Hadi isminin tecelli ettiği kişilerdir… Din işleriyle görevli kişiler. Meselâ peygamberler, özellikle hazırlanırlar bu görev için. Peygamberimizin göğsünün yarılması bunlardan biri… Yüce Allah görev verendir ve görev verdiğine görevini aşarması için uygun yaratılış verir, bu onun HAKİM isminin tecellisidir. Böyle bir sünnetullah var…
Biz İmam-Hatip okulunda okurken, öğretmenlerimiz şöyle derlerdi… “Bizim sarığımız beyaz. Beyazda kir kendini hemen gösterir…” Göreve görevliyi hazırlamak Hakim isminin tecellisi…
Peygamberlerin devlet kuranları var bunlardan biri hz Musadır. Firavuna rağmen devletini kurdu… Peygamberimiz de cahiliye Araplarının açık yönlerini iyi yakaladı. Ve Allah onu Bedir savaşında melekleriyle destekledi, ve devletini kurdu. Devletin dini yönlendirmesini yok ettmiş oldular…
Allahın Veli kulları da göreve göre hazırlanırlar… “Beni rabbim terbiye etti” buyuran peygamberin izinde bu göreve hazırlanırlar. Hakim ismi bu hazırlığı gerekli hale getirmiştir. Allah Hakimdir… Görevine göre eğitilmelisin…
Zamanımızda “Devletten maaş alan din görevlileri oluştu… Devletlerin devletlerle ilişkileri. Dünya süper devletinin ilişkileri var… Akıl ve Hikmet gereği Hadi ismi böyle tecelli ediyor…
Hristiyan dünyasında da din hizmetlerini yapan. Kilise güçlü bir para gücüne sahip bu gün…
Türkiyede de bazı tarikatler vakıflarını kurmuşlar… Basacağı kitapları basıyorlar… İnsanını eğitiyorlar… Türkiye de Hristiyan mezheplerinin her birinin ayrı vakfı var…
Din görevlilerinden beklenenler belli günümüzde… Yani bir sınır koyma gerçekleşmiş ama sınır koyma yeni değil ki, tarihde de gerçekleşmiş ve zaman zaman azmış bu sınır koyma işi… Devlet kurma şansı yakalayan salih kişi hiç yok… Hz peygamberimizden beri mezhepler ve tarikatler oluşturmuş güzel ve salih insanlar ve üzerlerine düşen görevi yapmışlar…
“Sınır koyma “hep vardı… Ve zaman zaman çok azmış bu sınır koyma işi… Hadi siminin tecellileri sınırlı tecelli etmiş her salih insanda…. Osmanlı devletinin kurulmasında “Şeyh Edebali” büyük rol oynamış… Yani her alime nasip olmayan bir imkan nasip olmuş ona… Yahya efendi Kanuniyi suçlaya bilmiş… Yani “Seni şöhretin değil adaletin kurtarır” diye bilmiş… Bu da, her alime her Allah yolunun yolcusuna nasip olmayan bir nimet…
“Sınır koyma” Hz Ademden beri var olan bir gerçek… Ama Hz Ademden beri de sınırlar zorlanmış… Bu böyle geldi böyle gidecek…
Din görevlilerine yakışmayan hareketler belli… En çok da cahillik yakışmıyor… Dün de belliydi, bu gün de belli… Güzel bir eğitim almalı önce… İlmini güzelleştirmeli… Önder olma vasfını kazanmalı… Bütün din ve mezhepleri mukayese ederek, yolunu çizmeli…
Muamelat hz Ademden beri değişmiştir… Değişmezlerden saymak büyük yanlıştır…Buna her salihler ordusu cesaretlenemez… Meselâ hz Ömer. “Kalbi İslâma ısındırılacak” olanlara zekat vermedi. İhtiyaç yok dedi…
Din görevlisi mezhepli olmalı, mezhebini çok iyi bilmeli… Günümüzde bu bile başarılmış değil… “EHVENİ ŞER” kapısı kapatılmış, akıl kovulmuş… Oysa akıl çok az yerde vahye ihtiyaç duyacak derecede bir büyük nimettir… Cebraile hitiyaç var ama akıl da çok donanımlı bir nimettir… Hizmetimizdedir, Allaha sığınmamız da…
Pınarları Var Yunusun
Yunus aşıkların piri
Pınarları var Yunusun
Koş Yunusa susuz gönlüm
Pınarları var Yunusun
Yunus aşıkların piri
Koş Yunusa
Hasret yükü ağır çocuk gönül
Eli yüzü kirli çocuk
Pınarlarında yıkan Yunusun
Koş Yunusa
Yanar dağ gibidir Yunus
Gönle ateş koyar Yunus…
Bu çöl asır
Gül yetişir mi
Yunussuz
Koş Yunusa
Elim gül değil
Dilim bülbül değil
Gurbetteyim
Buzlu su nerede
Nerede o yayla ardıç ağaçlı…
O aşk
O sıla
Koş Yunusa
Kibir ki, aşk ordusunu çürütür
Koş Yunusa
Şimdi şeytanı yere serme zamanı
Bir dağ o gönlüm yolunda aşk
Diz çök Yunusun eteklerine çocuk gönlüm…
Koş Yunusa
Gül aşığıdır Yunus
Koş Yunusa
Elhamdülillah yaz geldi ömre
Bir sarmaşık
Koşuyor güneşe
Gönlüm odaların süslü
Çiçek çiçek şimdi pencereler…
Koş Yunusa
O gül aşığı Yunus
Koş Yunusa
Elhamdülillah yaz geliyor
Bir sarı çiçeksin gönlüm
Gönlüm buldun hak yolu
Papatya dolu iki yanı…
Koş Yunusa
Yunusun yolunda lambalar dolu…
Diz çöktü içimde geceler
Şiir şiir
Adım adım geldim
Bir sabah
Ne güzel bir sabah
Işıklı bir çarşıydı girdiğim…
Koş Yunusa gönlüm
Koca bir aşk dağıdır Yunus
Yaktı beni şimdi aşk
Ben kalmadı bende…
Koş Yunusa
Alevlensin dünyam her sabah olsun bir ateş dağı
Koş Yunusa gönlüm
Şiirleri
Nehirleri
Çöl mü kalır bende