Mevcut tablo, yüreğimi kanatıyor. Sık sık Türkiye’deki din istismarını yazma ihtiyacı duyuyorum. Az veya çok sayıda kardeşimi, uyaracağımı ümit ediyorum. Haksızlıklar karşısında susan, “dilsiz şeytan” olmak istemiyorum.
1– Her zaman tekrarladığım gibi, Türk tarihi boyunca, mübarek dinimizde en fazla zararı AKP iktidarı vermiştir. İsrail ve ABD’nin “ılımlı İslam” projesini başarıyla uygulamışlar, tüm dini, milli ve manevi değerlerin içini boşaltmışlardır. Sosyal ve manevi yapımızı dejenere etmişlerdir. Bu arada akıl almaz baskı ve zulüm uygulamış, yüzlerce aileyi perişan etmişlerdir.
Şu tabloya bir bakınız;
a) Ülkemizde, “zina” suç olmaktan çıkarılmıştır. Ayrıca tecavüze uğrayan kızlarımızın, mütecaviz ile evlenerek, ahlaksızların cezadan kurtulabilmesi için, gayret göstermişlerdir.
b) Fuhuş, zina, sapıklıklar, tecavüzler, küçük çocukların istismarları (ne yazık ki, “bir defa ile bir şey olmaz” diyen bakanlar ve “bizde, buna bademleme denir” diyebilen güya din adamı, gerzekler çıkmıştır) muta nikahları (ki, Sevgili Peygamberimizce (SAV) lanetlenmiştir) çocuk gelinler, alkol, kumar, uyuşturucu, ATEİZM, DEİZMve ŞİRK, saçı bitmemiş yetim hakkına ve kamu malına tecavüzler, hırsızlık, gasp, dolandırıcılık, rüşvet, torpil, yolsuzluk, lüks, israf, saltanat ve görgüsüzlük, yalan, iftira, hakaret, ayrımcılık, hukuksuzluk, baskı ve zulüm, gurur, kibir enaniyet, sefahat, sefalet, işsizlik, fakirlik, faizcilik, kadına şiddet, terör ve en önemlisi de CEHALET zirveye çıkmıştır.
c) AKP, devamlı olarak Türk düşmanlığı yapmıştır. Hepsi Türk olan, İmam-ı Ebu Hanife, Ahmet Yesevi ve İmam-ı Maturudi yerine, Şii, Vehhabi ve Selefi hakimiyetini sağlamıştır. Emevi dönemini örnek almıştır. Ülkemizde “Araplaştırma” politikasını uygulamıştır. (Bu kadar mülteciye kapı açmalarının amacı da budur.)
d) İslam’ın olmazsa olmazları; güzel ahlak, basiret, feraset, fazilet, ilim, tefekkür, okuma ve araştırma aşkı, ihlas, hoşgörü, tevazu, istişare, söze sadakat, emaneti ehline vermek, haram, kul hakkı ve şirk günahlarından uzak durmak, estetik, dürüstlük, adalet, edep, haya, dayanışma, şükür vb. hasletler yok edilmiştir.
e) Toplumun ve Devlet çarkının kimyası bozulmuştur. Liyakat sistemi devre dışı bırakılmıştır. Devamlı olarak, gerilim, kavga, ayrımcılık, yalan, iftira politikası uygulanmıştır. Halkın ruh sağlığı bozulmuştur. Saraya kulluk etmeyenler, (çeşitli iftiralarla) işinden, aşından, mal ve mülkünden, hürriyetinden mahrum edilmiştir. Hapishaneler dolup taşmıştır.
