Arka sıralardan bir kadın çığlığı duyuldu DURDURUN DÜNYAYI İNECEK VAR. Şoför alışmış bu tür çığlıklara hiç kulak asmadı. Açtı teybin sesini biraz daha. Arabesk fantezi müzik nice çığlıkların duyulmasını önlüyordu.
Yolcular yarı uykulu yarı uyanık. Muavin ise kılıktan kılığa giren bir şakraban sanki. Duyguları dalgalandırıyor med-cezirler yaratıyor. Sirkte 6-8 tane çemberi ellerinde kollarında ayaklarında çeviren kişi gibi muavin de yolcuların duygularını öyle çeviriyor. Ne acayip bir muavin bu. Kimi yolcu ağlarken yanındaki gülüyor.
Bazen çift yolda gidiyor otobüs, bazen tek şeritte. Şoför tehlikeli sollamalar yapıyor, yolcular yayık ayranı gibi yağ salıyor atmosfere. Ölüm korkusu ya da yaşama hırsı abdest bozduruyor çoğuna. Dünyanın durduğu yok ki, bir mola arası namaz kılsınlar. Korkudan gözleri fırlamış çoğunun abdestsiz namaza durmuşlar. Teyp susmuyor televizyon kapanmıyor ki, yolcular birbirlerine hal hatır sorsunlar. Arkadaşlıkta bitmiş komşulukta. Her biri başka bir yolcunun ya sırtında ya da pençesinde. Bürütüs’ün ihanet hançeri çok moda. Giyinen az soyunmak moda. Her çıplak bir başka Yusuf’a saldırmakta. Kimisi de şoföre karışıp durmakta, muavine bağırıp çağırmakta. Evinde karısına laf geçiremeyen kılıbıklar otobüste muavine kükremekte. Tek ayak üzerinde kırk yalan uyduranlar namus abidesi gibi pazarlanmakta.
Acayip bir Pazar burası. Rüşvet yemeyen zabıta işinden kovulmakta. Çalmayan pazarcıya ceza üstüne ceza yağmakta. Şoför de muavin de alışmış böyle tuhaf durumlara. Hele son 30 yıl ters düz olmuş tüm değerler. Ahlakı savunan neredeyse dayak yiyecek. Helal lokma ile doğru sözlülük enayilikten hüküm giyecek. Müzik bile değişmiş dinlendirmiyor zihinleri. İçinde küfür sövüp sayma melanet yoksa dinlemiyorlar bile. Aşk aşk dillerinde ama aşkı böyle müziklerle katlediyorlar. Aşk dilden dile değil gönülden Gönüle yayılırdı unutmuşlar. Piton yılanına dost deyip sarılmışlar. Hayvan hakları, hayvan hakları derken nice tavşanı pitonlara yem atmışlar.
İki yüzlülük çok kazandırıyor bu devirde. Tavşana kaç, tazıya tut diyeceksin. Tavşan yakalanırsa tazıyı öpüp tavşana ise BEN SÖYLEMİŞTİM diyeceksin. Tavşan kurtulursa tazıya aynı şeyleri söyleyeceksin. Tavşan kızları kaçırmayacaksın. Açacaksın bir yarışma nice kurt kodamana çıtır mankenler sevk edeceksin. 3-5 yıl sonra kimi uyuşturucu esiri, kimi nataşa benzeri nice hayatları becereceksin. Korkma sıkışırsan bir bağış yaparsın depremzedelere ya da bir derneğe sonra parıl parıl parıldarsın.
BATAKLIKTA YETİŞEN GÜL BİLE OLSA YAKANA TAKMA diyor Mevlana. Günümüzde ise ortalık güllük gülistanlık. Biraz dikkat edince güllere hepsi de naylon ve kokuları da yalancı parfüm. Diplerine bakınca görülüyor petrolden naylonlar. Bu naylondan güllerin harcı petrol. Yolcular uykuda her şey sahte suni naylon. Naylon hayatlarda aşk olur mu ? Petrolle gidebilen otobüste insanlar şehvet tuzağında uykuda.