Büyük Ortadoğu Projesinin Kürt sorunu ile ilgili uygulama aşamaları bir bir devrede.Referandum sonuçlarının Türkiye’deki Amerikancı çevrelere verdiği desteğin somut görüntüleri de ortaya çıkmaya başladı.
Bu görüntülerin neler olduğunu sıralayalım ve arkasından hangi adımları atacaklarını tahmin etmeye çalışalım.
1- Referandumdan hemen sonra, Avrupa emperyalizminin bölünecek ülkelerin, bölünme görüşmelerinden sorumlu Martti Artisaari Diyarbakır’a bir heyet ile geldi. Orada yaptığı gizli görüşmelerden sonra, Tayyip ve Gül ile görüştü.
2- A.Gül Amerika’da görüşmelere başladı.
3- PKK ateşkes süresini müzakereler devam ettiği sürece, erteleme kararı aldı.
4- Türkiye’deki üst düzey güvenlik toplantılarına katılmayan MİT Müsteşarı, Amerika’da Amerikan İstihbarat Kuruluşu CIA ve Milli Güvenlik Konseyi (NSC) ile görüşmeleri sürdürüyor.
5- Kılıçdaroğlu Avrupa ile Kürt sorununu görüşmek için Brüksel’e gitti. Dönüşte Türban ve Kürt sorununda muhalefet yapmayacağına dair bolca işaret verdi. Yani referandumun %42’lik kısmının isteklerini savunmama sözü verdi. Zaten referandum çalışmalarında da bölünme sorununu esas almamış, yoksulluk, yolsuzluk teranelerinden dem vurmuştu.
6- Amerika’nın böldüğü ülkelerde, bölünmeden önce ve bölünmeden sonra görev yapan CIA uzmanı Prof. Vamık Volkan Türkiye’de temaslarını sürdürüyor.
7- Ulusalcı ve yurtsever kanadı daha fazla tedirgin etmemek için medya uyarıldı. Önemli bir karar arifesinde iken, karşı güçleri tedirgin edecek yayınların denetlenmesi önerileri yapıldı. Bunu Hakkâri’de bir minibüsün altına konulan mayın sonucu dokuz vatandaşımızın katlinden sonraki yayınlara bakarak anlamak mümkün. Zaten, medya savaş makinesinin kendisidir. İstediği zaman istediği mevzide mevzilenir.
8- Medyada, Referandum süresince evet’e destek veren Doğan Gurubunun vergi sorunu hemen çözüldü. Yurtsever yazarların medyadan bir bir atılmasına hız verildi.
Yukarıda yedi madde halinde sıraladığım hususları yorumlamak için uzman olmaya gerek yok. Birlikte yaşayan iki halkı birbirinden ayırmak için çaba gösteren, projeler yapan emperyal odaklar ile bu meselenin görüşülmesi ne kadar çözüm getirebilir, varın siz tahmin edin.
Ama bunlardan daha önemlisi, Türkiye’nin bundan böyle ana muhalefet partisi boşluğu olacağı muhakkak.
Amerika’yı ve onun menfaatlerini savunanlar çok. Ama sonunda kazananın halkımız olacağına inancım o kadar çok ki… Bu inancın düşmanı da yola getireceği muhakkak.