“Virüs nedeniyle yaşananlar batının ne kadar hassas olduğu yanında dünyada çok önemli gelişmelerin olacağının da göstergesi. Zira arka planda istihbarat savaşları var.
Ebola, Mers ve Sars’tan çok daha ciddi bir salgın hastalık kol geziyor dünyada…
Batı dünyası kendini sorgularken kendine her alanda yeten ve göbeğini kendi kesen Türkiye salgının başladığı dönemde yardımlarıyla Avrupa’ya ve tüm dünyaya umut olmuştu.
Amerika, corona virüsün ortaya çıkışı ile ilgili kendilerine yönelik komplo teorilerinin arkasında Rusların dezenformasyon kampanyasının olduğunu iddia ediyorlardı!.
Bu teorilerde ABD’nin Çin’e karşı bir ekonomik savaş için virüsü kullandığı da iddia edilmişti ama Rusya iddiaları kabul etmemişti..
Rus medyası ise virüsün yayılmasında Wuhan’ın seçilmesinin nedenini BSL-4 Laboratuarına CIA ve Pentagon’un örtü sağlaması, Demokrat Parti ve medikal derin devletin Çin hükümeti ile işbirliği yaparak corona virüsü ile Trump’ı devirmeye çalıştıkları iddialarda bulunmuşlardı.
Bu İddialar arasında virüsün Ekim 2019’da Wuhan’da yapılan Dünya Ordu Oyunlarına gelen ABD atletleri tarafından yayıldığı ve bu askerlerin biyo-savaş operatörleri olduğu iddiası da yapılmıştı.
Arap medyası ise corona virüsün ABD tarafından aşı satmak için üretildiğini ve Çin’e karşı ekonomik ve psikolojik savaşın bir parçası olduğundan eminiz diyorlardı…
Virüsten en fazla etkilenen ülkelerden biri olan İran, corona virüs ile ABD’nin kendilerinden intikam aldığını savunuyordu?
Yani küresel sermayenin biyolojik savaş alanındaki geçmişi de masum değildi.. Başta ABD ve Avrupa içine dağılan ve başını Rockefeller ve Rothschilds gibi ailelerin çektiği zengin iş adamlarının oluşturduğu milliyetsiz çıkar ağının asıl hedefi, babadan oğula geçen oligark grubun altında tek bir dünya hükümeti kumaktı ve böyle bir dünya için bir milyar nüfus yeterliydi!..
Bu ağın önde gelen ismi kim mi? Bill Gates! Küresel Sermaye ve Nüfus Azaltma Projesi yani yeni dünya düzeninin ilk taslağı, Londra’da yapıldı. Yeni Dünya Düzeni planı içinde; küresel nüfusu azaltacak bir mühendislik çalışması yani virüsler, aşılar, genetik olarak oynanmış yiyecekler vardı.
Gerçek şu ki 1920’lerden itibaren ‘negatif soybilim’ çalışmaları ile istenmeyen ırk ya da nüfusun yok edilmesi hedeflenmişti. İlk uygulaması ise Hitler tarafından Yahudiler üzerinde denendi.
1939’daki Negro Projesi’nde ise hedef siyahilerdi. 1970’lere kadar yapılan Yeşil Devrim çalışmaları da genetiği değiştirilmiş gıdalar nüfus kontrolünü sağladı. Dünya nüfus azaltması ve GMO’lar büyük bir stratejinin parçası ve dünya nüfusunda önemli bir azaltmayı hedeflemekti. Rockefeller Vakfı’nın büyük stratejisi içinde, bitkiler ve hayvanların genetiği ile ilgili araştırmalar da bu nedenle iç içe devam etti ve ediyor.
Amerika’ya göç eden İngilizler çiçek hastalığı bulaştırılmış battaniyeleri kullanıyorlardı neden mi? Kızılderili nüfusunu yok etmek için..
Rockefeller Vakfı, Nüfus Konseyi, Dünya Bankası, BM Kalkınma Programı ve daha niceleri Dünya Sağlık Örgütü ile birlikte 20 yıl boyunca, tetanos ve diğer aşıları kullanarak üremeyi önleyici aşı üzerinde çalıştılar. 1978-1981 yılları arasında ABD hükümeti tarafından uygulanan Hepatit B aşısı sonrası AIDS mikrobu dünyaya yayıldı.
O zamandan beri Afrika’da nerede ne kadar maden varsa o kadar HIV ve iç savaş oldu. Bu hastalıklardan Batının çok uluslu madencilik, ilaç ve gıda şirketleri hep karlı çıktı. Amaç sadece para kazanmak değil, dünyanın ve insanlığın geleceğine, kimlerin yaşayacağına ve yöneteceğine karar vermekti.
İşte bu süreç COVID-19’a giden yolun kısa özeti gibi..
Gates 2017’de yapılan Davos Dünya Ekonomik Forumunda epidemic hastalıklara karşı hazırlık için bir inisiyatif başlattı. COVID-19 öncesi neler mi oldu? ABD-Maryland’ta bir biyo-silahlar laboratuarı coronavirüs için 2018’de patent aldı.
Ancak 2019’da güvenli olmadığı için aniden kapatıldı ve o günlerde pek çok patojenin kaybolduğu ortaya çıktı.
Ekim 2019’de Çin’in Wuhan şehrinde coronavirüs çıkmadan iki ay önce Johns Hopkins Üniversitesi’nde corona virüs bilgisayar simülasyonu oynandı. Bu programın sponsoru Dünya Ekonomik Forumu ile Bill ve Melinda Gates Vakfından başkası değildi.
Senaryoya göre, Brezilya’da bir çiftlikten yola çıkan coronavirüs önce hava yolu ile Portekiz’e sonra ABD ve Çin’e ulaşıyor. O senaryoya göre 18 hafta içinde 65 milyon insan ölecek ama belli bir hızda devam edecek, küresel nüfusun %80-90’ı öldüğünde etkili bir ilaç bulunacak..
Baltimore’da yapılan bilgisayar simülasyonundan iki hafta sonra Wuhan’da ilk COVID-19 görüldü… Dünya Sağlık Örgütü 12 Mart’ta COVID-19?u pandemik yani salgın hastalık ilan etti. Ancak, salgın hastalık halinde enfeksiyon sonucu ölümlerin %12’den fazla olması gerekiyordu
Bu Avrupa’da %0.4 , İtalya %6 Çin’de ise Mart başında %3 civarındaydı yani oldukça düşüktü. Bu durumda hastalığın pandemik olmasına kim karar verdi ve WHO kim için çalışıyor.
WHO’nun kararından sonraki adım ise aşı üretimi için baskı yapılması oldu. Zorlama aşı, büyük ilaç, oyunun aracıydı…
Peki bulunacak aşı ne kadar güvenli olacak ne de olsa amaç nüfusu azaltmakta…Bu virüsü üretebilecek seviyede teknolojiye sahip biyo-savaş labarotuvarları sadece ABD, İngiltere, İsrail, Kanada ve Avustralya’da var.
Tüm bu teorilere karşın bazı bilim insanları da COVID-19’un laboratuarda üretilmediğini ve biyolojik silah olmadığını savunuyor. İşte bu bağlamda biyolojik savaş, asıl savaşın bir parçası olan mikroplarla olan bir savaş. 1928 yılında çıkan ve 50 milyon kişinin ölümüne neden olan İspanyol virüsü ABD’de üretildi tıpkı. 2009’da ortaya çıkan H1N1 Kuş Gribi ve AIDS gibi.” (Basından Seçtiklerimiz !)