Coronavirüs Dünya’da nasıl şeyler değiştirir, neleri getirir, neleri götürür bilinmez amma, Türkiye’de çok şeyleri değiştiriyor!
Artık eski Türkiye yok! Yeni Türkiye ise, yeni siyasi gelişmelere gebe!
Herkes çeşitli senaryolar yazıp çiziyor…Kimisi günümüz Türkiye’sine uyarlanabilir, oynanabilir ancak kimisinin de yakından uzaktan ilgisi yok! Benim senaryomu da, yakından uzaktan alakası olmayan bir hayali düşünce listesine alabilirsiniz!
Evet yeni infaz yasasının sebebi Coranavirüs salgını. Toplu halde bulunan mahkumların, virüsü birbirlerine bulaştırmamaları için alınan bir çeşit tedbir!
Sanırım bazı siyasi suçlular ile basın yayın suçları (Gazeteciler) hariç, herkes çıkarılacak! Böylece virüsün etkileri bu kesimde de asgariye düşürülmüş olacak!
Eğer bu çözüm olsaydı (!) Mehmetçiklerimiz de aynı şartlarda değiller mi? Neden onlara da bu infaz yasası gibi bir yasa çıkarılmadı? Ne dersiniz?
Örneğin öğrencilerimiz, üniversiteler dahil tatil edildi! Camiler, Cemevleri, Havralar, Kiliseler, sinemalar, tiyatro salonları, AVM’ler.. vs.
Yani kalabalık yerler için bir şekilde izole amaçlı önlemler alındı, boşaltıldı.
İnfaz yasasına gelince;
Yaklaşık üç beş ay, belki çok daha fazla zaman yer yer sokağa çıkma yasakları, toplu karantinalar, üç beş kişinin bir araya gelmelerinin kısıtlandığı, toplu gösterilerin, eylemlerin yapılamayacağı, pankartlı, dövizli yürüyüşlerin yapılamayacağı bu ortam da kendiliğinden sağlanmış oluyor mu? Bence evet.
Bu infaz yasası ile hapishanelerin boşaltılması, yapılacak erken veya zamanlı bir seçimde (!) olası itirazlı, eylemli bir durumda, muhalefet edenlerin içeri sokulması, etkisiz hale getirilmesi için de bir zemin oluşturuyor olabilir mi acaba?
Neden olmasın?
Koronavirüs sandık başı seçimi engelleyebilir mi? Evet.
Virüs tehlikesi var diyerek elektronik bir oy kullanma sistemi çalışmaları yapılarak sistem oluşturulabilir! Yaşı tutanların, TC kimlik no ile adaylara, ya da siyasi partilere, sandığa gidilmeden oy kullanması sağlanabilir! Halk oylaması da rahatlıkla yapılabilir. Sosyal medyayı da bir süreliğine askıya almak olasılığı da yüksek. Sandık olmayacağı için, müşahitler de olmayacak! Oyların toplanacağı Merkezi seçim sistem de iktidarın elinde olduğuna göre, son Cumhurbaşkanlığı ve yerel seçimlerde ki olayları düşünürseniz, çok daha basiti, üstelikte hak aranamayacağı, sorgu sual olunamayacağı, etkinlik, eylem, gösteri yapanların da içeri tıkılacağı için, hapishanelerde yer açılıyor olamaz mı?
Bu arada elektronik sistem hızla oluşturulur, kanunlaştırılabilir.
İster erken, ister süresinde bir seçim yapılabilir mi? Yapılır! Yüzde 70-80 ile de iktidara gelindiği pekala kabul ettirilebilir!
Hatırlayınız; Kenan EVREN anayasa halk oylamasını, sanırım %96 diye kabul ettirmişti!
Olmaz olamaz diye bir şey yok!
İnsanoğlu her zaman, her şey yapabilir!
Cumhurbaşkanının çok rahat olduğunu biliyoruz. Hiçbir şeyi dert edinmiyor! Deyim yerinde, takmıyor!
Bugün bile muhalefete verip veriştiriyor mu? Evet.
Muhalefet partileri yerel yönetimlerine yardım yasağı getiriyor mu? Evet.
Tüm yetkilere sahip mi? Evet.
Kimse sesini çıkarabiliyor mu? Hayır.
Havuz medyası denilen yazılı ve görüntülü basın yanında mı? Evet.
Eleştiri yazan basın soluğu yargıda alıyor mu? Evet. İçeri tıkılıyor mu? Evet.
Siyasi Liderler hakkında bir sürü tazminat davası açtı – kazandı mı? Kazandı.
Sözün Özü!
Evet herşey Cumhur ittifakından yana. MHP ile olması da işin hukuktan yana, yapılanların yasal gösterilmesi açısından gerekli… Bence ne Ali BABACAN, ne Ahmet DAVUTOĞLU’nun oyları bile üye sayısını asla geçmeyecek… Geçirilmeyecek! Millet ittifakının ise ne oyu ne sözü para etmeyecek zaten.
Dediğim gibi bu senaryoyu da ben çiziyorum… Kim bilir belki bir filme konu olur!
Beğenmeyebilirsiniz! Amma kulağa küpe, tarihe not düşülsün istedim…
gazete2000@hotmail.com