Bu sömestr genel hukuk dersini yürüttüğüm sınıf sayısı fazla olduğundan hukuksal mevzuların içinden çıkamadım. Öteden beri sizlerle paylaşmak istediğim bu yasayı hukuk modundan çıkmadan kaleme alayım dedim. Çocukları büyümüş iş güç sahibi olmuş ana-babalar için de bu pazar kahvesini yudumlarken yüzlerinde (acı ve) hoş tebessümler bıraktıracağını ümid ettim.
ANA-BABALIĞIN KANUNU
Kanun No: 7070
Resmî Gazetede Yayın Tarihi: 29 Şubat 2010
Yürürlük Tarihi: 1 Nisan 2010
A- ANA-BABALIK İŞİNİN TANIMI
Madde 1: Ana-babalık ücreti, ücret artışı ikramiyesi olmayan ve çok nadiren izne çıkılabilen bir iştir.
B- ANA-BABALIK HAKKI, KULLANIMI, ve BU HAKKIN SINIRLARI
Madde 2: Ana-babalık aslında bir hak olsa da bu hakkın suiistimali suçtur. Ama bu hüküm ana-babalar lehine metrukiyete uğramıştır.
Madde 3: Ana-babalar çocuklarının başına gelen hatta gelebilecek her şeyden sorumludur.
Madde 4: Ana-babalığın emeklilik hakkı yoktur. Bu (hayırlı) çocukların inisiyatifine kalmıştır.
Madde 5: Ana-babalık, işçilerin aldığı kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıpranma primi gibi haklardan yoksundur.
C- ANA-BABALIĞIN KADİR KIYMETİNİN BİLİNMEMESİNİN İSTİSNASI
Madde 6: Ana-babalar tahtalı köye gidince yani dünyalarını değiştirince itibar kazanır. Fakat bu itibar tamamen arızi (geçici) dir.
Madde 7: Ana-babasından daha başarılı olacaklarını düşünen evlatlar ana-baba olunca her şeyi yüzüne-gözüne bulaştırdıktan sonra anlarlar.
Madde 8: Ana-babalığın kıymeti evladın çocuğu olunca anlaşılır. Bu nedenle ana-balalar torunlarının olmasını çok isteseler de, bu konuda umut dolu beklenti ana-babanın tek çıkarıdır.
Madde 9: Merhum ana-babaların değeri mezarlığın ziyareti ve mezarın bakımıyla doğru orantılıdır.
D- ANA-BABANIN EMİR ve DİKERTİFLERİNİN GEÇERLİLİĞİ
Madde 10: Ana-babaların çocuklarına verdiği her tür öğüdün yüzde 80 ine hiç kulak asılmaz, yüzde 10 u hesaba gelmez, yüzde 9 u hesaba gelir ama tutulmaz, yüzde 1 i tutulura ama bu da keyfi olarak uygulanır.
Madde 11: Bu keyfiyeti ana-babaların değiştirmeye çalıştırmaları beyhude (boşuna) dır.
Madde 12: Ana-babalar tarafından verilen her bir emrin zorluğu çocuklar tarafından ana-babaya ustalıkla brifing olarak verilir.
Madde 13: Ana-babaların “Ben öyle diyorsam öyledir!” vecizesiyle dile getirdikleri demokratik dayatmaların gücü ve inandırıcılığı evladın mümeyyiz olmasıyla birlikte derhal anlamsızlaşır. (Mümeyyiz: İyiyi kötüden ayırdedebilme yaşı olan 7-8 yaş sınırı)
Madde 14: Ana-babaların “kapa çeneni ve çorbanı iç” gibi son derece mantıklı(!) emirleri çocuklar henüz mümeyyiz bile olmasına gerek kalmaksızın traji-komik olarak algılanabilecek birer esprilerdir.
E- ANA-BABALARIN DAYANMA GÜCÜNÜN SINIRI
Madde 15: Ana-babalar dayanma gücünün sınırını bilemezler. Bu sınır çocukların ana-babaya yaptıkları ve yapabilecekleriyle tespit edilir.
Madde 16: Ana-babaların kendilerine ayıracak zamanları tamamen istisnai ve ihtimali bir gerçekliktir.
