Bir yılı aşkın süredir ülke olarak salgın hastalık ile mücadele etmekteyiz. Bu süre zarfında ekonomik ve sosyal anlamda herkes mağdur oldu. Ama her ne olursa olsun daha önce de söylediğim gibi birbirimize olan saygımızı yitirmememiz lazım. Aşı söz konusu olduğunda da bu söylediğim geçerli. Tüm dünyada aşı çalışmaları ve insanların aşılanması devam ederken ülkemizde de her gün bu konu ile ilgili hükümet tarafından açıklamalar gelmektedir. En güzeli tabi ki kendi ülkemizde kendi bilim insanlarımızın bu aşıyı bulması ve tüm vatandaşlarımızın aşılanmasıdır. Ancak hali hazırda yurtdışından tedarik edilen aşıların da Sağlık Bakanlığı incelemelerinden sonra vatandaşlarımıza uygulanması umut verici. Özellikle en son yapılan açıklama çerçevesinde ülkemize gelecek olan 100 milyon doz aşı ile nüfusumuzun büyük bir bölümünün aşılanmasına olanak sağlanacak. İşte bu noktada vatandaşlarımızın bilinçli olması ve toplumsal olarak aynı doğrultuda hareket etmemiz önem arz etmektedir. “Ben aşı olmam”, “Bu aşıya güvenmem” şeklinde söylemleri bir kenara bırakarak, devlete olan güvenimizi ve birbirimize olan saygımızı yitirmeden bu süreci sağlıkla atlatmamız gerekmektedir. Bilim insanlarımızın dediği üzere ülkemizde günlük ortalama 1 milyon kişinin aşılanması için gereken koşullar mevcuttur. Dolayısıyla salgın hastalığın bir yılı aşkın süredir ekonomik ve sosyal anlamda olumsuz etkilerinin bir an önce ortadan kaldırılarak daha güçlü ve daha güzel yarınlara ulaşabilmek için aşıya karşı olmayalım ve toplumsal bilincin gelişmesi yönünde çaba sarf edelim.
Hepinize sağlıklı ve mutlu günler diliyorum.