmesi dileği ile.
Teşekkür ederim üstadım. Umarım bulur. Bulmaz ise adaletsizlik olur.