Sayın Başbakan; bu anayasa için halk oylamasını nereden çıkardınız
durup dururken. Şimdi böyle bir şey olmasaydı, başta hükümet üyelerinizin çok büyük
bölümü, siyasetçilerimiz, particilerimiz, ciddi ciddi, koca koca, unvanlı yüksek bürokratlarımız, ünlülerimiz, çok ünlülerimiz hepsi tatillerini yapacaklar, şortlarını giyecekler ve şezlonglar ının yanlarında da içeceklerini yudumlayacaklardı. Şimdi herkesi tedirgin ettiniz. Valilerin,
Kaymakamların izinleri kaldırıldı, yüz binleri aşan siyasilerimiz tatil yerlerinde,
kasabalarda, köylerde Ağustos sıcağında çoğu kravatlı, çoğu lacilerini giymiş, dişini sıka sıka evet verin, hayır verin diye nutuk çekmeye uğraşıyorlar. Siz de koca ramazanda,
açıkladığınız programa göre 30 40 yerde meydan mitingleri yapacaksınız. İki ayrı şehirde, iki ayrı bölgede aynı günde miting yapmak ne demek. Meydanlar doldurulacak, hazır kıtalar bir
yerden bir yere koşturulacak, yakalarında rozetler, koşuşan insanların yanı sıra, görevli polisler, jandarmalar, yetkililer sizleri karşılayacak, sıcaktan ağızları kuruyacak. Düğmeleri
iliklenmiş, kravatları takılmış binlerce bürokrat, asker, polis, görevli kan ter içerisinde
sizi izleyecek. Bu neymiş halk oylamasıymış. Koşarken tabanları patlayacak, ağızları
kuruyacak, adeta kan ter içerisinde vücutları sırılsıklam olacak. Ya sayın başbakan; siz bu iyilikleri millete nereden çıkardınız!
Hadi halk oylaması seçim meçim olsaydı. Belki seçim sonuçlarında ben muhtar olacağım, ben Belediye Meclis Üyesi, Genel meclis üyesi olacağım veya kurultay delegesi olacağım veyahut milletvekili olacağım koşuşturmasına bir bahane ve teselli olurdu. O da yok!
Bu halk oylamasında kim ne kazanacak bunu öğrenmek istiyorsanız, zaten bir yıl sonra, seçim olacak, ak koyun, kara koyun ortaya çıkacaktı. Bir yıl sabretmenize bağlıydı.
Bir yıl sonra öğreneceğiniz sorunu, şimdi öğrenince sanki bir yıl önce öğrenmeniz ile yüksek siyasetin değişeceğini mi sanıyorsunuz.
Sayın Başbakan, yaratılan bu halk oylaması fikrinden, vallaha belki siz de mutlu değilsiniz! Sizin partide ve hükümette alınan her karar senin fikrindir. Senin onayından geçmeden bir adım gidilemez diye hâkim bir fikir vardır. Senin bu halk oylaması ile kendine karşı bir garezin mi vardı. Aslan gibi Tayyibi yoksa sende mi çekemedin!
Yaz ve tatil sezonlarında, yüzlerini görmediğimiz yüksek siyasetçilerimizi şimdi bol bol ana caddelerde görmekteyiz. Hem de karşı kaldırımdan, bizim kaldırıma gülerek, el
sallayarak geliyorlar ve kafa kafaya dövüştürerek öpüşüyorlar, el sıkışıyorlar zoraki gülmelerde adeta dişleri gıcırdıyor adamların. Anadolu’ da biliyorsunuz son 10 yıldan beri yanak yanağa öpüşme tarihe karıştı.
Bu yeni öpüşme, koçların tokuşması gibi bu usulü
ülkücüler çıkardı, MHP’ liler çıkardı denildi ama artık koç tokuşturmalarını gördükçe ne çok MHP’ li varmış diyeceği geliyor insanın.
Halk oylaması lafından halkımız memnun mu sanıyorsun? Getirdiğin 9 sayfalık, 24 maddelik, son sayıda geçici maddelik oylamanın tamamını bilen Türkiye’ de kaç kişi var, bu oylamaya bakmadan kürsüde kaç kişi oylamayı anlatabilir. Oylamanın getirdiği maddeler daha
8 – 9 sene önce hatta bu hükümetin zamanında oylandığı, değiştirildiği görülmüştür.
