Geçtiğimiz aylarda ABD temsilciler meclisi bir toplantı yaparak Doğu Akdeniz’de Kıbrıs adası çevresinde Kıbrıs Rum kesimi Cumhurbaşkanlığı ve İsrail devletleri iş birliği ile petrol arama çalışmaları yapacaklarını açıkladılar.
Türkiye devleti için hayati ehemmiyet taşıyan bu toplantının ayrıntılarını toplantıya başkanlık eden ABD temsilciler meclisi başkanı Eliot Engel bir basın toplantısı yaparak açıkladı.
ABD temsilciler meclisi başkanı Engel açıklamasında özetle şöyle söyledi. “Doğu Akdeniz’de İsrail ve Kıbrıs Cumhuriyetleri ile ortak petrol arama ve işletme çalışmaları yapacağız,
ABD li Engel sözlerine devamla yapacak olduğumuz bu petrol arama çalışmaları sırasında bu ülkelere her konuda çeşitli desteklerde sağlayacağız” dedi.
Aynı zamanda AB Avrupa Birliği meclisi, İngiltere, Fransa, Almanya, İtalya, İsrail, Mısır ve Yunanistan devletleri de Türkiye’nin Doğu Akdeniz’de petrol arama çalışmalarına karşı olduklarını defalarca açıklamışlardı.
Alınan bilgilere göre halen ABD-İSRAİL-İNGİLİZ devletleri SHELL firması vasıtası ile güney Kıbrıs tarafında kurmuş oldukları dev petrol platformları vasıtası ile iki yıl öncesinden bu güne 1 milyon üçyüz bin ton ham petrol ürününü çıkartarak ekonomilerine kazandırmışlar, hatta Çıkartmış oldukları ham petrolü Yunanistan’a aktarabilmek için deniz altından boru hattı döşeme çalışmalarına başlamışlar bile.
ABD’nin ORTADOĞU-TÜRKİYE-İRAN POLİTİKALARI.
ABD’nin Ortadoğu üzerindeki uzun vadeli politikalarını bilmeyen yoktur zannederim. Osmanlı devletinin yıkılması, 1945 İsrail devletinin kurulması, Marshall yardımları sonrası Kurulan Nato askeri teşkilatlanması, Ortadoğu devletleri içerisinde daima aşiret ve kabilelerin kavgalar ettirilip İslam milletinin güçsüz, fakir bırakılıp petrol ürünlerinin ellerinden alınmasının ötesinde günümüzde ise Suriye, Mısır, Libya, Suudi Arabistan, Filistin, Yemen, Irak, Kuveyt gibi ülkelerde iç çatışmalar hatta askeri ihtilaller, müdahaleler yapmış olduğuna şahit oluyoruz.
Örnek vermemiz gerekirse bugün ABD nin 6. 7. Filolarının yüzlerce savaş uçakları ve muhripleri ile, deniz piyadeleri ile Akdeniz de, Basra körfezinde, Kızıldeniz’de, Hürmüz boğazında işi nedir?.
Peki; Kıbrıs Rum kesiminde, Yunanistan Selanik şehrinin Meriç nehri Türkiye sınırında 7.000 zırhlı araçlık motorize tam teçhizatlı 20.000 piyade askeri ile üsler kurmasının anlamı ne oluyor?.
ABD’nin 10 yıldır kan gölüne dönen Suriye’de, Libya’da, Irak’da hatta Mısır’da kavurucu çöl sıcaklarında işi nedir dersiniz?.
ABD devleti İran İslam Cumhuriyeti devletinden ne istiyor deriz. 75 milyonluk İran devletinin suçu kendi petrolünü kendisinin milli platformlarında işletip dünya pazarlarına kendisinin pazarlaması ne zaman suç oldu, veya İran devleti kendi milli güvenliğini sağlamak üzere askerinin teçhizatını temin için ABD’den izin mi alması gerekir?.
Bugün ABD başkanı TRHAMP”ın yapmış olduğu açıklama ile “Bizim İran’da rejim ile işimiz yok. Biz İran’da Nükleer silah yapılmasına karşıyız” diyor.
Söyleyene bak daha Japonya Nagazaki ve Hiroşima mağdurlarından özür dilememiş bir ülkenin Cumhurbaşkanı bu sözleri söyleyen şahıs.
Sonuç olarak:
Türkiye devletinin Doğu Akdeniz üzerinde uluslar arası petrol arama sahaları vardır 1974 Kıbrıs barış harekatı sonrası tam 45 yıldır bu ruhsatlı saha üzerinde Hora, Sismik bir ve çeşitli araştırma gemilerimizle MTA aracılığı ile çalışmalar yapılmış ise de bir gram petrol çıkartılıp ekonomimize kazandırılmamıştır.
Uluslararası siyasette gevşeklik uzun vadede hayra alâmet olmaz, ancak Türkiye devlet olarak Kıbrıs Akdeniz petrolleri konusunda uzun vadeli ve sabırlı tutumunu üretime çevirme zamanının geldiğini ve geçtiğini tüm dünyaya göstermelidir.
27 Mayıs 2019 Hakimiyet.
cemal-aksoy@hotmail.com.tr.