Onlar en ileri düzeydeki bilemediğimiz milyonlarca evrenden, galaksilerden, gezegenlerden gelmişlerdir.
En yüce duyguları, değerleri korurlar, tanıtırlar, sevdirirler.
Kimsenin inanmayacağı, inanmak istemediği en güzel düşüncelere sahiptirler.
Onlar için varsa yoksa, gerçek sevgi, aşktır.
Koşulsuz sevgiyle yaklaşırlar insanlara, koşulsuz sevginin en güzel temsilcileridirler.
Dünyevi, geçici zevklerin insanı değillerdir, bu zevkler önemsizdir onlar için. Bilirler ki, onların sonsuz sevgisi ve sevdirdikleri her şey zevktir onlar için. Basit bir zevk sadece göz kırpmak etkisindedir onlar için.
Etrafındaki insanlara kendini en önemsiz hisseden insana dahi en yüce değeri, kaliteyi verirler, gösterirler.
Yaratıcı, Tanrısal gözle bakarlar her canlıya.
İçimizdeki Tanrı’yı çıkarırlar, öz’e yaklaştırırlar. Melek gibidirler, çocuk gibidirler olabilecek en masum insanlardır. Meleksi dokunuşları vardır, huzurlarıyla ve sözleriyle bizi motive ederler.
Dünyamızdaki, insanların unutulmuş güzelliklerini hatırlatırlar, yaşantılarımızı düzeltmeye gelmişlerdir.
Bu Dünya’dan olamayacak bambaşka biri bu dedirtecek bir inanca, sevgiye sahiptirler.
En acı dolu, en kötü olaylar yaşamış dahi olsalar yüzlerinden tebessümleri asla eksik olmaz.
Acılar, dersler onların insanlık boyutunu basamak basamak yükseltir. Bizim gibi sıradan olmak istedikleri için ve bizleri daha iyi anlamak için bizim gibi yaşarlar her şeyi…
İyi niyetleri, saf sevgileri, iyimserliklerini, pozitifliklerini asla azaltmazlar.
Öyle tatlı konuşurlar ki, sanki Cennetten sohbettirler. Cennet gibidirler o huzuru, hafifliği ve mutluluk hissini verirler.
Bizim için, bizim gibi en kutsal, en yüce hedefleri vardır. İnsanlığı iyileştirmek için aşı gibidirler.
Yapılan, bilinen, uygulanan yanlışları düzeltip, doğru yolu hatırlatırlar bize.
Asla negatif değillerdir. İflah olmaz bir saflık ve iyilik doludurlar. Asla negatif bir his vermezler.
Başka karanlık, ışıksız güçlerin etkisinde olmazlar.
Ruhumuzun kaybolmuş yolunu buldururlar.
Yüreklerinde gerçek dostları, iyi olacak insanları, iyileştirecekleri insanları çekecek bir mıknatısları vardır.
Öyle insan ötesi güçlü bir enerji alanları vardır ki, auranızı temizler vakum gibi çeker, şifa verirler iyileştirirler. Yanlarından asla ayrılmak istemeyiz. Sonsuz bir huzur kaplar içimizi onlarla beraberken.
Bu Dünya için Cenneti ödünç vermişlerdir adeta.
Dünya’nın 100-200 sene öncesindedirler. İleriyi görecek bir berraklığa sahiptirler. 3.gözleri açıktır.
Şiir gibidirler. Hikaye, öykü olan hayatımızı şiirsel, sanatsal bir masala çevirirler. Düşüncelerimizin önemini hatırlatıp en sihirli olabilecek mucizelerine açarlar. Hayatlarımızın şiirselliğini güzelliğini sunarlar.
Ruhumuzun uzak kaldığı doğanın, yeşilliğidirler. Doğa ana gibi kanatları altına alırlar.
Bize içimizde tarif edemediğimiz bir Deja-vu etkisi yaratırlar, çok önceden tanıyormuşuz, ailemiz gibi bir sıcaklık, bir içtenlik, yakınlık hissettirler.
Bütün bilgeliğin, iyiliklerin ve sevginin vücut bulduğu bir tapınak gibidirler.
Öyle bir ışıkları, nur’ları vardır ki, içimizden geçer yansır çevremizdekileri aydınlatacak bir fener etkisi bırakırlar.
Dahi fikirleriyle hiç düşünmediklerimizi düşündürürler, hayatımıza farklı bir bakış açısı kazandırırlar.
Hayatlarımıza her an farkındalıkla bakmamıza ve etrafımızdaki mucizeleri, güzellikleri, melekleri fark ettirirler.
Hayatımızdaki sihirli insanlar gibidirler.
(Bakınız diğer yazıma; ‘’Bazı İnsanlar Sihirlidirler.’’)
Unuttuğumuz gerçek sevgiyi, aşkı hatırlatacak fikirler verirler. Nesneleri, her şeyi aşar, ruhumuza sonsuzluktan bir imzadırlar.
Moralimizi yüksek tutmak bizi neşelendirmek için, her olayın, yaşamın eğlenceli, mizahi yanını görmemizi sağlarlar. Zorlu bir durumu mizah yönüyle kolay atlatmamıza yardımcı olurlar.
İçimizdeki ümidimizi alevlendirirler.
İnsanların Dünya’sında zorlaştırılan şeyleri, aşılması için kolayca, pratikçe hale getirirler.
Gerçeklerden, düşlerimizi gerçekleştirmemiz için, düşlerimize uyandırılar. En güzel düşlerimizin bahçesinin tohumlarını hediye ederler.
İçimizi kemiren korkudan kıyısından geçtiğimiz hayatın özgürce en tatlı olabilecek okyanuslarına yüzdürürler sevgi dolu Yunuslar gibi.
Onlar cevabını aradığımız, dileklerimizin, sorularımızın cevabı olan cennetten mektupturlar.