Maddeler tam temcit pilavına dönmüştür. Anayasa değiştirile, değiştirile çok değiştirilen dul karılara döndürülmüştür. . Bu anayasa halk oylaması yapıldıktan sonra toptan temelli halk oylamaları yapacağız ve anayasa baştan sona yeniden değiştireceğiz sözlerişimdiden söylenirken, o zaman, bu insanların, bu yüz binlerin uğraşları, sarf ettikleri enerji nereye gitmiş oluyor. Bu anayasa oylamasıyla yapılacak, korkunç rakamları geçecek,
katrilyonları geride bırakacak halk oylaması masrafları yeni anayasa yapıldığında, boşa gitmişolmayacak mı? Sizler, yüksek siyasetçiler bu israfa neden sebep oluyorsunuz, neden meydanveriyorsunuz.
Bütçende ki parayı, kuruş kuruş biriktirmeye çalışırken yapılacak giderler arasında tercih yaparken ve seçerken, az mı kendini harap ediyorsun hatta az mı insanı bazen kırıyorsun bizi tercih etmedi diye bizim talebimizi öne almadın diye darılmıyorlar mı? Burakamlarla, Türkiye’ de, dev dev santraller, otobanlar, limanlar yapabilme olanağına sahipken,
ne oyladığını da bilmediği, hiç de mutlu olmadığı bu oylamanın yarattığı bu sarfiyatta sizleri sıkıntıya sokmuyor mu? Türkiye düzeyindeki parti arkadaşların, hükümetteki beraber çalıştığın dostların, kabinedeki bakanların, meclisimizin başkanı ve Cumhurbaşkanı ve sen bu halk oylamasından çok mu mutlusun! Çok mu elzem, çok mu ihtiyaç duydunuz bu oylamaya. Bu oylama kac karın doyurur, kaç işsize iş bulur, kaç dertliye hemdert olur? Sorularına ne yanıt verilecektir.
Daha halk oylamasına 1 ay varken, sesi kısılan parti başkanları bu 1 ayı nasıl tamamlayacaklar. Bu halk oylaması ile meclis, hükümet, devlet, hatta ciheti askeriye kendi konularını, kendi sorunlarını dondurulmuş oluyorlar, durdurulmuş oluyorlar.
Bunlar ülkeye kar mı geliyor.
Son 30 – 40 yıl içerisinde kaç kere halk oylaması yaptınız, kim kimler halk oylaması yaptı ve millete ne getirdi. Şimdi o halk oylamasını hatırlayanlar var mı, sayabilecekler var mı?
Rejimi ilgilendiriyorsa, ülkenin kaderine sebep olacaksa, meclisin, hükümetin ordunun köklü değişmesi isteniyorsa o zaman burada halk oylaması yapılır,
halkın bu oylamayla bu kaderin paylaşılması isteriz. Öyle garson bahşişi kadar önem ifade etmeyen konularda, halk oylamasına gidilmez, gitmemelisin, gitmemeliyiz.
İngiltere’nin anayasası yok, hiç halk oylaması yapılmıyor. Bazı ülkelerde 2.
Dünya harbinden beri yapılmayan halk oylaması var. Birleşmiş Milletlerden çıkacaksak, Nato’dan ayrılacaksak, Avrupa birliğine girmeyi red edeceksek halkoylaması yapılır. Siz, bu spor kulübüyle oyuncu transfer ederken, kulüp kongresi yapıldığını
gördünüz mü ve duydunuz mu?
Halkınızın başına, başta siz ve yüksek siyasetçilerimiz bu halk oylamasını nereden musallat ettiniz. Bu oylama oyunlarıyla halkı sıkmanın, boğmanın ne anlamı var! Halkın çektiği acıları unutacağını mı sanıyorsunuz? Zaten bir yıl sonra genel seçim olacak, Hanya’ da da, Konya’ da ortaya çıkmayacak mıydı? Bu ülkenin halkı kendisini ve ülkesini ilgilendiren çok
yaşamsal konular yaşıyorsa düzeltilmesinde halk oylaması zaruret haline gelmişse, o zaman oylamaya giderim. Ama yine söylüyorum oylama oyunsuz olsun. Dileriz elemsiz oylama olsun!