Darbe mi Olacakmış?

Ne darbesi?

Kim yapacakmış?

Nereden çıktı şimdi bu?

Kim söylüyor? Amacı ne?

Darbe için bir zemin mi var?

Yok böyle bir şey.. Olamaz olmamalı.. Mümkün de değil.

Öncelikle; bir davanın olmaması, dava konusu yapılmaması gereken, demokratik oturma eylemi olarak gerçekleştirilen, amma adına Gezi Olayları Davası denilen dava nihayet kapandı. Osman KAVALA’nın tutuklu (840 gün) bulunduğu, 15 sanığın da tutuksuz yargılandığı Gezi davası’nda herkes beraat etti. Ancak KAVALA tekrar gözaltına alındı! Herkese geçmiş olsun.

Dediğim gibi Türkiye’de gündem dakikalık değişiyor! Hızına yetişmek mümkün değil. Bugün bile bir sürü gündem var! Gezi davası, Darbe söylentisi, KILIÇDAROĞLU, AKŞENER, BAHÇELİ grup toplantılarından çıkarılacak onlarca konu.… İşbankası… Var da var.

“Bir insanın yüzünde taşıdığı ifade;

sırtında taşıdığı elbiseden mühimdir…!” der büyük düşünür Dale CARNEGİE

Neyse konumuzu dağıtmayalım.

AKP Grup Başkan Vekili Cahit ÖZKAN sözkonusu darbe konusunda KRT kanalında, spikerin sorusu üzerine yaptığı açıklamada; “Yurt dışında bir şirketin Türkiye’de istikrarsızlıktan, yatırımsızlıktan, bahsederek yatırımların önünü kesmeye çalışması üzerine ve bir darbenin olabileceği kelimesini kullanması üzerine konu gündeme geldi! İçeride ise bazı cephelerin 3 yıl var olmasına rağmen bir erken seçimden söz etmesi, hükümetin istikrarsız ve ülke yönetiminde ki başarısızlıklarından, yatırımsızlıklardan yakınması, sınır ötesi harekatlarda eleştirmesi, birlik sergilenmesi gereken yerde eleştirmesi gibi konuları sürekli işlemesi sanki yurt dışında söylenenlere katılıyormuş imajı veriyor!” deyince spikerin; “peki darbe çağrısı yapanlar hakkında hükümet bir işlem yapamıyor mu? Soruşturma açamıyor mu?” sorusuna, “içeride bunu açık açık söyleyen yok zaten. Amma içeride ki karşı duruş, birlik beraberlik sergilenmemesine, dışarıda da darbe sözünün dillendirilmesine baktığınızda, sanki bu hava veriliyormuş gibi geliyor. Savcılarımız yurt dışındakiler hakkında bir işlem yapamıyor. Ancak Türkiye’ye girdiklerinde hesap sorulabilir, sorulacaktır” diye cevap veriyor grup başkanı.

Yani yurt dışında ki söylentileri, bir şirketin kendi fikrini beyan etmesi, doğru ya da yalan söylemesi, Türkiye’de ki konuşmalara ve muhalefetin yaptığı asli görevi muhalif söylemlerle ilişki kurmak, bağdaştırmak, gündem maddesi yapmak ne kadar yanlış değil mi? Kaldı ki Türkiye’de darbe artık yapılamayacak şekilde kanunlara bağlanmış olmasına rağmen. Hatta bu tatsız kelimenin çağrıştırılmasının, kullanılmasının dahi ağır müeyideler getireceği kanunlarla belirtilmesine rağmen. Akıl mantık dışı bir kurgu bence.

Duymayan ve bilmeyenlere de buradan tekrar hatırlatmış olayım. Darbe kelimesini bir şekilde kullanmak, dile getirmek bile sakıncalı.

Yurt dışından kaynaklı bu konunun gündeme getirilmiş olmasının, yurt içinde kimin işine geldiği artık TV’lerde tartışılır durur.

Sanırım bu kelimeyi İktidar Partisi mensupları gündeme getiriyor!

Zira muhalefet getiremez, yasaklı kelime!

Darbe olmayacağı, olamayacağı muhakkak. Ancak yine de şunu söyleyim ki bu kelimenin gündeme getirilmesi, muhalefetten ziyade, kıyısından köşesinden de olsa iktidarın elini güçlendirir!

Nasıl güçlendirir?

Bunu, her zaman olduğu gibi seçimlerde “darbeden beslenen muhalefet”, “darbeden medet uman muhalefet” söylemleriyle propaganda malzemesi yaparak tabii. Dediğim gibi birinci derecede ancak ve ancak FETÖ’cülere yarar.

Temizliği 5-10 yıl da gerçekleşemeyecek olan FETÖ’nün ekmeğine yağ sürer ve temizliğinin daha uzun seneler gecikmesine neden olur..

Ana damarlarının bile henüz temizlenemediği FETÖ’nün, kılcal damarlarının daha da artmasına, gelişip dal budak salmasına neden olur.

Muhalefetin işine bence yaramaz.

Sözün Özü!

Artık darbeyi gündemimizden düşürelim. Olamaz zaten. Bu millet uyandı. Askeri vesayetin ülkeye yarar getirmediğinin farkında, her ne yapılacaksa siyasi irade ile yapılır. Cumhuriyetle yönetim içerisinde demokrasiyi, hak, hukuk ve adaleti de sağladık mı, değme keyfine.

Askerimiz de bundan böyle kendi içerisinde aksinin oluşmasına izin vermez. Ki bu kalkışmada bile karşı duran, engel olan, geçit vermeyen, bu uğurda şehit olan askerlerimiz oldu, yine olacaktır. Kimse aklından geçirmemelidir.

Mustafa Kemal ÖZGÜRSOY