AHİ EVRAN VELİ
NEFSİNDE DÜNYEVİ UHREVİ
Gün gelir tin bedeni terk eyler
Kimi pir gider Mevla’ya sen gibi
Kimi yaşar dünyevi
Nâr olur yetmişinde ben gibi oy!
Hoy’da doğan Türkmen eri
Horasan’dan Bağdat’a
Pişmek için Hak yolunda
Dağ bayır ova aştın hac uğruna
Âhi Evran-ı Veli
Fütüvvet ahlakıyla gönüllerde sultansın
Hak ile sabır dileyip size geleni
Akıl ahlak ile çalışıp sizi geçeni
Baş üstüne taç edensin
Âhi Evran-ı Veli
Hocan Kirmânî izinde
Rûm diyarına yürüdün Türklüğe hizmet için
Ahiliği kuransın otuz iki meslekle birlik, dirlik, refah için
Pazarda, çarşıda, gözü tok esnafa hasret kaldık
Oy!.. Âhi Evran-ı Veli
Türkmen’in töresidir kadın erkek denk olmak
Yârin yanağından gayrı her işe birlikte koşmak
Mecliste ÇAYDA ÇIRAYI yan yana oynamak
Bacıyân-ı Rûm’u kuran KADINCIK ANA’nın erisin
Âhi Evran-ı Veli
Hakk’a iman halka hizmet için son durağın Kırşehir
Sekiz asır geçse de âlimlerin dilinde, kalemindesin
Nasıl unutur seni?
Türkmen’e yurt olan bu şehir?
Yüce gönülleri mum yakıp arar olduk
Oy!.. Âhi Evran-ı Veli
İşine, aşına Yaradan adıyla başlar ahi
Üretir hilesiz hurdasız, tartıda doğrudur ahi
Helaldir kazancı, lokması, açıktır sofrası
İçi dışı bir, özü sözü doğru,
Güvenilir insanı sorar olduk
Oy!.. Âhi Evran-ı Veli
Fakiri ayırmaz zengini kayırmaz ahi
Yaptığı iyiliği başa kakmaz ahi
Tatlı dilli güler yüzlü, adil, edepli,
Küçüğü sever, büyüğü sayar
Kâmil insanı göremez olduk
Oy!.. Âhi Evran-ı Veli
İlim ile irfanı ne yerde ne gökte
Ne de dağda taşta arar ahi
Ne arar ise tinde, bedende
Kendinde bulur ahi
Hiç ölmeyecekmiş gibi dünyevi
Yaşar hemen ölecekmiş gibi uhrevi
Kaçar olduk gözü doymaz âlimlerden(!)
Oy!.. Âhi Evran-ı Veli
Doksan üç yaşında
Seni de vurmuş zalim Moğol!
Vatan için şehit düşmüş
Esir kalmış yıllarca ahiler oy!..
Sanma ki şimdi güllük gülistanlık bastığım her yer
Yüreği karalar bitmez tükenmez!
Şükranca ağlarım biçare
Gözümün feri söndü sönecek
Oy!.. Âhi Evran-ı Veli
Şükran GÜNAY
ŞükrancaYİB