Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Çarşamba, Aralık 17, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar Ercan HARMANCI

Bilinçaltı Eğitim

Ercan HARMANCI Yazar Ercan HARMANCI
29 Ağustos 2011
Ercan HARMANCI
0
400
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

Eğitim kavramı, kökleri insanlığın ilk günlerine kadar uzanan kavramların başında gelmektedir. Eğitimin iki yansıması vardır. Eğitilmiş birey ve eğitilmiş toplum. Bulunduğunuz zaman ve mekânda huzur istiyorsanız bu ikisi için çalışmalısınız. Eğitim birsüreçtir. Eğitim süreci ehil kişiler tarafından doğru bir şekilde yürütülmelidir. Tüm toplumlarda “Eğitime ya da eğitmeye ne zaman başlamalıyız?” sorusu asırlardır hem ehil olanlar hem de ehil olmayanlar tarafından tartışıla gelmiştir.

Sürecin sağlıklı işleyebilmesinin en önemli ön koşul doğru zamanda başlanılmasıdır. Zamanından önce ya da zamanından sonra başlatılan süreçler hep hüsranla sonuçlanır. Bu süreç birçok toplumlarda yıllarla aylarla ifade edilir. Kimisi için bu 3 yaştır kimisi için 5 yaştır kimisi için de bu süreci çocuk belirlemelidir şeklindedir. İslam kültüründe bu süreç sayılarla değil kavramlarla belirlenir. İslam’a göre bu süreç anne rahminde başlar ve musalla taşında sona erer. Bireylerin ve toplumların eğitilmesini zora sokan iki temel düşünce akımı vardır. Bunların ilki her şeyi somutluk ilkesine göre temellendiren Deneyselcilik diğeri ise Liberalizm başka bir ifade ile özgürlük çığırtkanlığıdır.

Deneyselciliğin ve Liberalizmin temel işlevi bireyleri ve toplumları kutsal olanlardan dezenfekte etmektir. Deneyselcilik insanların zihnini kutsal olandan dezenfekte ederken Liberalizm ise kalplerimizi kutsal olandan dezenfekte etmektedir. Dezenfekte kelimesini kullanıyorum çünkü kutsal olanı bireylerden ve toplumlardan uzaklaştırmazsanız hayatları yok olur argümanını savunmaktadırlar.

Dikkat ederseniz modern dünyada eğitim sürecini belirlerken insanlar bu iki düşünce eksenli delillendirmelerde bulunuyorlar. Eğitim süreci ile öğretim sürecini birlikte başlatmak tatlı ile tuzluyu birlikte yemeye benzer… Sonuç işlevsellik kazanılmadan direk boşaltım sistemi devreye girer. Bugün okulu bir sisteme benzetecek olursak ilk aklıma gelen sistem boşaltım sitemidir. Eğitim süreci olgunlaşmadan öğretimin dayatılması öğrencileri ötekileştirmektedir. Ötekileşen birey ve toplumların ilk sorduğu “neden?” içselleştirebilmiş birey ve toplumların ilk sorduğu ise “nasıl?” sorularıdır. Okullarda her geçen gün “neden?” diyen öğrenciler çığ gibi büyümektedir. Liberalizm de olayın vahamiyetini tahmin ettiği için sürekli Liberalizmin başarısını kutlamaktadır. Eğitim kurumlara sığmaz ama öğretim yapıldığına kendilerini inandırmaya çalışanlar sürekli etkinlikler yaparak kendilerini tatmin etmeye çalışmaktadırlar.

Eğitim işlevselliğini kaybetsin ve murat ettikleri olsun diye deneyselci yaklaşımın ilk itirazı “çocuk ne anlar” itirazıdır. Bu itiraz çocukların zihnin zorlanması karşısında onların zarar görmelerini istemek gibi masum bir sebeple ilgili değildir. Çocuklar ergen oluncaya kadar kutsal olandan uzaklaştırma isteği ile açıklanabilir. Ergenlik aşamasına gelen çocuklar Liberalizmin kolları arasındadır. Aileler ya sorumluktan kurtulmanın rahatlığıyla Liberalizm mekânlarına sponsorluk yapacaklardır. Ya da o Liberalizmin elinden çocuklarını almaya çalışacaklardır. Geç kaldıklarını çocuklardan aldıkları “siz bana karışamazsınız, istediğimi yaparım!”itirazıyla anlayacaklardır. Bu itirazın örtük mesajı “bugüne kadar neredeydiniz?” mesajıdır. Haksızda sayılmazlar…

