“Limonata” çekimleri Türkiye, Makedonya ve Bulgaristan’da 2014 yılında gerçekleştirilmiştir. Bir saat 50 dakikalık süresiyle dram, trajedi ve komedi türlerinden izler taşımaktadır.
Farklı kültürlere ait iki kardeşin ve birbirinden çok farklı iki baba-oğul ilişkisinin ele alındığı, herhangi bir yan hikâyenin bulunmadığı filmdeki yardımcı rollerden biri 1976 model Doğu Alman malı Trabant marka araçtır. İzmir Çeşme’de hurda halinde bulunarak modifiye edilen aracın motor ve şasisi elden geçirilmiş, Amerika’dan getirtilen havalı amortisör montajıyla tüm parçalar birleştirilerek çekim için karavanla Makedonya’ya taşınmıştır. BT 1056 AB plakasıyla sarı Trabant, Bitola yani diğer adıyla Manastır şehrine kayıtlı olarak filmde önemli bir yere sahiptir.
Makedonya’da yaşayan Suat (Zekir Sipahi) eski bir tır şoförüdür. Yakalandığı hastalık sebebiyle oğlu Sakip’e (Ertan Saban) vasiyet niteliğinde bir talepte bulunur. Uzun zaman önce İstanbul’da imam nikâhıyla bir evlilik yaptığını, bu evlilikten bir çocuğu olduğunu ve bazı sebeplerle onları terk ettiği için bir daha görmediğini anlatır. Eğer hayattaysa İstanbul’daki çocuğundan helallik almayı arzu ettiğini söyler. Bir isim ve adres içeren kâğıt parçasını Sakip’e vererek İstanbul’a gidip kardeşini bulmasını ister. Sakip babasının emektar arabasını alıp İstanbul’a doğru yola çıkar. Ölüm döşeğindeki babasının son arzusunu yerine getirmek için çeşitli sıkıntılar yaşasa da kardeşi Selim’i bulur. Selim, abisi olduğunu söyleyen kişiye önce inanmaz ve ondan kurtulmak için türlü türlü yollar dener. Ancak çetin ceviz Sakip galip gelir ve komedi yanı ağır basan sahnelerle film hız kazanır.
Meyhane sahnesi iki kardeşin birbirlerine içine döktükleri sahnedir. Sakip Bosna Savaşı’nda yaşadıklarını anlatarak, Avrupa’nın göbeğinde tüm dünyanın gözlerini sımsıkı kapadığı bir yangın yerinden seyirciye seslenir. O günleri hatırlatarak Saraybosna’yı “çukur” olarak betimler ve olanları özetler. Bosna Savaşı’nı anmak için senaryonun bir sahnesinin bu konuya uyarlanması bendenizin gözünden alkışa değerdir. Aynı sahnede Sakip’in amcası Fuat Aco’nun (Luran Ahmeti) Makedonya Türklerinin duygularını, hüzünlerini, özlemlerini ve sevinçlerini göç etmeyerek orada kalanlar gözünden anlatması bakımından kayda değerdir. Söz konusu sahnede, fondaki piyano tınıları ise kalbe dokunan diğer yandır. Balkan filmi sevenler ve Balkan coğrafyasına ilgi duyanlar için güzel bir seçimdir.