Sahte ürün ve Gıda pazarı tehditlerinin en önemli sebebi tüketici algı yanılmasıdır. İhtiyaç duyulan ürünün ihtiyaç derecesi, elde edilme imkanları, sunum şekli arzın niteliğini önemli derecede etkiler.
Algı yanılmasında en önemli etken reklamlardır. Bir ürüne duyulan ihtiyacın abartılı sunumu ve talep zorunluluğu oluşturulması o ürünün değerinden fahiş fiyatla satılması aynı anda sahtesinin de piyasaya sunulmasını doğurur.
Gelir seviyesi ile ihtiyaç duyulan veya ihtiyaç olduğu zannedilen ürün değerleri kıyaslandığında orijinal ürünlere ekonomik gücü yetmeyen tüketici bilerek veya bilmeyerek sahte ürün talebinde bulunmaktadır. Bu oran gözle görülebilir bir şekilde artmıştır.
Bu olay tüketici haklarını olumsuz etkilemesinin yanı sıra ciddi kayıt dışılığa da sebep olmaktadır.
Örneğin ; Gıda ve ihtiyaç maddesi statüsünde bile olmayan, zararlı ürün kategorisinde yer alan ve milyarlarca dolarlık ekonomik ve sağlık kaybına yol açan tütün ve alkollü içecekler başta olmak üzere bir çok ürün artık bu kategoridedir.
Son yıllarda ülkemizin en çok sağlık tehdidi olan ve hemen hemen her ilde çok gizli olmadan kaçak sigara adı altında satılan ucuz ürünler de kronik ölümlere, alkollü içecekler ise akut ölümlere yol açmakta ve caydırıcı tedbirler yetersiz kalmaktadır. Yani esastan zarararlı ve öldürücü olan bu ürünler usulden bir kat daha zararlı hale gelmektedir. Esastan ve usülden cinayet. İşin bir ucunda da terör örgütlerinin organizasyonunun olması konunun ayrı bir sıkıntılı boyutudur.
Gıda ile ilgili de hile ve tağşiş yada aldatıcı reklamlar yine tüketici algı yanılgısına yol açmakta, ya bu ürünler gereksiz ve aşırı kullanılım ya da sahtesine yönelmeme ihtimali doğurmaktadır ki her ikiside sağlık boyutunda çok ciddi zararlara yol açmaktadır.
Bir diğer hususta etiketlerdeki bilgi ve içerik hususunda tüketicinin yeterli bilinçlenmesinin engellenmesidir . İçeriğin çoğu yabancı literatürde veya kısa kodlamalarla ve küçük p u n t a l a r l a yazılmış olduğu için tüketicinin bunları anlayıp neyi tükettiğini tam olarak idrak etmesi imkansızdır.
Aynı zamanda gıda takviyesi adı altında satılan ve ilaç ruhsatı alamadığı için tarım bakanlığından gıda ruhsatı alan , ilaç mantığı ile üretilmiş birçok ürün ; izinli ve kontrollü olanlarının yanında sahtesi veya kontrolsüz kaçak şekilleri ile de piyasaya sürülmektedir. Alternatif arayışında olan birçok tüketici de bu pazarın adeta patlamasına sebeb olmuş , bilinçsiz tüketim sonucu da ciddi sağlık problemleri ile karşı karşıya kalmıştır.
Başta etiket tebliğinde değişiklik , gıda takviyesi ürünlerinin statüsünde değişiklik, rtük ve rekabet kurullarının daha ciddi çalışmalar ve caydırıcı cezalarla tüketici lehine iyileştirilmeleri ve kaçakçılık konularında yapılacak caydırıcı yöntemlerin devreye sokulması gerekmektedir.