Hafta sonları biraz daha uzun yürüyüşlere çıkıyorum. Cumartesi, biraz zorladım kendimi. Yine Fener caddesinden Atık Su arıtma tesisine, sonra da kuzeye(yani sağa) yürüdüm. 20 km’yi geçtim bu sefer. İnsan, yürüdükçe açılıyor.
Tesisten sağa dönüş, Zırtlan deliği, Kırkevler plajı yanlarından geçtim. Kırkevler plajına gelmeden bir noktada durup soluklandım. Birkaç fotoğraf aldım. Bu fotoğraflar benim için ilginç fotoğraflardı:
Fotoğraflar:
Birinde, bataklığın birine baktım. Roman mekanı canlandı kafamda. Tam bulunduğum noktanın yakınında, Arıtma tesisinin uzak tesisatından dolayı su sızdıran bir yer var. Bu sızan su aşağı doğru iniyor ve aşağıda (fotoğrafın ortasında) bir bataklık oluşturuyor. Karşıdaki yol Arıtma tesisine çıkıyor.
Bataklık alan, bir roman mekanı. Merkezi nokta.
Şu fotoğraf ise, rasgele çektiğim fotoğraf. Sızan suyun bıraktığı iz ve gölgemin izi…Tuhafıma gitti bu fotoğraf… Suyun izi ile bir gölge… Ne kadar çok birbirine benziyor…
Bu iki fotoğraf roman mekanı konusunda güçlü veriler sağladı bana.
Yürüdüm sonra…
İncekum plajı var. Biraz kıyıda kalmış-saklı gibi duruyor fakat özellikle karavancılar için ideal diye düşündüm, oradan geçerken.
Video aşağıda: