Sevgili dostlar!
Kocaeli’nden (İzmit) bir kargo aldım. Merak edip açtığımda içinden muhteşem bir kitap çıktı.. ilk sayfasında şahsıma el yazısıyla şunlar yazıyordu:
Memleketi için canla başla çalışmış,
Emeklerinin karşılığını Rabbinden beklemiş,
Razı değilmiş haksızlığa hep doğru olmuş,
Türlü türlü zorlukların üstesinden gelmiş..”
Şair-yazar Gülser Kına KIRDUDU Hanımefendinin kaleme aldığı bu eseri biraz acele ederek su gibi içtim pardon okudum. Aradan bir hafta geçmişti ki telefonum çaldı. Baktım kitabın yazarı merhaba hoşbeşten sonra kitaptan ne anımsadığımı sormaz mı? İnanın o esnada nutkum durdu ve hiçbir şey anımsayamadım!
Utandım!
Bu nasıl okumaktı?
Biliyorsunuz GERÇEKLER konusunda kendi kendime bile yalakalık yapmam, yapamam!
Tekrar okuyarak kitapta geçen bir bölümü önemine binaen siz sevgili okur dostlarımla MERTÇE paylaşmak istedim. Ayetlerle bezenmiş türünün tek örneği olan bu eseri herkese MERTÇE tavsiye ediyorum.
(SUÇLUSUN BE ATATÜRK’ÜM)
Sapkın Allah’sız dincilere göre,
Sen en büyük suçlusun Atatürk!
Suçlusun çünkü, kadınları kula kul olmaktan kurtardın,
Suçlusun çünkü, kadınları kölelikten Allah’ın kulu yaptın!
Suçlusun çünkü savaşlarda en önlerde sen koşardın!
Suçlusun çünkü, Yunanlılar köyleri yakarken, canın tehlikedeyken, hastaneden kaçıp, köyleri ve köylüleri kurtardın!
Suçlusun çünkü, mal varlığını Türk vatanının insanına bağışladın.
Suçlusun çünkü, bu nankör insanlar için bile mücadele verdin,
Suçlusun çünkü, Türk’ün yoksulları işsizleri çalışsın diye, rızıklarını çıkarsınlar diye, iş sahaları, fabrikalar kurdun.
Suçlusun çünkü, işgal altındaki ülkeyi kurtarmak için savaşta “Allah Allah” diye yürüyen, Allah bilinciyle dolu askerlerle birlikte mücadele verdin.
Suçlusun çünkü, Allah’ın bizi karanlıklardan aydınlığa çıkaran,
Kur’an’ı Elmalılı Hamdi’ye insanlarda anlasın diye Türkçeye çevirttin.
Suçlusun çünkü, sana dinsiz diyenlere Allah’ın dinini öğrettin.
Suçlusun çünkü, kadınla erkeğin eşit birey olduğunu, sen mecliste, ayırım yapmadan, yan yana getirerek, grevde Allah’ın buyruğunu uyguladın.
Suçlusun çünkü, tüm dünya çocuklarına 23 Nisan bayramını armağan ettin.
Suçlusun çünkü, Allah’ın ve vatan’ın sevdalısı oldun, “Yurtta barış dünyada barış” diyerek Allah’ın ilkesini gönüllere işledin.
Suçlusun çünkü, insanları Allah’ın emri gereği cehaletin bataklığından, ilmin, bilimin aydınlığına okuma seferberliğine soktun.
Suçlusun çünkü, evlere kapatılan kadınlarımıza ve kızlarımıza okumayı öğrettin.
Suçlusun çünkü, Türk kadınlarını tacizden kurtardın, rahat yaşam sağladın.
Suçlusun çünkü, artık vatan da korkusuzca rahat yaşam sağladı. (Türk Milleti’nin efendisi köylüdür) diyerek, efendiliğe soyunanlara, milletin gerçek efendisinin kim olduğunu hatırlattın.
Suçlusun çünkü, “İlim Çin’de bile olsa alın” diyen Allah Elçisi’ne uydun.
Çin’de senin hayatını, mücadeleni ilim yaptı, zorunlu ders yaptı kendilerine.
Suçlusun çünkü, esaretteki ülkelere kurtuluş örneği oldun.
Suçlusun çünkü, Anadolu insanlarının acısıyla, tatlısıyla bir oldun.
Suçlusun çünkü, “sen çok değerlisin” dediklerinde, “değerli olanlar, insanlığa, vatanına hizmet eden herkestir”dedin.
Suçlusun çünkü, dinden geçinenlerin hurafe düzenini bozdun.
Suçlusun çünkü, dört mevsim yaşanan, cennet vatanı Türk vatanımızı, silah arkadaşlarınla yeniden bize armağan ettin.
Onlara göre suçlusun ama, benim kahramanım, selam olsun sana!
“Ve sizinle savaşan kimselerle Allah yolunda savaşın; ölün, öldürün. Ve sınırı aşmayın. Allah sınırı aşanları sevmez.(2/190)