Paralel ironi, yamuk olan her şeyde bir paralellik varmış, paralel olmazsa yamukta olmazmış. Yamuk hakkında insanların çoğunun bilgisi yoktur ama artık paralel konusunda öyle değil. Hatta tramvay vatmanları bile paralel konusunda hararetli şekilde cümle kuran yolculara dönüp “ben zaten biliyordum” diyerek açıklama yapıyor.
Pazardaki esnaf, satacağı ürünleri tezgâha korken her türlü geometrik şekilde diziyor da bir birine paralel olacak şekilde ürün dizmiyor. Tezgâh ve paralel ilişkisi buraya kadar uzanıyor…
Ben bundan yıllar önce, yıllar önce dedimse 2010’lu yıllarda daha o zaman ne paralel vardı ne de karşı olanlar. Her kurduğum cümleden sonra “Bırak Müslümanlarla uğraşmayı” diyorlardı. Amacım Müslümanlarla uğraşmak hiç olmadı. Müslümanların maklubesini de yemedim…
Gelelim esas meseleye…
Bu işi en iyi bilenden en az bilene kadar herkes olup biteni medyadan takip ediyor. Ve ne hikmetse herkes önceden Gülen yapılanmasını avucunun içi kadar iyi biliyor…Yok neymiş kainat lideriymiş , kanat önderi yakıştırması doğru çünkü Pensilvanya da Gülen gibi sığınmacı olarak tutulan onlarca kanaat önderleri var…Kanaat önderleri ama kaldıkları apart dairelerden izinsiz nizamiyeden çıkacak kadar hürriyetleri yok… Bizim basında Gülen’i Pensilvanya’nın hepsini hatta ABD’nin de yarısını ele geçirmiş sanıyor…Oysa topu topu bir apart daire bazen 1+1 bazen de 2+1 hepsi bu …
İlk soru kardeşim madem biliyordunuz neden daha önce açıklamadınız? Açıklayamazdınız çünkü daha önceki bilgilerinizden olacak gıpta ile bakıyor hatta övgüler düzüyor onun adına düzenlenen etkinliklerin protokolünde yer almak için bilmem birilerini arıyordunuz… Aslında bildikleri basına yansıyan haberlerin ötesine geçmiyordu…
Geriye dönelim… Yıl 1993 sonrasında 1999 o yıllarda ABD kimden sorulurdu… Bush Hanedanından… Pekâlâ, Bush Hanedanı özellikle İslam ülkeleri ile ilgili kararlarını kime sormadan almıyordu… Basına hiç ismi yansımayan ya da kimileri bilerek kimileri de hiç duymadıklarından dile getirmedikleri bir isimden… Namı diğer “şeytan tüylü kadın” neden mi? Hem babanın ve hem de oğlunun başdanışmanı Karen Hughes… Bu kadının onayı olmadan o dönemde İslam ülkesinden bir kişinin ABD’ye sığınması mümkün değil…
Gülen ABD’ye gittiği yıllarda kullandığı iki şifre kelime vardı. İlki herkesin malumu “Diyalog” diğeri ise “Demokrasi” kavramlarıydı… Diyalog ve Demokrasi kavramlarının kesiştiği iki yapılanma vardı. İlki Gop yani uzantıları bizim ülkede CHP kısacası Cumhuriyetçiler… Cumhuriyetçiler, zaten Gülen yapılanmasının ilk mimarlarıdır. Gülen’i ABD’ye taşıyan CHP lokomotif ismi Kazım Gülek olmuştur. Bunu delilinedir? Gülen’in Kazım Gülek ile olan ilişkisine ve onun hakkında kullandığı cümleleri takip etmeniz yeterlidir. Hatta Gülek’i ahirete uğurlayanların başında da Gülen vardır.
İkinci yapı kısa adı NED olan yapılanmadır. Tohumları 1983 yılında R.Reagan tarafından özellikle Pentagon üyesi ya da emekli üst düzey asker ve devlet adamlarından seçilen bir ekip ile yola çıkıldı. Paralo “Her yere demokrasi götürmekti” zaten Ned Uluslararası Demokrasi Vakfının İngilizce yazılışın baş harfleriydi. Kurumsal ve örgüt yapılanması 1983 yılında oluşturulmuş ama 1990’lı yıllara kadar etkin faaliyetleri olmamıştır.
Bu vakfın sınırsız bir para desteği vardı. Ve bu destek Beyaz Saray da senatörlerin onayı ile sağlanıyordu. ABD de ciddi siyasal olaylar bu bütçenin onayına sıcak bakılmadığı dönemlerde yaşanmıştır. Geçtiğimiz yıllarda Beyaz Saray’ın günlerce kapalı kalmasının temel sebebi de Başkan Obama’nın sağlık reformunu öne sürerek bütçenin onayına sıcak bakmamasıdır.
1990 yılından sonra ve özellikle 1993 yılından sonra Ned Türkiye ile iletişimi geliştirmek için kolları sığadı… Kurumların isimleri bile ABD tarafındaki gizli güçler tarafından belirlendi… Cosmos, Feza ve Samanyolu…
Gülen yapılanmasını en iyi bilen isim hiç şüphesiz Aydoğan Vatandaş’tır .Gop ve Ned ekseninde okunmayan Gülen yapılanması hep eksik kalacaktır… Biz de bu yazımızda burada kalalım …İkinci yazımızda buradan devam edelim…
Eğitimci-Sosyolog
Ercan Harmancı
ercanharmanci@hotmail.com