Aşkı anlattılar bugüne kadar, her şekilde dillendirdiler. Bazen verdiği hüsranlar söylendi, bazen de yaşattığı mutlulukları döktüler kağıtlara. Adına kitaplar basıldı, şiirler yazıldı. Sevdasını çekene soracaksın diye gazeller yakıldı. Kaybedilen aşk ise eğer ağıtlar döküldü ağızlardan parça parça, kavuşulmuş ise aşka yine şarkılar bağırıldı boğazlar patlayıncaya kadar.
Karşılıksız sevdanın son cümleleri döküldü ağızlardan belki ölürken, belki de kimse o sevilen vazgeçmek için savaşlar verildi.
Yazılanlara baktım da aşkın insanı yerden yere vuran, kalp ağrısında kavuran halleri daha çok yazılmış. Bir adamın, bir kadına duyduğu tutkulu aşk girdabının, en güzel hali kelime bolluğu içerisinde söylenmiş. Bazen kadın, aşkı yaşadığı adamı anlatmış mısralarında, bazen de uğruna ölmüş, derbeder olmuş.
Dünyayı ve yaşadığı şehirleri yakmış birileri, kimileri ise ayrılığın pişmanlığını dile getirmiş. Çoğu zaman da sevdasının son haykırışını kaleme almış aşık, gidene gitme demiş, kalana hoş geldin gülüm diye söylenmiş.
Nankör aşklar da yazılmış çizilmiş, uğranılan ihanetler, sevilmemenin verdiği acı, bir anda giden sevgilinin ardından dökülen gözyaşı. Ama hepsine baktığımda hayatın bir parçası olduklarını gördüm. Bir insanın hepsini değil ama en azından birini yaşadığını düşündüm bu hayatta. Bazıları şanslı olup hezimete uğramadan aşkına nail oluyor, bazıları yaşadığı hüsranı atlatamıyor, bazıları ise bu hezimet karşısında dimdik ayakta kalmayı başarıyor.
Terk edilmişliklerden geriye sadece kalp acısı mı kalır sizce, hayır bence hırs kalır, nefret kalır. Gün geldiğinde pişmanlığın pençesinde gördüğünüz birinden zevk alırısınız. Size geçmişte yaptıklarından dolayı o an acımazsınız. Kalbiniz burkulabilir acıyabilir ama vazgeçilemezlik olgusu içerisinde egolarınızı tatmin edip, yaşadığınız bu durumun keyfini çıkarmaya yine de devam edersiniz.
Hangi yönden olursa olsun aşk tabiî ki yine de güzel. Aşkı anlatmaya kelimeler yetmez belki de. Eğer yaşıyorsanız şanslısınız. Evlendiğiniz adam aşkınız ise benim gibi daha da şanslısınız. Ama şu anda acı çekiyorsanız bitmiş bir aşkın diğer tarafındaysanız sabırlı olun siz ayağa kalkmaya aday bir insansınız.
Aşkı verin kendinize korkmayın, sakınmayın çöpleri bırakın batsın her yerinize ya mutlu olursunuz, yada ağlarsınız her ikisini de yaşayın hayat öğrenmekten ibarettir.
Ask mısın? nesin sen, ya adam gibi gel ya da git.
Ardından baktığımda adım atamıyordun
Sanki iplerle bağlanmış bir halin vardı
Bir çocuk gibi sanki yürümeyi öğreniyordun
Biliyorsun ben sana git diyemem ki
Kurban mıydım? Yoksa günümü mü beklemiştim
O gün geldiğinde demek ki sen gidecektin
Yıllar sonra böyle olacağını hiç düşlememiştim
Biliyorsun ben sana git diyemem ki
Gözlerinde ıslak bir bakış gördüm
İçinde yanan bu ateşi şimdi mi söndürdün
Bu kadar sevmişken neden her şey kördüğüm
Biliyorsun ben sana git diyemem ki
Yaşanmışlıklar içinde çaresiz pişmansın
Bir günün öncekinden daha güzel yapansın
Bu aşkı bırakıp gidensin, yola çıkansın
Biliyorsun ben sana git diyemem ki
Ellerin titriyor ellerimi sıkarken
Yüzüme bakamıyorsun elveda derken
Fırtınalar yaşıyorsun o zaman gitmen neden
Biliyorsun ben sana git diyemem ki
Yıllar geçse de bir gün karşılaşacağız eminim
Benim beklide senin en büyük nedenin
Hayatın acımasızlığında bendim sevenin
Biliyorsun ben sana git diyemem ki
Kollarında can mı vereyim kalman için
Yalvarmam mı gerekiyor dönmen için
Sende bunu istemiyorsun ama gidiyorsun
Biliyorsun ben sana git diyemem ki
Ağlasam bile içimden çıkmaz ki
Senin gözlerini gözlerim unutamaz ki
Şimdi acılı, şimdi kızgınım sana
Biliyorsun ben sana git diyemem ki
Git istediğin yere, isteğin şehre
Hiç ardına bakmadan git
Sen varken nasılsam senden sonra da olacağım
Git dememe bakma ben sana git diyemem ki
* * * * *
Aşklarınız gidenlerden olmaması dileğiyle…Gülümseyin!
Şiirin ve yazın çok güzel olmuş… Kalemine ve yüreğine sağlık…
aşk…
nesrin, canım arkadaşım, bu yazı gerçekten çok çok iyi….