Kimse baş belası çocuk istemez. Kimsenin hayali çocuklarım bana sorun çıkarsa da bende onlarla gece gündüz uğraşsam olamaz. Diğer yandan hiçbir çocuk ben nasıl yaparımda ailemden uzaklaşırım hesabı yapmaz. Ama demeyin… İstisnalar Rabbin takdiridir…

Bilimsel gelişmeler onları çocuğun anne karnında iken etkilendiği sonucuna götürse de yüksek sesle “sigara içmeyin çocuklarınız etkilenir” deseler de… Bir sabinin kulağına ezan okuyan eğitimciye yaka kartlarını göstererek “çocuk ne anlayacak” demektedirler. Öğretim bilinçsel bir süreçtir eğitim ise bilinçaltı bir süreçtir. Öğretim açıklanır, açıklama ister; eğitim ise açıklanamaz inanılması gerekir.

Öğretim bir yarıştır zorlandığınızda ya da yarış meşruluğunu yitirdiğinde vazgeçebilirsiniz kaybedeceğiniz sizin olması ihtimallere dayalı bir ödüldür. Oysa eğitim bir sürek avıdır. Vazgeçerseniz hayatınız tehlikeye girer… Öğretim ötekiler içindir tıpkı bir yarış gibi ama eğitim kendiniz içindir…

Okullar eğitim mekânları değildir öğretim mekânlarıdır. Zira eğitim mekânla ve zamanla sınırlandırılamaz. Okullardan eğitim beklemek kasaptan ameliyat yapmasını beklemek gibidir. Eğitimi ehil insanlar yakmalıdır derken profesyollerin yapmasını kast etmiyorum. Eğitime en ehil kişiler anne babalardır. Evet, çocuğa matematik ya da bir dil öğretmek bir profesyonelin işidir ama çocuğu eğitmek anne babanın asıl işidir.

Öğretim yarın içindir. Eğitim ise yarını olmayan bir gelecek içindir. Yarın için bilinçsel süreçlere gelecek içinse bilinçaltımıza ihtiyaç duyarız. Burada bilinçaltı kavramını S.Freud’un bastırılmış duygu ve düşüncelerin biriktirildiği alan olarak düşünmenizi istemiyorum. Açıklanabilenler, bilebileceklerim alanına bilinçsel alan; açıklanılamayacak ancak inanılması gereken alanı da bilinçaltı alan olarak kabul ediyor ve düşüncelerimi bu eksen üzerinde devam ettirmek istiyorum. Zaten inandıklarımız açıklayamadıklarımızdır. Hakikatler birer paradokstur aslında siz açıklayabileceklerinize inanamazsınız açıklanabileler beraberinde sorgulanmayı getirir sorgulama ise inanmayı yok eder. Bir şey sorgulanılabiliniyorsa düşüncedir yine bir şey sorgulanamıyorsa dindir. Bu süreçte bazen düşünceler dinleşir bazen de dinler düşünceye dönüşür.

Erken dönemde çocuklara öğretilen ya da özendirilen kritik düşünme ya da eleştirel düşünme dinin düşünceye dönüştürülmesini hızlandırma etkinlikleridir. Özgürüm ve eleştirebilirim diyen bir öğrenciye öğretemezsinizde… Eğitim sürecinde sorgulamaya yer yoktur. İlim edeb ile başlar kadim kuraldır. Edeb varsa cezada vardır. Liberalizmin “ bırakın yapsınlar bırakın geçsinler” kuralı kargaşadan nemalanmak içindir. Hiçbir akıl sağlığı normal olan insan diğer insan iyi olsun diye şiddet uygulamaz ama ceza ve mükâfat vermezseniz iyi insanlar, sağlıklı toplumlar meydana getiremezsiniz. Dünyanın tüm dinlerinde ceza vardır. Ceza zevk almak için değil düzen sağlamak için verilir. Ceza vermeyen bir eğitimci olamaz olsa olsa bir öğretmen olur. Ceza vermemenin örtük mesajı “ne halin varsa gör, umurumda değilsin” demektir. Ceza vermemek kişinin yabancılaşması ve karşısındaki kişinin de ötekileşmesidir. Kısacası duyarsızlaşmadır…

