Bugün gazetesinden Nesrullah Sonay’ ın yazısı:
Doktor adayları aldıkları eğitimi yetersiz buldukları için psikolojilerinin bozulduğunu ve gelecek kaygısı duyduklarını söyledi.
Yapılan iki ayrı araştırma, yakın gelecekte toplum sağlığı için görev alacak tıp öğrencilerinin ruh halinin ne denli bozuk olduğunu gözler önüne serdi. Birinci çalışmada her sınıftan tıp öğrencilerinin dörtte birinin depresyonda olduğu saptandı. İkinci araştırmada ise Türkiye’nin en iyi tıp fakültesinde öğrenim gören öğrencileri aldıkları eğitimi yetersiz bulduklarını ve gelecek kaygısı yaşadıklarını belirtti. Bunun yanı sıra tıp eğitimi sonunda kendini pratisyen hekim olarak yeterli hissedenlerin oranı yüzde 14.8′de kaldı.
İlk araştırmada Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde yapıldı. Üniversitenin 2010-2011 öğretim yılında altı sınıfta kayıtlı 316’sı erkek toplam 536 öğrenciyle görüşüldü. Öğrencilerin yüzde 26’sının ailesiyle, yüzde 49′unun arkadaşıyla, 10′unun yalnız ve yüzde 14′ünün yurtta kaldığı belirlendi.
HASTA BAKIMINI ETKİLER
Söz konusu öğrencilerin dörtte birinden fazlasında depresif belirtilere rastlandı. Araştırmanın sonuç bölümünde öğrencilerin sorunlarına daha fazla önem verilmesi, depresyonu önlemede fiziksel olanakların iyileştirilmesi gerektiği belirtildi. İncelemede ayrıca “Tıp öğrencilerinde depresyon sadece onların hayatını değil aynı zamanda uzun dönemde hasta bakımını da etkilemektedir” görüşüne yer verildi.
TIPTA TÜRKİYE’NİN EN İYİSİ AMA…
Bir diğer araştırma ise İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi öğrencileriyle yapıldı. Tıp eğitiminde Türkiye’nin en iyileri sıralamasında ilk sırada yer alan üniversitede eğitim alan son sınıf öğrencilerinin tıp eğitimi ve mesleki gelecekle ilgili görüşleri soruldu. 1 Mayıs-15 Haziran 2011 tarihlerini kapsayan çalışmada 288 hekim adayıyla görüşüldü.
GELECEK KAYGISI PSİKOLOJİLERİNİ YIPRATIYOR
Tıp öğrencilerinin yüzde 81,3′ü tıp eğitiminin son yılında TUS’a hazırlanmayı planlarken, yüzde 39,1′i TUS’a çalışmanın tıp eğitimini olumsuz etkilediğini düşünüyor. Ayrıca araştırmaya katılan öğrenciler aldıkları eğitimde eksiklikler hissettiğini ve gelecek kaygısı yaşadığını öne sürdü. Bu durum tıp öğrencilerini meslek hayatlarına başlamadan psikolojik olarak yıpratmakta olduğunu beyan etti.
YÜZDE 18′İ KENDİNİ YETERLİ HİSSEDİYOR
202’si erkek olan öğrencilerin yüzde 86,1′i okullarının fiziki şartlarının tıp eğitimi vermeye yeterli olmadığı görüşünde. Hastanenin eğitim ve hizmet dengesi sorulduğunda, yüzde 45′i hizmete daha fazla önem verildiğini belirtti. Fakülteye 10 üzerinden verilen puan ise 6′da kaldı. Eğitim ile ilgili kaygıları ve sorunları sorulduğunda tıp eğitimi sonunda kendini pratisyen hekim olarak yeterli hissedenlerin oranı yüzde 14,8, tıp eğitimi süresince koruyucu hekimlik uygulamalarında yeterli deneyim kazandığını belirtenlerin oranı ise yüzde 18.