Madde 17: Uyuyan bir bebek, ana-babalar uykuya dalar dalmaz, ya da romantik dakikalara girer girmez uyanıverir. Ya da ana-bababadan biri telefonda çok önemli bir görüşme yaparken çocuklar kavga etmeye başlar veya çocuğun ağlaması gerekir. Böylesi durumlarda esas olan çocukların özgürce kavga etmeleri, ya da bebeğin rahatça ağlaması, gereksiz olan ana-babanın yaptığı telefon görüşmesidir. Bunun aksini düşünmek sadece ve sadece ana-babaların boş yere girdikleri stresten ibarettir.
F- ANA-BABALARIN KOYDUĞU YASAĞIN GÜCÜ
Madde 18: Ana-babaların çocuklarına karşı koydukları yasaklar ne kadar kesin ve katı olursa bu yasakların ihlali o kadar sıklıkla tekerrür eder.
G- ANA-BABALIĞIN SONA ERMESİ
a) Reddi Evlat:
Madde 19: Ana-babaların dayanma gücü (çocuklar tarafından belirlendiğinde) başkaca bir çıkar yol kalmadığından ana-babalardan ikisi veya ikisinden biri, reddi evlat talebinde bulunabilirler. Bu talep yazılı olarak herhangi bir resmi kuruma tevdi edilmedikçe hukuki sonuç doğurmaz. Reddi evlat talebi sonuç olarak çoğunlukla maddi olarak evlat aleyhine, manevi olarak ta ana-baba aleyhinedir.
b) Evlat Lehine Sonuç Doğurma:
Madde 20: Reddi evlat talebi yazılı olarak resmi makama tevdi edilmemişse bu yasanın 18. maddesinde belirtilen ana-babalığın ölümle sona ermesi sonucu doğabilecek hukuki kazanımlar (miras gibi) evlada intikal ettirilebilir.
c) Ölüm:
Madde 21: Ana-babaların ölümüyle ortaya çıkan, ana ve/veya babalığın sona ermesi -aksine bir beyan yoksa- hem maddi hem manevi sonuçları bakımından [O AN İÇİN] evlatların lehinedir. Ancak bu sonucun manevi yönden aleyhine olduğu evlat tarafından zamanla (gecikmeli olarak) algılanacaktır.
d) Ana-babalığın Ölümden Sonraki Kıymeti:
Madde 22: Ana-babaların ölümden sonraki kıymeti ölümden sonra geçen süreyle doğru orantılıdır.
Madde 23: Bu kanunu (evin) içişleri ve dışişleri bakanının yürütmesine gerek bile yoktur. Çünkü bu kanun zaten her yerde ve her zamanda yürürlüktedir.
Not 1: Bu yazı, 1996 yılında Timaş Yayınlarından çıkan “Bizim Duvarlar” adlı mizah kitabımdan geliştirilerek güncellenmiştir.
Bu yazı,
http://www.bilgiagi.net,
http://www.bilgievreni.com,
http://www.gazetecanik.com,
http://www.kamudanhaber.com,
http://www.siyasalforum.net,
http://www.gercekgazete.web.tr,
http://www.ahmetfidan.com ile, Gerçek Gazete, Balıkesir Demokrat, Gazete Canik vb. kağıt bası gazetelerinde yayınlanmaktadır. Yazarın izni olmaksızın başka hiçbir yayın organında kaynak veya dipnot göstermeksizin kısmen veya tamamen alınamaz, çoğaltılamaz.
Not 2:
velhasıl insan olmanın bir kanunu var .. önce evlat sonra ana baba oluyorsun..bu bir döngü… görve hiç bitmiyor yanii:))
Güzel yazmışsınız hocam klavyeniz var olsun.
Tüm bu maddelere rağmen
Ana Baba olmayı isteyende mi kabahat?
Ana Baba yüzünden Dünya ya gelende mi?
Ne yani ünsal, klavyem olmasa yazamayacak mıyım.
Oysa ki, bundan 15 sene önce klavyem yoktu. Ben deste deste makaleler yazıyordum.)))
Şehnaz Hanım ve sevgili Ünsal, Teşekkürler efemms.
Efendim gezdikçe ilgi,yazdıkça bilgi ve okudukça öğreniyor insan.Yazılarda olduğu gibi.Sevgimle.