472 Memleketimden İnsan Manzaraları
Erkekler Neden Dişli Kadınlarla Evlenir?
fındığı kır
cevizi kır
bademi kır
ama insanı kırma!
H.E.
50 yıl önce, 1973 yılının 1 Eylül günü evlenmiştik; eşim Güler Erkan’la. İki günlük Çınar Otel sefası, sonra kiraladığımız eve taşınma, zorunlu eksik gedikleri tamamlama derken, suyunu çoktan çekmişti; cebimdeki para.
1 Ekim, aybaşı… Aylığımı aldım. İlk iş ev kirasını ödemek… Gitti mi daha ilk günden yarıdan çoğu maaşımın. Sırada elektrik faturası, su faturası, apartman aidatı var daha. Yani iki gün sonra ekmek alacak para bile kalmayacak gibi.
Eşimin de maaş almış olması gerekirdi o gün. Aldı mı, almadı mı, bilmiyordum. Aldıysa ne kadar aldı? O güne dek sormak aklıma gelmedi; bunları hiç. Ertesi gün, akşam yemeğinden sonra, “Ayıp mı olur acaba söylesem?” diye çekine çekine:
“Tatlım! Maaşlarımızı alınca paramızı birleştirsek de giderlerimizi oradan karşılasak” diyecek oldum; hiç düşünmeden:
“Yani, ‘Maaşını getir bana ver’ demek istiyorsun sen öyle mi? Yok, yok öyle yağma! Getirip sana vereyim, sonra senden dileneyim. Olmaz canım bu! Kesinlikle düşmem ben bu tuzağa. Yetişemediğin yerde elbette yardımcı olurum ama kusura bakma, maaşımı getirip veremem sana. O benim emeğimin karşılığı… Dolayısıyla maaşımı dilediğim gibi özgürce harcamak hakkım benim!” deyiverdi.
Biraz bozuldum ve utandım; böyle bir öneride bulunduğuma. Bozuldum ama birazcık düşününce yüzde yüz haklı olduğuna inandım eşimin. Dedim ki kendi kendime:
“Oğlum Erkan! Dikkatli ol. Karşındaki hakkını hukukunu bilen biri. Bu cesur tutumuyla, ‘Vur kıçına tekmeyi, el elinden ekmeği’ türünden bir insan gibi göremez kimse onu. Böyle bir eşin olduğu için kıvanç duymalısın. Böyle bir yapısı olduğu için seçtin zaten sen onu. Ne güzel bir karakter!.. Üzüleceğine takdir edip sevinsene!”
Öyle yaptım gerçekten de. Unutulmaz bir ders oldu elbet bu benim için. O günden sonra, kesinlikle girmedim bir daha bu tür konulara. Ama o, tutumlu bir anlayışla gerektiği zamanda gereken her şeyi yaptı evimiz için.
Kendi özgür irademle seçtiğim eşimdi o benim; kölem değil. Niçin her istediğime evet desin? Niçin her konuda ille de benim gibi düşünsün? Nasıl ki onun, “Her şey ille de benim istediğim gibi olacak!” demeye hakkı yoksa, benim de hakkım yoktu buna.
“Ama ben erkeğim!” deyip diretemezdim. Ne olmuş erkek olduysam? Üstünlüğüm ne ki ondan? Bir karış uzun olması mı boyumun? Bileğimin biraz daha güçlü, sakalım ve bıyığım olması mı yoksa?
“Hayır, hayır!.. Boy ve bilek de o kadar önemli değil, sakal ve bıyık da… Önemli olan akıl…” mı diyorsunuz?
-2-
Evet, ben de aynı kanıdayım. Ama kim demiş, “Erkekler kadınlardan daha akıllıdır” diye? Gerçek tamamen tersidir bence. Yani kadınlar daha akıllıdır erkeklerden. Ve daha çalışkan, daha anlayışlı, daha bilinçli… Ve dahi daha yetenekli…
Bir TV kanalında Survivor (Sörvayvır okunuyor) adlı bir yarışma programı var. İzliyorum ara sıra. Siz de görmüşsünüzdür mutlaka. Yaklaşık 20-22 yıl önce yapılan ilk yarışmaya kızım Dilem Gözde de katılmıştı; 3-4 yaşlarında oğlu olan bir anne olarak.
Kadınlar ve erkekler aynı zor ortamlarda aynı koşullarla yarışıyorlar. Atlıyorlar, zıplıyorlar, yüzüyorlar, kayıyorlar. Birçok engelden geçip atış noktasına geliyorlar.
Vurmak, devirmek de var, uzaktan halkayı kancaya geçirmek de, topu potaya atmak da… Görüyorum ki, çoğu zaman kadınlar geçiyor erkekleri. Sadece bu örnek bile, “Saçı uzun, aklı kısadır kadınların” diyenleri mat etmeye yetmez mi?
“Erkekler kadınlardan daha cesurdur” sözü de palavra!.. İnanmam ben bu tür övünmelere. Aksine kadınlar daha cesurdur. Birçok şeyi itiraf etmekten ödü kopar erkeklerin. Özellikle üstlerine karşı gerçeği olduğu gibi söylemekten… Oysa kadınların çoğu açık açık söylemekten de korkmaz, yazmaktan da…
Aslen Fransız olan Sherry Argov adındaki Amerikalı bayan yazar, onlarca evli erkek, ve kadın, ayrıca onlarca bekâr kadın ve erkekle konuşup onlara çok çetin sorular sorarak gerçek yanıtlarını aldıktan sonra, “Erkekler Neden Dişli Kadınlarla Evlenir?” adlı bir kitap yazar.
Yaşanmış gerçek öykülerden çıkardığı derslerle öyle güzel tanımlar ki biz erkekleri! Yalnızca bekâr kadınların değil, evli hanım ve tüm erkeklerin de çok yaralanacakları bir eser ortaya koymuş.
Biz erkeklerin eksik ve fazlalıklarımızı gün ışığına çıkarmış böylece. Daha çok kendi hemcinslerine tüyolar veriyor ama “Kızım sana söylüyorum, gelinim sen anla” sözünü unutmadan okumalı erkekler.
Arkadaşlık yaptığınız erkek ya da bayan, evlenmeye değer biri mi acaba? İyice sorgulamadan evet dememeli hiç kimse. Anne babalara da bırakılmamalı sorumluluk, dede ve ninelere de… Hiç kimseye, hiç kimseye…
Evet demişseniz bu soruya, onun da sizin için, “Onsuz yaşayamam” demesi gerekmez mi? İyi de ne yaparak, nasıl yaparak inandırmak gerekir buna onu?
Yazarın dediği gibi, “Erkekler dişli kadınlarla evlenmek ister” tamam da ya kadınlar?
Onların da evleneceği erkeğin kişilik sahibi olmasını istemek hakları değil mi? Ancak dişli olmak kesinlikle diktatör olmak da değil, şirret olmak da… Hanımlar gibi erkekler de çok iyi bilmeli; bu inceliği. Mahvederler yoksa her şeyi.
İşte bunun sırları var bu kitapta.(*)
—————————————————————————————-
(*) Erkekler Neden Dişli Kadınlarla Evlenir? Sherry Argov, Çeviren Başak Yenici, Butik Yayıncılık, 2020 Eyupsultan/İstanbul, 222 sayfa, info@butikyayincilik.com
Hüseyin Erkan
0535 371 74 83