Paralı oto yola girdik, beyaz yakalı gibi farklı olduk. Onun için, oto yolları sevmem, oto yolda güneşin batışını da hiç sevmem. Çünkü aydınlık havada çevrenin güzelliğini izlemek isterim.
Beyaz niteliği verilmeyen yollar, inişli çıkışlı ve yer yer yokuşlu. Tarlaların arasından, çiçekleri izleyerek gidiyorsun. Sevimli, neşeli bir tarzda kendini buluyorsun.
Eski yollara beyaz yollar diyorum. Tarih kokan bana ait bir yol. Yabancı değil tanıdık geliyor. Sonuçta para yok, yıpranan asfaltta yavaşlıyorsun. Durma noktasına geliyor ve duruyorsun. Köylülerin meyvelerinden satın alıyorsun. Farkında olmadan çocukluğunu yaşıyor ve duygulanıyorsun.
Yol kenarındaki çeşmeden suyunu içiyorsun. Biraz soluklanıyor ve köylünün birisiyle sohbet ediyorsun. Yaşadıkların geçiyor gözünün önünden. Yardımlaşma ruhun yeniden canlanıyor.
Sevmedim beyaz yakalı yolları, sevmedim ayrımcı kokar bana, uzak olsun, kazandıracağı itibarı da istemiyorum. Bahçesinden meyve kokuları, evinin yanından köpeğin havlaması ve tavukların gıdaklamasını duymak isterim.
Taze yumurta, gül reçeli, bal ve tereyağını satın aldım. Onlarla konuştum, dürüst insanlar hile yalan bilmezler.
Yolun bozuk olmasına mutlu oldum. Yokuşta arabanın inlemesine memnun oldum. Bahçe kenarlarındaki çiçekleri seyrettim. Yayla yollarını geçtim. Ağaçlar yeşilden bir tünel, tahta evler. Yalın ayak çocuklar. Çocuklar koşuyor, oynuyor, ayağınıza diken batsa da durmayın. Yarın bu güzellikleri arayacaksınız.
Sevmedim sizi oto yollar, yanından geçen arabanın seni sarstığı, sanki üzerine çıkacakmış gibi geçtiği serüveni sevmedim. Levhalar olmasa nerede olduğunu bilemediğin yollar.
Yolumuz yokuş, araba inler. Ben de sarı çiçekler arsında otlayan ineğin, zil sesini dinler. Çekersin sağa varırsın ineğin yanına sarılırsın boğazına seversin güzelliği. Dost olursun yokuşun belinde, inek bir tarafta bekleyeni diğer tarafta.
Yol kenarında sular, kaynak suyu, içme suyu piknik alanı, mangal yakmayın, ormana kıymayın. Ormanın ruhuna uygun hareket edin.
Kamyonlar durdu, dinlenmek için, suyun başında bir şeyler yemek için.
Dağlara baktım çimenler çiçek, sarı ve kırmızı.