Allah resulü doğan çocuğun kulağına ezan okuyun diyorsa J.Loke’i değil Allah resulünü dinleyeceksin. Eğitim de kademe kademedir. Her yaşın ayrı sorumlulukları vardır. Beş yaşında çocuk namaz kılmıyor diye ceza verirsen bu senin egondur. Ama 12 yaşına gelmiş çocuğa da namaz kılmadığı için ceza vermezsen bunun sevabını da Hümanizm’den bekleyeceksin. Çünkü Allah resulü bana bir metot gösterdiyse sorgulama hakkım yok. Yarın hesap günü çocuklarımızın yanlış eğitilmesinden en çok biz sorumlu tutulacağız o zaman çocuklarımızı eğitirken ölçümüz ne formel sistem olmalıdır ne de toplum… “Ya ne olmalıdır?” derseniz… Kime hesap verecekseniz ölçünüz o olmalıdır.

Sivil eğitim sadece bireyin değil sivillerin yani toplumun sorumluluğunu taşıma bilinci kazandırır. Sivil eğitim ne denenmemiş belirsizliler ne de denenip terk edilmiş yanlışlar üzerine kuruludur. Sivil eğitim, bireylerin zekâsının ürünü değil Rahmanın Resulü aracılığıyla bizden istedikleri hakikatler üzerine kuruludur. Sivil eğitim formel eğitimin yetersiz kaldığı alanları doldurmak için vardır. Sivil eğitimde iki temel ders vardır. İlki İyi Bir Kul Nasıl Olunur? ve Hayırlı Bir Ümmet Nasıl Olunur?”dersleridir. Kimse dersin başlaması için zilin çalmasını beklemesin ders başlayalı çok oldu zil değil de belki Sur’a da yakında üflenebilir. Sur’a üflenince herkes dersini almış olacak… Herkes kitabı başına…

Ercan Harmancı

Bilgi Aktivasyon Uzmanı

ercanharmanci@hotmail.com

Paylaş
Etiketler: Eğitiminsanpsikolojisosyal yaşamtoplum
Önceki Yazı

Demokrasi ve Hukusal Eşitlik

Sonraki Yazı

…Yazık Bize…

Ercan HARMANCI

Ercan HARMANCI

İlişkili Yazılar

Ercan HARMANCI

MEB’te Koltuklar Değişiyor mu(!)

09 Ağustos 2019
5.1k
Ercan HARMANCI

Demokrasi Out… Cinsiyet Ayrımcılığı In…

14 Haziran 2019
5k
Ercan HARMANCI

Kıl Korsanları Kul Avında (!)

23 Mart 2019
5k
Ercan HARMANCI

28 Şubat Edebiyatı (!)

28 Şubat 2019
5k
Sonraki Yazı

...Yazık Bize...

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Yıllardır Süren Arazi Davası

Yıllardır Süren Arazi Davası

17 Aralık 2025
Karagöl

Karagöl

17 Aralık 2025
Bugünün Sorunları Geleceğin Ülküleri

Türkiye ve Doğu Sorunu

17 Aralık 2025
“Karşılaştırılabilirlik Yeknesaklık Değildir” Finansal Raporlamada Kavramsal Bir İnceleme

Hukuki Uyuşmazlıklarda Algı Yönetimi ve Somut Delil Yükümlülüğü Arasındaki Kavramsal Çatışma

16 Aralık 2025
Göz Gördü Gönül Katlanmadı

Sitenin Efendisi

16 Aralık 2025
Kokusuz Güzlerin de Tadı Yok

Kokusuz Güzlerin de Tadı Yok

16 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarımız, Sedayi ALTUN’dan,

“Bir Eğitim Yolcusu” adlı güzel bir eser. Yazarımızın eseri, yine bir yazarımız ve Karadeniz Şairler ve Yazarlar Derneği yönetim kurulu üyemizin sahibi olduğu Ateş Yayınlarından çıkmıştır. Kendilerini kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap