Mahallede yenilenen ve yolun yuttuğu evler. Yenilenen ev ve yol, yapıcı yönde önemli bir değişim. Fakat yeni yapılan ve yolun yuttuğu evlerin yenilenmede sosyal yapıya olumsuz etkilerini göz ardı etmemek gerekir. Sonuçta mahallenin, geniş anlamda köyün sosyal yapısında yaşanılan değişim rüzgârına engel olunamadığı bir süreç yaşanıyor.
Yaşanan bu süreçte, zihinlere kazınan bilgi kirliliğinin, esir aldığı insanlara, doğruları anlatmanın zorluğu. Sosyal olaya dışardan bakıldığında kirliliğin tüm boyutları açıkça görülmektedir. Görsel olarak, yenilenen bir, iki ev mahalleye farklı bir güzellik katmıştır. Köyün sosyal yapısında esas görüntüsü güzel evleri tamamlayan, komşu evler ve bu evlerin bağ bahçeleridir.
Evin güzelliği değişimde esastır. Kalıcı olan bu değişimi farklı güzellik algılarıyla destekleyen bahçeleri gözler aramaktadır. Çünkü, köyü köy yapan, bahçedir. Bahçenin üretimi ve buna bağlı geliri önemlidir. Bahçenin geliri varsa ve yeterliyse sosyal yapı korunacak, çalışma ve sonuçta kazanç başka kapılarda beklenmeyecektir.
Köyün sosyalleşmesi geleneksel yapının devamlılığı ile eşdeğerdir. Bu anlayışa göre, yolun yıkıp geçtiği evler aklılardan silinmeyecektir. Böylece yapılanlar değer bulmayacak ve zamanı geldiğinde tenkit edilecektir.
Zaman değişti diye zamana anlam yüklemeye gerek olmadığı ortada. Doğal güzelliği değiştirmeye kalkarsan, doğanın kurallarına bir gün gelir yenik düşersin. Kamu vicdanı seni af etmez. Yıllar geçse de sana karşı doğru söz söylenmez. İmam namazda kaçırmış. Cemaatten utanmasına bırakmış kaçmış. Yıllar sonra köye gitmiş ve köyün girişinde, top oynayan çocuğa sormuş, yavrum kaç yaşındasın diye. Çocuk cevap vermiş, anam diyor ki imam kaçırdığından bir sene sonra doğdun. İmam geri dönüp kaçmış. İşte doğaya, anlayışlara yapacağın etki unutulmaz.
Köy gibi sosyalleşmenin kırılma noktalarında, ekonomik düzen iyiye gitmez. İyi gitmediği için, açıkçası kırılmalar yaşanır. Aile, geçimini çocuğunu okutmakta veya şehirlerde çalışmakta bulur. Bu tür göçlerin kontrol edilememesi kültürel yozlaşmaya neden olacaktır.
Böyle birim yörelerde, sosyal çevrenin baskısı, çalışma şartları ve geçim kolaylığı ile seni denetleyecektir. Denetlemede doğa olayları önemlidir. Çünkü kurallarıyla değişmez ve bir gün gelir seni bulur. Değişimi iletişim aletlerini de kullanarak, iyi yönetebilirsen başarılı olursun. Aksi hâlde doğanın ve sosyal anlayışın etkisiyle şehrin sokaklarından dışarı çıkamaz, bağ ve bahçeyi ekranlarda görürsün.
Bu noktada, değişen zaman mı yoksa insanların sosyal ve kültürel anlayışları mı diye sorarsın. Zaman değişmediğine göre, geçen zamanı değerlendiremezsen yine yenik düşersin.
Belki küçük fakat büyük algıladığımız sosyal yapı ve doğanın kurallarını etki manasında önlemini alırsan, etkisiz kılabilirsin.
Değişim yaşanacaktır. Fakat bu değişim, sosyal ve ekonomik kazanımları yok edici değildir.