2– Devamlı tekrarladıklarına bakarsanız, “AKP dindar bir partidir”, ama gerçek tam aksidir. Dini istismar etmekte ve diğer istismarcılara zemin hazırlamaktadır. (Tek amaç saltanatın devamıdır. Bunun için İmralı’daki cani ile bile işbirliği yapılmaktadır.)
a) Türkiye’de kaç cemaatin ve vakfın olduğunu bilen var mıdır? Bunlar hiç denetlenmekte midir? Hangilerinin, dış mihraklarla irtibatlı olduğunu araştırılmakta mıdır? (MİT, iktidarın işlerini takip etmekten, bunlara vakit bulabilmekte midir?)
b) Ne yazık ki, halkımız çok cahil bırakılmıştır. Ne dini, ne de dünyevi konularda bilgi sahibidir. Bu sayede, birçok cemaat, yüz binlerce “gönüllü köleye” sahip olmakta, bunların hem dünyalarını hem de ahretlerini gasp etmektedir. İnanılmaz bir kölelik ve sömürü düzeni hakimdir. Cemaat lideri diye gösterilenler, tam anlamı ile lüks hayat yaşamakta, astronomik servetlere (Okullar, üniversiteler, hastaneler, AVM’ler, gayrimenkuller vs.) sahip olmaktadırlar. Bu arada, iktidara oy satmakta, mensuplarına da cenneti pazarlamaktadırlar? İş ve ihale takibi yapmaktadırlar. Devlet ve belediye kaynaklarını sömürmektedirler.
c) Neymiş? Yanmaz kefen, sıratı geçiren terlik varmış? Kıyamet günü, “ben filanca tarikatın, falanca koluna mensubum” denirse, sorgu sual olmazmış? Güya, Azrail Aleyhisselam, filan hocanın canını almaya gelince, “benim daha işim var” cevabını almış ve geri dönmüş? Neymiş? 124 bin peygamber, Hz. Ömer’in (RA) başkanlığında toplanmış, “Gavs, en üst lider” olarak, filanca kişiyi seçmiş ve daha birçok safsata, keramet yalanı. Hepsi de insanın imanını kaybettirir, küfre götürür. Ne yazık ki “700 yerde aklınızı kullanın” diyen Kur’an-ı Kerime rağmen cahiller, “şeyhin önünde, gassal (ölü yıkayıcı) elinde, meyyit (ölü) gibi olmalısınız” saçmalığına inanıyor ve şirke gidiyorlar. Kula kul oluyorlar. Akıllarını ve imanlarını ipotek ediyorlar.
d) Ve AKP iktidarı oy avcılığı uğruna, bunlara göz yumuyor, ihale veriyor, kadrolar tahsis ediyor, kamu kaynaklarını aktarıyor, kamu ve vakıf mülklerini peşkeş çekiyor. Bunların gurbetçilerimizi bile böldüğünü umursamıyor; (başta Jet Fadıl olmak üzere) Deniz Feneri, bankerler, hayali şirketler vb. dolandırıcılıklardaki rolünü araştırmıyor. Camide işlenen cinayetle ilgilenmiyor. (Tek yaptıkları, yandaş müteahhitlerine israf örneği camiler inşa ettirmek.)
Neticede; ortalık din tacirleri ve kötü örneklerle doluyor. Gençlerimize, gerçek İslam anlatılamıyor. Diyanet işleri parti işleri ile uğraşmaktan, gerçek görevini yapmıyor. Ve özellikle gençlerimiz dinden kopuyor. Ateizm ve Deizm artıyor. Halkımıza, güçlü bir iman aşılanmıyor. Geometrik dizi ile artan, İmam hatiplerin ve Kur’an kurslarının da bir yararı olamıyor. Zira oralar da, cemaat ve vakıfların esareti altında bulunuyor.
Sevgili halkım. Lütfen uyan. Gerçek İslam’ı öğren. Aklını hiçbir yere ipotek etme. Sevgili Peygamberimiz (SAV), sevgili öz kızına, Hz. Fatma Annemize bile garanti vermemiş, hangi cemaatin patronu cenneti verebilir?
Bizim dinimizde, Cenab-ı Hak ile kul arasına kimse giremez. Tek liderimiz de sevgili peygamberimizdir. Gerisinin önemi yoktur. Yalanlara kanmayınız. Çıkar düzeninin kölesi olmayınız. Kula kulluk etmeyin. Affedilmez şirk günahına bulaşmayın…
Ülkemizde, “zina” suç olmaktan çıkarılmıştır.