“Evler tek katlı da olabilir, yüz katlı da
İş bunda değil Yeterki sokaklarımızı ezmesinler, yeterki Temiz, çevik, güleryüzlü görsünler hizmetimizi Ağaçsız asfaltı sevmiyorum Parklarda göller, göllerde ak, kara kuğular olabilir Hatta ara sıra bando mızıka Ama en önemlisi parklarda öpüşülebilmeli Bankaları ve hükümet konaklarıyla övünen şehirleri sevmiyorum Sevdiğim şehirler sağlık evleriyle övünenlerdir, Çocuk bahçeleriyle övünen şehirlerdir”
Nazım Hikmet
İZMİR, Nazım Usta’nın ‘Evler’ şiirinin dizelerinde anlattığı bir şehir. AVM’lere, bankalara, yüz katlı gökdelenlere değil parklara, meydanlarındaki insanına, özgürlüğüne, adaletine, geleceğine düşkün bir şehir.
İZMİR, Sokaklarını ezdirtmeyen, Boyun eğmeyen, diz çöktürülmeyen Kurtuluş savaşı destana İlk kurşunuyla sayfa açan Her daim,’ zulüm varsa direniş haktır’ diyen bir şehir.
***
İZMİR farklıdır ve farklı olmakla övünmekle haklıdır. İnsanı insan yapan temel değerlerin, Cumhuriyetin, demokrasinin, laikliğin, özgürlüğün, eşitliğin, kardeşliğin… Tarihin, doğanın, kültürün, sanatın, sporun çağdaş, planlı, sağlıklı, güvenli kentleşmenin savunucusudur, ara sıra indirilen darbelere rağmen.. Demokratik, çoğulcu, katılımcı… Dayanışmacı, üretken, etkin ve güçlü yerel yönetim anlayışını egemen kılmak için kimseyi ötekileştirmeden, değer bilen, değer yaratan kenttir burası.
***
Geçen hafta sözünü ettiğimiz TMMOB 2. İzmir Kent Sempozyumu’nda temelde bu başlıkların açılımlarıydı üç gün boyunca konuşulanlar. 900 sayfalık bir bildiler kitabı yayınlandı. Onlar kentlerine bir kez daha sahip çıktılar. Akıllarına, yüreklerine, ellerine sağlık. Bir İzmirli olarak emeklerinden dolayı teşekkür ediyorum. Kısaca Ne istemezükçüdür İzmir, ne de kimilerinin uzaktan fırlatığı sansasyon oklarındaki gibi faşist. Şimdi, yerel seçimler yaklaştıkça, plazalar, rezidanslar, imar değişiklikleri, 35 proje, 50 proje, 100 proje, vaatler havalarda uçuşuyor. Adaylar tartışılıyor ama kentin ruhuna dokunmaya kimse lüzum görmüyor. Eğer varsa… Eğer rastlayabilirseniz Nazım’ın anlattığı bir hayatı vaad eden bir aday, ona biraz daha dikkatli bakın derim.
İZMİR’İN VARLIKLARI YERELE DEVROLMALI
Yeni yasa gereği kapatılacak İl Özel İdarelerinin İzmir’deki varlıklarını gündeme taşımıştık yaklaşık bir ay kadar önce. 3 Ekim 2013 tarihli yazımızda ‘Bu servet daha çok kavga çıkarır’ demiştik. 3 Milyar TL’yi aşkın değerdeki bu varlıkların akibeti hala meçhul. Yasa gereği Vali tarafından kurulan komisyon varlıkların akibetine karar verecek. ‘Dayatmacı, ben yaptım oldu !’ zihniyeti bir kez daha karşımızda. Bir kez daha söyleyelim, İzmir’in yarattığı değerler İzmir’in hakkıdır. 30 Mart 2014’te kapanacak Özel İdare’nin malları İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne devredilmeli. Kentlerin değerlerini önce Bakanlığa veya Özelleştirme İdaresi’ne devredip ardından imar değişikliği yetkisini kullanıp yandaşlara 1’e 10-100 kazandırmak kurnazlığından acilen vazgeçilmeli.