El mecbur yapacak bir şey kalmamıştı ve TC Merkez Bankası kararını verdi, istemeye istemeye faizde şok artırıma gitti.
Sayın Başbakanımız “faiz artırımına karşıyım” diyerek işin içinden çıkmaya çalışsa da MB’nı bu kararı almaya, kendi politikalarının zorladığını biliyor.
Peki kimilerinin elindeki mevduatı daha iyi değerlendireceğini düşünerek kıs kıs sevindiği faiz artırımı özünde ne getirir.
***
Şöyle söyleyelim. Her faiz artırımı, iğneden ipleğe herşeye zam demektir. Hemen ilk olarak buğday ve un fiyatlarındaki artış nedeniyle ekmeğe zam demektir. Hükümet yaklaşan yerel seçimler nedeniyle elektriğe doğalgaza zam yapmaya dirense de eli kulağında fırıncılar odası bugünlerde yeni bir zam yapmaya karar verecek. Ekmek fiyatı 1.250 TL’ye yükselirse kimse şaşırmasın.
***
Türkiye’de kişi başına ekmek tüketiminin günde 471 gram, yılda 172 kg olduğu tahmin ediliyor. Demek ki, 4 kişilik bir ailenin günlük ekmek faturası en az 2,5 TL olacak. Ekmek zammı özellikle dar gelirli nüfusu kalabalık aileler için önemli ki halkımızın geneli içinse büyük bir işaret. Bekleyin zamların tümünü silsile halinde.
***
Tabii burada dikkat. Tüm bu yaşananların son günlerdeki siyasi krize bağlanarak gerçek nedenlerin üzerinin örtülmesi de yeni moda…
Bu zamda buğday ekim alanlarının gittikçe daralması, Toprak Mahsulleri Ofisi’nin (TMO) gereken zamanda gereken alımları yapmaması gibi temel nedenlerin payı büyük olacak ama sorun artık herşeyin altından 17 aralık operasyonu çıkacak.
Dış ticaret artığı rekor düzeyde artıyor! Cevap hazır 17 Aralık operasyonu
Ekim alanları daralıyor et ateş pahası. El cevap, 17 Aralık istikrarımıza bir darbe olmuştur.
***
Aylık fiyat değişimleri de önemlidir ama asıl bakılması gereken değişimin eğilimidir. Son aylarda fiyat değişimleri eğiliminin yukarı doğru olması enflasyonun artmaya başladığını gösteriyor. Enflasyon önce halkın cebini daraltır artından maliyetleri artırarak üretimi etkiler. Bundan daha olumsuz tablo halkın fiyatlarda devamlı yükselme bekleyişine girmesidir. Ekonomide zorla tesis edilmeye çalışılan istikrar o zaman bozulur.
***
Dünyada değişen şartlar da fiyatları yukarı yöne itiyor. fiyatlarç yukarı itiyor. Çin ve diğer Asya ülkeleri üretimi artırdıkça artan talebe bağlı olarak hammadde fiyatları artıyor, petrol ve diğer enerji girdilerinin fiyatı artıyor.
Bünye zayıfladıkça çabuk hastalanıyor.
Özetle öyle bir noktaya geldik ki, faizi artırmak enflasyonu geriletmiyor tersine bu kez yükseltiyor.
***
Yazık bu ülkeye…
Büyüklü küçüklü çalıyorlar. Hırsız yakalanmasa kanı emiliyor, yakalansa bedelini yine halk ödüyor.
“17 Aralık Operasyonu bize karşı yapılan bir darbedir” diyor ya Hükümet şimdi yakasını kurtarmak için Türkiye’yi hallaç pamuğu gibi atarken asıl darbeyi bizzat kendisi halkın ekmeğine, cebine vuruyor.
