Coğrafya derslerinde genellemeli olarak bildiğimiz bir cümle; genç bir toprak parçasına sahibiz. Yılların eskimeyen tabiri de, çok eski bir uygarlığız. O halde hayatımıza şöyle bir yüz çevirdiğimizde görünen tablonun adı değişim olarak çıkıyor karşımıza. Ve gelişim de, saklı olan, bazen boy gösteren kısmı.
Türkiye’de 2000’li yılların başlangıcı birçok şeyi ifade etmekte. Eğitimde gelişen hızlı değişim ve gençlerin farklı yönlere doğru, hızlı adımlar atması söz konusu durumunda, farklı tablolar gözümüze çarpıyor. Artan okuma oranının dışında, ileri atılımların olması sevindirici bir durum. Her istatistik sonucunda yansıyanla yansımayan gerçeklerin bir sentezini yapmak gerekirse, gelişiyoruz demektir. Bilimsel açılımların dışında oluşan geliştirme programları gün geçtikçe hızla sürmekte.
Geliştirme programlarında yer alan genişleme projelerinin faydaları, eğitim üzerindeki etkisini belirtmekte. Toplum üzerinde oluşan çağdaşlık belirtileri bizi daha da mutlu kılmakta. Siyasi sorunları bunlara dahil etmiyoruz tabi. Her geçen gün de, genç girişimcilerin başarılarını okuyor ve dinliyoruz. Siyasi yönelimlerin etkisiyle, birtakım kesimin değişim bakımından kötü etkilendiği bir gerçektir. Çıkarımların oluşturduğu etkiler, değişimi ve gelişimi aksatmaktan başka bir unsur oluşturmuyor. Son otuz yılda gelişme açısından gördüğümüz ya da gözlemlediğimiz tek şey, kavgaların daha da büyümesi oldu. Bu hem bilim camiasına, hem siyaset camiasına hem de hayatın gereklerine ters düşmekte.
Eğitimde gelişmeler konusunda, pek çok araştırmayı önemle ve dikkatle takip etmekteyiz. Ülkemizde oluşan veya oluşması muhtemel bir çok gelişmeyi yakından takip etme fırsatı buluyoruz kimi zaman. Kim kimle nasıl bir diyalog içindedir, ülke menfaatleri ne durumdadır, gelecek planları nasıl yürütülüyor, bunları devamlı araştırmaya çalışıyoruz. Değişim hayata bakış açısını ölçmeye çalışıyoruz. Ne seviyede olduğumuzu ve nereye geleceğimizi bulma çabası içindeyiz. Yılların deneyimcilerini ve gündeme bakarak yaptıkları yorumları dikkate alıyoruz. Sınırları zorlamadan yükselmenin yollarını, her geçen gün yeni yeni yöntemlerle uygulamaya koymaktayız. Genç bir toplumun hızlı akan kanını, değişim içinde değerlendirmek gerekir.
Türkiye’nin, geçmişten bugüne, ne boyutlarla kamuoyuna yansıdığından çok, nasıl etkili bir boyuta ulaşabileceğini, ülke genelinde izlemekteyiz zaten. Muhtemel olan şıkları elemek gibi bir şans işini değil, ülkenin değişim sürecindeki kaderini konu edinmek lazım. Bizler bilmekteyiz ki, her değişimin baş gösterdiği ortam, olumlu olduğu müddetçe, gelişmektedir de. Her oluşumun arkası gelir, farklı boyutlar her daim gözlenir. İsmen ve cismen diye tabir edecek olursak, gelişmede ve değişmede her türlü kavramı göz önünde bulundurmalı ve işleme koymalıyız. Ülke geneli olarak, bulunduğumuz toprak parçasının ne kadar büyük bir önem taşıdığını biliyoruz.
Geçiş bölgesi ve önemli konumu olan bu genç ülkenin, jeopolitik durumu dünya değiştikçe, kendini geliştiriyor ve değiştiriyor. Öyle ki gençlerin eğitim kalitesiyle birlikte üz yapma yolunda adım adım ilerliyoruz. Bu büyük bir başarıdır. Yapmayı amaçladığımız her şeyin temelini, gençler olarak elimizden geldiğince yapmaya çalışıyoruz ve yapmaktayız da.
Her büyük başarının ve her büyük değişimin altında, kocaman imzalar bulundurma gayretindeyiz. İsteğimiz şudur ki; kendimizde ve çevremizde büyük etki yaratıp, güzel gelişmeler yaşayıp, yaşatmak.
Ve inanıyoruz ki, her çabanın ve her değişim, gelişimin sonucu harkulade bir biçimde devam edecektir.
Genç yazardan sevgilerle…
teşekkürler yazınız için
genç yazar hanımefendi…
Sayın Ozan abicim teşekkür ederim ne demek görevimdir.