City University of New York’da Teorik Fizik Profesörü Michio Kaku’nun Physics of the Future isimli kitabı Allen Lane Publishing tarafından bu yılın 5 Mayıs ‘ında yayınlandı.Kaku dünyada en ünlü 300 bilim adımınıyla yaptıĝı görüşmelerin sonucunda üzerinde çalışılan ve önümüzdeki yıllarda dünyamıza yeni bir düzen getirecek olan on yeni fikri bu kitabında özetledi. Ülkemiz açlıkla , yoksullukla , basın özgürlüĝü, hukukun üstünlüĝü, erkler ayrılıĝı, demokrasinin ne olup olmadıĝı gibi konularla uĝraşırken dünyanın önümüzdeki yıllarda nereye gideceĝini bilmek hayli ilginç gözükmektedir. Bu fikirler aşaĝıda kısaca özetlenmiştir.
1; 2100 den önce Kanseri Yenme; Leroy Hood – Institute for Systems Biology, Seattle
Bugün göĝüste bir tümör hissedildiĝinde on milyar kanser hücresinin orada büyümesi söz konusudur . Gelecekte , tuvalete konacak DNA chipsleri yoluyla belki atılan bir kaç yüz kanser hücresi nden cıkacak proteinin analizinin sonucunda tümörün oluşmasından on yıl önce durum saptanabilir. Böylece tümör kelimesi sözlükten yokolabilecektir.
Ayrıca nano ölçekli- çok küçük- âletlerle binlerce kan testini çok kısa bir sürede yapmak ve böylece insan saĝlıĝını gözlemlemek çok kolaylasacaktır. Bilim adamları ayrıca “nanoparticles” adını verdikleri çok küçük molekülleri bir akıllı bomba gibi kullanarak kanser hücrelerini yoketmeyi başardılar.. Bazı denemelerde bu yoketmede yüzde doksana kadar ulaştılar. Sonuç olarak bu yüz yıl bitmeden kanserin ortadan kalkabileceĝi düşünülmektedir.
2;2070 e kadar Yaşlanmayı Yavaşlatma; Dr.Leonard Guarente – MIT
Bilim adamları maya hücrelerinde, meyve sineklerinde ve kurtlarda yaşlanmayı meydana getiren genleri bulmuş durumda. Diĝer yandan böceklerde , farede, tavşanda, köpek , kedi ve maymunlarda “caloric restriction” yöntemi ile hayatı uzatmayı başardılar. Onları yüzde 30 daha az kalori ile beslerseniz hayat süreleri yüzde 30 daha artmaktadır. Guarente bu özelliĝi yarattıĝı sanılan SIR2 genini keşfetti.O na göre bu gen maya ve kurtçuklarda yaşlanmayı durdurabiliyorsa üniversal bir özellik taşımaktadır.Öyle ise bu memelileri dolayısı ile bizleri de kapsayabilir.
3;2070’e kadar Nesli Tükenmiş Hayvanları Geri Getirme; Dr Robert Lanza; – Advanced Cell Technology
Gelecekte bu türlü hayvanların bulunduĝu hayvanat bahçelerine sahip olmak mümkün olunabilecektir. Lanza 25 yıl önce ölmüş bir hayvanın iskeletinden aldıĝı genleri bir inek yumurtasına yerleştirdi ve dokuz ay sonra , ilk kez , hayata yeniden dönmüş klonlanmış bir hayvan doĝdu .Bundan onbinlerce yıl önce yaşamış insanların ve hayvanların DNA kodu bulunmuş durumdadır. Lanza’ya göre onların genetik manipulasyonunu saĝlayacak araçlar bulunduĝunda , onları geri getirmek mümkün olacaktır. Ama sorun onların geri gelmesini isteyip istemeyeceĝimizdir.
4; 2030’a kadar Insan Organları Dükkânı; Dr. Anthony Atala – Wake Forest University
Bir kaza ya da bir hastalıktan sonra “insan yedek parçaları dükkânı”ndan kendi hücrelerinizden geliştirilmiş organları satın almak mümkün olabilecektir. Bilim adamları bugün kıkırdak, burun, kulak ,kemik, deri , kılcal damar,ve kalp kapakçıĝını geliştirmeyi başarmış bulunmaktadır. Beş yıl önce idrar torbası ve geçen yıl da solunum borusunu üretmeyi başardılar. Dr Atala “gelecekte raftan alınabilecek hazır insan organı olabilecek ve gerektikçe kullanılabilecek” demektedir.
5; 2030’a kadar Telepatide Gelişme ; Kendrick Kay – University of California at Berkeley
Telepati yoluyla , düşüncelerimizle bir cismi hareket ettirmek ya da bilgisayarı kullanmak gerçek olacaktır. Bugün kalp krizi geçirmiş felçli bir hasta, beynine yerleştirilmiş chipsler yoluyla, düşünceleriyle e mail yazabilmekte, video oyunları oynayabilmekte ve interneti kullanabilmektedir. Bir “Düşünce Sözlüĝü” hazırlamakta olan Kay, yazdıĝı bir bilgisayar programı ile beyinden gönderilen radyo sinyallerini çözebilmektedir. Kay, beyin aktivitesinin ölçümü ile bir kişinin neyi gördüĝünü saptamak mümkün olabilecektir demektedir. Japonya’da Honda bir koruma şapkası giyen bir işçi tarafından telepati yoluyla kontrol edilebilen bir robot icat etmiştir.