Aşk dendi mi akla acı mı gelir sevinç mi bilemiyorum. Ama bildiğim tek bir şey var o da aşkın nankör olduğu. Bir çok şey yazılmış çizilmiş aynen dediğiniz gibi, ama aşka hiç bu gözle bakmamıştım. Hakikaten ya adam gibi gelsin ya da gitsin çok hoşuma gitti bu söz..çok iyi dillendirmişsin.
sevgiyle.
bu arada şiirede bayıldım…
HAYAT ÖĞRENMEKTEN İBARETTİR Evet işte en doğru cümle bu olmuş.
Yaşadıklarından hiç bir şey öğrenmeyenler de çok tabi. Onlar hiç ağlamıyor hep ağlatıyorlar.
Sayın Uğur Bey o ağlatanlar aslında hallerine ağlanacaklar da farkında değiller..Saygılar
Sayın Nesrin Ateş Şengülen hanım yazınız ve şiiriniz çok hoş yüreğinize sağlık.. Saygılar
Sayın Mesut bey güzel yorumlarınız için ben teşekkür ederim..
Sayın Nesrin Ateş Şengülen hanım, aşk kuralsız bir konuda güzel bir yazı yamışsınız.Tebrikler…
Aşk kaçmaktan çok kovalamak, görmekten çok özlemek, gitmekten çok beklemek, dokunmaktan çok düşünmektir.Ve aşk öyledir ki nerde imkansız varsa onu seçer.
Bu yazının da tadı tamadığımda kaldı sevgili Nesrin.Bence aşk ve sevgi üzerine bir kez daha yazmalısın.En kısa zamanda okumak dileğiyle.Sevgiyle kal, huzurla kal….
Sayın Mustafa Bey, tebriklerinizi almak benim iin bir onurdur teşekkürler.
Sevgili Hülya, aşka dair anlatılacak o kadar çok şey var ki, kelimeler ardı ardına sıralanabilir. Daha bir çok şey yazılabilir. Aşkın hallerinden bahsedilebilir. Bu önerini dikkate alacağım sevgiyle….
çok güzel duygusal bir şiirdi yüreğine sağlık harikaydıı….
aşk anlatmayla bitmez.bazende kelimeler yetmez…yazın çok güzeldi her zamanki gibi.yürekten kutluyorum ama bana bu yetmedi devamını mutlaka yazmalısın .sevgilerimle canım arkadaşım..
okadar gözel yazmışsın ki diyecek bişey bulamıyorum elerine salık yüregine salık teşekürler…
Bu günlerde işlerimin yoğunluğundan mı yoksa tembelliğimden mi :))) çok az okur olduğumu farkettim. Ama tevafuk mudur yoksa günümüz yaşam tarzı bizleri aynı şeyleri düşünmeye mi yönlendiriyor bilemiyorum aynı konuları işler hale gelmişiz. Aşklar, yalnızlıklar, kaybedilmişlikler, arayışlar… vs.
Oysa insan önce kendinde arasa, bulmak istediğini önce kendinde sahiplense diye düşünüyorum.
Aşkı arayıp da bulamadığından yakınan öyle çok tanıdığım var ki… Nerdeeee diye başlarlar söze.
Aşık olunacak kimse yok ki diye eklerler hemen. Ben de böyle söyler oldum bu günlerde.
Gerçek aşkı bulabilenleri yürekten kutlarken, aman sakın bırakmayın(ama avcunuzda sıkıp öldürmeyin) diyor bulamayanlara da şans diliyorum.
Yazını keyfle okudum can arkadaşım.
Sevgilerimle.
Sevgili Şerife hanım, aşk insanı bulduğunda bazen insanlar kıymetini bilemez.Bazı insanlar tez bulur, bazıları geç, bazıları hiç, ama ne olursa olsun hayatın kendisi aşk değil midir? Aşık olunacak biri mutlaka vardır insanların kendilerine yazılmış olan. Herkese buradan mutlu mesut aşklar diliyorum.
Yazımı okuyup yoruma değer bulduğunuz için ben onur duydum can arkadaşım:) sevgiyle.
aşka dair neler neler ne yazılar ne şiirler yazıldı ama başa gelmeyince sadece okuduklarını biliyorsun…çok güzel anlatmışsın eline yüreğine sağlık ..
aşka dair neler neler ne yazılar ne şiirler yazıldı ama başa gelmeyince sadece okuduklarını biliyorsun…çok güzel anlatmışsın eline yüreğine sağlık .. Mevlana ya sormuşlarya AŞK nedir diye…
anlatmakla olmaz demiş üstat… BAŞINA GELSİNDE BİR GÖR…..
Sevgili Nilgün, son cümlen o kadar güzel oturmuş ki tebrikler…teşekkürler
sanatsal alanların hangisinde olursa olsun bazı konular vardır ki, milyonların bir anda odaklanmasına neden olur. AŞK ta bu sihirli konuların en başında gelir 🙂 Kadın-erkek, yaşlı-genç, evli-bekar yada çocuk hiç farketmez. Herkesin aşk konusunda bir fikri vardır. Senin bu konu ile ilgili fikirlerini, yazın ve şiirinle çok güzel ifade etmişsin; tebrik ediyor ve devamını bekliyorum, (daha da ilerleterek tabi ki…)
Sevgili Gülten, inşallah başka bir yazımda bu konuda daha derinlemesine sizlerle buluşmayı bende çok isterim. Yorumların için teşekkürler…Sevgiyle kal.:)
Aşk her insanın kendince yaşadığı ve zulum görsede vazgeçmediği tek şey. Hatıralarımızı, anılarımızı hiç unutmayız sende öyle güzel anlatmışsınki bu hatıralara tekrar can vermişsin. Tebrikler