İnsanların içi dışı bir midir? Bilinmez ama kişiler bazen, aklına geleni düşünmeden dilinden döker. İnsan için çoğu zaman “her şey dilinde” denir.
İnsanın dilinden dökülenlere dikkat etmesi gerekir. Çünkü dilinden dökülenler, derenin taştan taşa dökülen suyun çağlamasına benzemez. Suyun çağlamasının farklı nüansı, çevreye ses güzelliği olarak yansır. Dilden dökülen ise toplumsal ayrımcılığa kadar gider.
Dilden dökülenler, zekâ sisteminden filtre edilmezse, topluma uygunluğuna bağlı olarak iyi veya kötü değer kazanır. Bu durumda dilin ucuna kadar gelen, kelimelere ait sesler, karşısındakine aynen yansırsa, iki olasılığı da düşünebiliriz.
Dil ile ilgili söylemler, çoğu zaman, karşılık bulması önemlidir. İyi olan etki topluma olumlu yansırken, kötü olan etki ise toplumsal değerlerde aşınmaya neden olabilir. Özellikle tekrarı durumunda açılacak olan gedik oldukça büyük olacaktır.
Düşünmeden, sarf edilen sözler, genelde ahlaki yönden doğru olma şansı azdır. Bu durumda yanlışta ısrar edilmemelidir.
Sözler çatışma yaratmamalı, yaratacak sözlerden kaçınmak gerekir. Bu konu ayrıca genişçe incelenmelidir.
Sorumluluğunu bilen bir bireyin, “ağzından çıkanı kulağı duymalıdır,” sözü olayı açıklayıcı niteliktedir.
Toplumu ilgilendiren konularda, hareketler, değerlendirilebilmelidir. İnsanlara yararlı olmak, böyle düzgün ve iyi olmayı gerektirir. Toplum hayatını gözetmek, dürbünle komşuya bakmak değildir. Birey davranışını, geçimini, sosyal ve kültürel etkinliğini bilmeyi amaçlamak, demektir.
Bu konudaki açıklamalar, ahlaki yapıya ters düşmemelidir. Böylece başarılı bir davranış sergilemiş ve aksi halde iyi olmayan bir ortama insanları sürüklemiş olursun.
Toplumu yönetenlerin, bu tür davranışlarının etkisinin büyük olacağını düşünürseniz, kötü yönlü bir hareket felakete neden olacaktır. Onun için cümleler dertleri ifade ettiğinde, yalan olmamasına özen gösterilmelidir.
Yalanın yaygınlaşması, kötü bir sosyal yapının ortaya çıkmasına neden olacaktır. Yönetici olarak güç bende diyenler, dilinden dökülecek olan bir yalanın toplumda karşılık bulması olasıdır. Onun için menfaat uğruna yalan söyleyip, ahlakı zedelemek, kimsenin hakkı değildir.
Seçilmişsen bir gün gelir seçilmeyebilirsin…
İyi insan olmak, mala mülke bakmaz. Öyle olsaydı; Tarihte halka zulüm yapanlar “iyi insan” diye övülürdü. Demek ki yönetici, dilinden döküleni öncelikle beynin filtresinden geçirmesi gerekir. Yeni yetişenlere iyi yönde örnek olmalıdır. Özellikle yalan konuşmamalı dürüst ve doğru olmalıdır.
Ticaret erbabı için de bu konular geçerlidir. Alınan ve satılan malların açık ve de şeffaf olmasına özen gösterilmelidir. Böylece toplum, huzur ortamına sahip olacaktır.
Yaşantının normal olması, ahlaklı yaşamaktan geçer.
Hasan TANRIVERDİ