Şubat 2008 tarihinde Türk Tiyatrosu’nun yaşayan efsanelerinden biri olan Erol Günaydın ismi Beylikdüzü Belediyesi tarafından Beylicium AVM’de bulunan Belediyeye ait tiyatro sahnesine verildi.
Sahnenin açılışın yapıldığı gün Erol Günaydın kendisinin adına oluşturulan sahneyi çok beğendiğini belirterek “İki Kalas Bir Heves” isimli kitabının ilk oyununu, Beylikdüzü’nde kendi adının verildiği sahnede oynayacağının müjdesini de vermişti.
Dönemin Belediye Başkanı Vehbi Orakçı da yerel yönetim olarak yaşamın her noktasında var olduklarını belirterek, kent halkının da katkılarıyla sana destek vermekten, sanatın ustalarını ağırlamaktan mutluluk duyacaklarını söylemişti.
Sayın Başkan, kültür hizmetleri sürdürülebilir hizmetlerdir.
İlk imzayı kimin attığının önemi yoktur.
Kentlere kimlik kazandıran, kültürel faaliyetlerdir, kültüre, sanata atılan imzalardır.
İş bilmez bir bürokratın yaptığı, size mal olur.
Adınız tiyatro sahnesini kapatan belediye başkanı olarak tarihe kalır.
Tiyatro salonunda,
sadece kongre yapılıyor
Biliyor musunuz, bugün o sahnenin ismi de yok, tiyatro da yok…
Tarih oldu…
Çünkü kültürle ilgilenen birileri tarafından kaldırılmış, tiyatro faaliyetlerine son verilmiş.
Tiyatro tarih oldu.
İsim tarih oldu.
Çocuk cıvıltıları, oyun izlemeye gelen büyüklerin konuşmaları hayal oldu.
Şimdi o tiyatro salonunda pardon salonda ayda bir yılda bir kongre yapılıyor.
En son AK Parti’nin gençlik kongresi yapıldı.
Başkan nasıl izin verdiniz?
Belediye Başkanı Yusuf Uzun’a sesleniyorum.
Sayın Başkan,
Türkiye’nin tiyatroda en değerli yaşayan efsane isimlerinden biri Erol Günaydın’ın ismi oradan nasıl kaldırılır?
Tiyatro faaliyetlerine nasıl son verilir?
Bu uygulamaya nasıl izin verirsiniz?
Hangi akıllı müdürünüz, danışmanınız, başkan yardımcınız o uygulamaya imza attı?
Siz buna nasıl izin verdiniz?
Her hafta sonu o sahne açık olsaydı, tiyatro oyunları sergilenseydi?
Çocuklarla beraber oyunları izleseydiniz, gülseydiniz, çocukların elini tutsaydınız, dokunsaydınız…
Bırakın üç beş kuruşu, masraflarını siz karşılasaydınız, tiyatro ekibine maaş ödeseydiniz ne olurdu?
Beylikdüzü’nde binlerce çocuk her hafta sonu, hafta içi çocuk oyunları ile tiyatro ile tanışsaydı, tiyatroya merak sarsalardı ne olurdu?
Tiyatro, kendi
iç sesini duymanın aracı
Tiyatro insanın kendisini tanımasıdır, farklı dünyalarla tanışmasıdır, kendi iç sesini duymasıdır biliyor musunuz Başkan.
Yıllar önce tiyatro yapmıştım.
Oğlum, bizimle beraber her akşam sahnenin tozunu yuttuğu için, tiyatrocu olmaya karar vermişti.
Bugün bir oyuncu…
Ortaokuldan sonra Pera Güzel Sanatlar Lisesi Tiyatro Bölümünü, ardından Maltepe Üniversitesi Oyunculuk Bölümünü bitirdi.
Onlarca tiyatro oyununu başarılı bir şekilde oynadı.
Uzun yıllar profesyonel tiyatro yaptı.
Şimdi oyunculuk yapıyor.
İyi ki, tiyatro ile ilgilenmişim ve oynamışım.
Oğlum kendisini keşfetti, ben kendi iç sesimi dinledim…
Başkan gereğini yapın…
Sonuç olarak Sayın Başkan, en kısa zamanda oraya Erol Günaydın ismini iade edin.
O sahne gerçek işlevine kavuşsun.
Size yanlış bilgi veren, yanlış yaptıran kişinin yada kişilerin hakkında gereğini yapın.
Kültürü gerçekten işi bilen adamlara teslim edin…
Yapılan uygulama ne Beylikdüzü’ne, ne vizyonunuza, ne hedeflerinize yakışıyor.
Beylikdüzü’ne yakışır kültür faaliyetlerine imza atın, imza attırın…
Hadi başkan gereğini yapın…