Ağaçlardan kuşların cıvıltısı sabah neşem olmuştu. Neşelenmeye devam ettim.
Kuş sesleri bir süre daha devam etti. Sessizliğime çare olan “Cikcikler.” Cikcik sesleri pencereye burnumu dayamama neden oldu. Gördüklerime inanamadım. Kuş zannettiğim ve cikcikler diye kastettiğim kuşlar, “Piliçler” değil miymiş?
Başlarında kendileri kadar bir horoz, yersiz öterken, onları da bahçenin nazik çiçeklerini çullamaya götürüyor. Pencerede bir süre daha dikildim. Piliç kafilesini izledim. Hem eşeliyor ve hem de yeşile, mal bulmuş mağribi gibi saldırıyorlar.
Sesleri kesildi, saldırılarını geniş yapraklı uyku çiçeklerine yönelttiler. Başlarındaki çok bilmiş gibi davranan horoz da buraya gelin daha geniş yapraklısı var demez mi? Çiçekler arasında biraz karınları doyduktan sonra dans etmeye başladılar. Eşindikçe kadife çiçeklerinin kökler havaya fırlıyordu. Başımdan kaynar su döküldü. Çünkü çiçeklere ilaç atmıştım.
Dışarı koştum. Piliç kafilesini bahçeden acilen çıkartmaya çalıştım. O kadar heyecanlıydım ki, acele etme diyen arkadaşa seslemedim. Heyecanlıydım, kafileyi bir an önce çıkartmalıydım yoksa üzülürdüm. Avucuma aldığım toprağı onlara saçtım. Toprağın çıkarttığı sesten ürküp de kaçarlar diye düşündüm. Fakat başarılı olamadım. Yine çiçeklerin yapraklarına saldırıyorlardı. Havadan toprağı yağmasına biraz şaşırdılar. Fakat horoz gale almayınca onlarda takmadılar.
Piliç kafilesini su ile korkutmak istedim. Hortumu onlara tuttum ve suyu üzerlerine bıraktım. Düşündüğüm gibi sonuç aldım. Çiçeklerin yanından kaçmaya yetiştiremediler. Telaşım devam ediyordu. Çünkü bahçeden çıkmaları gerekiyordu. Toprağın başlarına dökülmesine ve suyun başlarına yağmasına akıl erdiremediler.
Kafile başının davranışı da görülmeğe değerdi. Çünkü ağır adımlarla çıkıyordu. Hepsi çıktı da rahat bir nefes aldım. Gelen arkadaşın bırak yesinler kökleri duruyor ya söylemine itibar etmedim ve hepsini kovduğuma sevindim dedim. Bana kızdığını anladım. Biraz daha kızmasını aradım.
Bu şiddet niçin diyen arkadaşa da seslemedim.
Arkadaşlara döndüm ve bahçeye böcek ilacı attık. İlacı atan, çok etkili olduğunu söyledi. Kuşları dahi götürür dediği için telaşlandım. Atılan ilaç piliçleri de cansız bırakırdı.
Telaş ve de korkumun nedenini anladınız mı? Dedim.