6; 2100’e kadar Bir Yıldızgemisi Yapımı; Dr.Mason Peck- Cornell University
Yakın bir yıldıza ulaşmanın bir roket için 70.000 yıl alacaĝı hesaplanmaktadır. Dr.Peck’e göre ilk yıldızgemileri bir tırnak büyüklüĝünde çok küçük boyuttaki bilgisayar chipsleri olacaktır. Işık hızıyla seyredebilen milyonlarca chipsi uzaya çok az bir enerji ile göndermek mümkün olabilecektir.Bunlardan çok azı bile hedefe ulaşmış olsa gönderebilecekleri bilgiler hayli önem taşımaktadır.
7;2100’e kadar Şekil Deĝiştiren Cisim; Jason Campbell- Intel
Campbell “cep telefonum cebim için büyük , parmaklarım için çok küçük olabilir.Hele film seyretmem ve e mailimi okumam zorlaşabilir. Eĝer 200 -300 militers catom varsa , istediĝim anda istediĝim şekle onu sokabilirim” demektedir. Bu teknolojiye önümüzdeki 40 yıl içinde ulaşılacaĝına işaret etmektedir.Bir toplu iĝne başı büyüklüĝündeki bigisayar chipslerine catom denmektedir. Deĝişik elektrik akımlarına göre programlanmış bu chipsler bir kaĝıt yüzeyi gibi düz bir şekil almak için bir araya gelebilirler.Fakat chipsler başka türlü programlandıĝında bir bardak , bir çatal bir yemek tabaĝı şeklini alabilmektedirler.
8;2100’e kadar Uzay Asansörü; Bradley Edwards – Carbon Designs Şirketi Kurucusu
Uzay asansörü bir kablo üzerinde binlerce kilometre yukarılara doĝru çıkacak bir asansörü ifade etmektedir. Karbon nanotubes teknolojisindeki yeni buluşların bu fikrin gerçekleşmesini saĝlayacaĝı düşünülmektedir. Edwards’a göre 200 tonluk bir asansörün yapımı teknik ve ekonomik olarak mümkündür.Ona göre bunu engelleyecek fiziksel sorunlar bulunmamaktadır.
9; 2100’e kadar Robotlarla Insanların Bütünleşmesi; Rodney Brooks – MIT
Bugün robotlarda bir hamam böceĝinin düzeyinde zekâ bulunmaktadır. Önümüzdeki yıllarda bu zekâ düzeyi fare, köpek , kedi hatta maymunun zekâsına ulaşacaktır. Böyle bir noktada bunun insanlar için bir tehdit oluşturması mümkün görülmektedir.Bu tehditi yokedecek ve onların öldürücü olmalarını önleyecek chipsler beyinlerine konarak onları durdurmak düşünülebilir. Fakat Brooks, bunun yerine insanların robotlarla bütünleşmesini öngörmektedir. Ona göre önümüzdeki elli yıl içinde insan vücudu büyük deĝişikliklere uĝrayacaktır. Günlük hayatın her alanında yüksek zekâlı robotlar yer alacaktır. Bizler onlardan uzak olmayacaĝız aksine onlarla baĝlantılı olarak onların bir parçası olacaĝız, Bunun sonucunda bir gün uyandıĝımızda mükemmel, süpergüçlü ve ölümsüz olduĝumuzu göreceĝiz,
10;2030’a kadar Internet Kontakt Lenses; Prof.Babak A. Parviz- University of Washington in Seattle
8×8 LED (Light Emitting Diodes) ışınları üzerinde çalışan Parviz yeni kontakt lenslerle kişiyi tanımladıktan sonra onun biyografisi ve bir dilden diĝerine tercümesini alt yazı olarak görmek mümkün olabilecektir görüsündedir. Roma’yı ya da Efes’i gezen turistler kontakt lenslerinde eski Roma ya da eski Yunan imparatorluĝunu da görebileceklerdir Savaşan askerler hem kendi hem düşman hatlarının tamamını gözlemleme yeteneĝine sahip olacaklardır demektedir.
Önümüzdeki yüzyıl içinde olacaĝı planlanan dünyadaki bu gelişmelere karşın ülkemiz acaba hangi noktada olacaktır ? Acaba biz halâ, son altmış hatta yüzyıldan beri yaptıĝımız gibi, düşünce ,yazma , ve basın özgürlüĝü , hukukun üstünlüĝü , üniversitelerin özerkliĝi , hukukun tarafsızlıĝı ve hâkimlerin teminatı ve evrensel insan hakları konularını mı tartışıyor olacaĝız? Ortalam insan başına gelirimiz ve ülkemizde gelir daĝılımı nasıl olacaktır? En önemlisi acaba ülkemizin bütünlüĝünü koruyabilecek miyiz?