Çin dört aydır coronadan yıkılıyor. sonra kapımızdaki İran’a kadar geliyor. Oradan kanat takıp üzerimizden hoopppalaaa uçup, Avrupaya sıçrıyor ve İtalyayı felç ediyor… İlginç… Niye ki bu topraklarda İNSAN yaşamıyor mu?.. Yoksa bu virüs bizi beğenmedi mi? Buna inanmak ta ilginç. Bu grip en az iki ay önce ülkemize geldi ve çoğumuza enfekte oldu bile… Bir kısmımızın, boğazdan tutup öksürükle başlayan kışları AHBABIMIZ olan grip diye küçümseyerek geçirdiğimiz….. Milleti korkudan paranoyak eden muhteşem covid, 19 virüsünün gribiydi ki bunu bilen tıpçılar söylüyor, zaten ben değil…
Tabi ki önlemler alınmalı… Üstelik hasta ve yaşlılar için sadece bu yıl değil… Her kış sezonunda sosyal paranoya yaratılmadan ciddi önlemler alınmalı.
Tabi ki hijyen önemli ama bu sadece covid 19 icin değil… Yaşamda insanlığı felç edebilecek gücü olan mikrokosmoza karşı bir davranış haline getirilmeli…
Üstelik gözümüzle görmediğimiz ve covid 19 kadar masum olmayan, başka bir virüsün… O muhteşem devasa kentlerimizi yerle bir eden bir biyolojik silahın üretiminde…. Bu yüzyıl bitmeden kullanılma olasılığının da var olduğu fark edilmeli…
Bakanlık doğruları söylemeli…
İNSANIMIZ
artık kendi hayatlarında… Sahtekârlığın kitabını yazmayı ve filmlerini çevirmeyi bir kenara bırakıp….
İlaç sanayisi, gıda sanayisi ve teknolojiyi yönlendiren… Dev kapital baronların… İnsan faktörünü pasifleştiren dijitalleşmeyi kullanarak… YAPAY ZEKA ile robotik bir dünya yaratma isteğinin… Artık vazgeçilmez bir KÜRESEL HEDEF haline getirildiği de bilmeli ki coğrafya lise 12.sınıf ders kitaplarımızda biz veriyoruz. Yapay zeka konusunu ve her tür küresel hedefleri…
Ve yine insanımız cep telefonları… Akıllı televizyonlar… Minik bilgisayarlar ile sürekli uyuşturulan KÜRESEL NÜFUSUN… Kapital gücün finanse ederek geliştirdiği birçok buluş gibi özellikle de yapay zekaya… Bu yüzyılın ikinci yarısına gelmeden…. Muhtaç kalmasının hesapları yapıldığından… İnsanların bilgisiz ve sanal dünya ile tepkilerinin uyuşturulması… Bu geçişin hızlılığı için şart olmuştur… Bunu da fark etmeli artık…
İnsanımız… KADIN dediğin şöyle olur… Tanımına kafa yormaktan vazgeçmezse… Robotların yakın gelecekte zaten sülalesiyle birlikte tüm tanımları yapacağını da bilmeli artık…..
İnsanımız gülü kokladıydım da ORUCUM bozulur mu? MİLLİ ve de DİNİ KAYGISINDAN kurtulmazsa; her yıl bir virüsün sülalesini zevkle öpeceğini de farketmeli.
KADINLARIMIZ da erkeklerin kışkırtılmış libidosuna hizmetlerinin sürekliliği için… Onları vücuduyla uğraşmaya yönlendiren… Güzellik sanayisinin oyununa gelmemeli… Para avcısı…. Dik popolu….. İri memeli… Beyinsiz bir tür hayvan olmak için uğraşmaktan vazgeçip…. İnsan biyolojisi, teknoloji, küresel ekonomi ve ekosistem hakkında cidden artık bilgi edinmezse… Dijital dünyada, bu kez de erkek bir robotun esiri olabileceğini anlamalı…
İnsanımız, virüs ile bakterinin farkını bilmeyen meslek sahibi olmuş. Ama cahilliği baki kalmış birine, bir kutu maskeyi 300 tl ye kakalamanın bir üstün zekalılık değil, şerefsizlik olduğunu… Kaldı ki fazla değil 20-30 yıl sonra bir robotun da kendi torununu …..layacağını anlamalı….
Ticari etiği hiçe sayan firmaların ismini ticaret bakanlığı reklam etmeli …
İnsanlarımız artık el yıkamanın bir takıntı değil, hijyenik bir davranış olduğunu da anlamalı…
Şehitlik mertebesine ulaşmak isteyenler de; bu virüs kendi çocuğuma bulaşır diye, neden bu kadar korktuğunu, kendi vicdanına anlatmalı.
Nil