Sigarasız bir yaşama merhaba diyelim sevgili okurlar.
Öncelikle kendimden bahsedeyim. Sigaraya 1981 yılında başladım. Arkadaş toplantılarımızda bir tane,hadi iki tane derken zamanla sigara sayıyla kalmayıp bir pakete çıktı. Sosyal içicilikten çoktan çıkmış, her gün içmeye başlamıştım. Fakat iki yıldır beni çok rahatsız etmeye başladığını hissetmiş olmama rağmen, yine de sorunun sigaradan değil de başka nedenlerden olmasına inandırıp duruyordum. Bağışıklık sistemimi adeta çökertiyordu. Bir yılda 6 kere grip oluyordum, bunun üzerine geçmek bilmeyen kuru öksürük… Geceleri öksürük krizlerinden uyuyamaz olmuş, her geçen gün yaşam kalitem düşmeye başlamıştı. Her geçen gün sağlığım çok kötüye gidiyordu, artık nefes almakta bile zorlanıyordum. Bir sigara uğruna hayatımdan olacaktım neredeyse…
Kendimle konuşmanın ve bir karar vermenin zamanı çoktan gelmişti. Ya bu sigaraya devam edip kendimce her nefesinde keyif alacaktım ya da sağlığımdan olacaktım.
Bugün bitmeliydi bu alışkanlık. Pazartesi değil, bu paket bitsin sonra bırakırım değil, ya da şu işlerim bitsin sonra bırakırım değil, bugün ve bu saatte bitmeliydi ve bitirdim. Kalan paketi de kırıp attıktan sonra bir daha almadım. Artık hayatımda hiçbir şekilde yer almayacaksın sigara, seni irademle ve beynimin gücüyle yendim ve artık 3 ay oldu seni bırakalı.
Kendimi çokiyi hissediyorum, sanki dünyaya yeniden gelmiş gibi oldum. Öksürük krizlerim azaldı. Nefes alabiliyorum ve hayata bakışım bile değişmeye başladı.
4 senedir Bilgiağı’nda Ahmet Rasim Küçükusta’nın yazılarını yayına hazırlarken hepsini okuyordum. Bu yazılar bana çok yardımcı oldu. Saygıdeğer yazarımız Ahmet Rasim Küçükusta’ya buradan çok teşekkür ediyorum!
80’li yıllar öncesi ve sonrasında da toplu taşımalarda, şehirlerarası otobüslerde, trenlerde, taksilerde vs çoluk çocuk, yaşlı hamile ve sigara içmeyenler düşünülmeden sigara içiliyordu. Ben sigara tükettiğim halde aşırı derece de rahatsız olurdum. Bu nedenle de kapalı mekânlarda, toplu taşımalarda sigara içmenin yasaklanması yerinde bir karar oldu. Fakat yasaklanmasına rağmen yine de her fırsatta içiliyor. Birçok restaurant, eğlence mekanı, cafe gibi yerlerde denetim saatlerinin geçtiği anda serbest bırakılıyor ve bir anda mekan dumana esir oluyor. Bir de şu sigara izmaritlerini her yere atmıyorlar mı? Sigara içtiğim yıllar boyunca bir tek izmariti bile yere atmadığım için atanlara çok kızıyorum. Parklar, kaldırımlar, bazı mekân önleri, sokaklar izmaritlerle dolu. Aslında sigara izmaritlerini yere atana da ceza kesilmeli. Gerçi bizim ülkemizde bunu yapmak çok zor gibi geliyor bana.
Ben İngiltere, Hollanda ve Belçika ülkelerinin çeşitli şehir ve kasabalarına gittiğimde otobüs durağı, tren istasyonunda sigara içmeye yeltendiğimde, “burada sigara içmek yasak” demişlerdi ve sigara içecek yeri göstermişlerdi. Gösterdikleri yer de aşağı yukarı 100 ya da 150 metre ilerde idi. Sigara içilen alanda sigara izmaritlerini atacak bir kutu asmışlardı. Yere sigara atan bir tek insan yoktu ve yerler tertemizdi. Orada içimden geçirdim, keşke bu anlayış bizim ülkemizde de olsa diye! Ülkemizde nereye baksak yerler sigara izmariti ile dolu, bizim de tertemiz sokaklarımız olsa fena mı olurdu?
Öncelikle bu konuyu değinmenin amacını söyleyeyim. Sigarayı bırakmak birçok insanın istediği fakat yapmaya cesaret edemediği bir durum. Ben bıraktım, bu konudaki tecrübelerim ve fikirlerimle diğer bırakmak isteyenlere yardımcı olmak isterim.
Sigara içmeyi seviyorum, az içersem zararı olmaz, yarın sabah bırakırım, gelecek haftaya bırakırım. Bırakmak gerçekten çok zor. Psikolojik olarak hazır değilim, iradem zayıf, vs. bir çok bahaneler üretebiliyor insan.
Sigarayı bırakmak için henüz geç kalmadınız. Her yıl yüz binlerce insan sigara yüzünden hastalanıp, yaşama veda ediyor. Sadece sigara içenler değil, sigara içilen çevrelerde bulunup pasif içici durumuna düşen insanların da sağlığı olumsuz etkilenmektedir. Özellikle yaşlılarımız ve çocuklarımız sigara içilen çevrelerde fazla etkilenmektedir.
Sigaranın bizlere verdiği bilindik zararlar:
Birçok kanser türüne neden oluyor. Kalp damar yolları tıkanıklığına, KOAH inmelerine, felç, astım, nefes darlığı gibi hastalıklara, erkeklerde kısırlığa neden olur.
Henüz geç kalmadınız! Sigarayı hemen bıraktığınız takdirde vücudunuz kendini kısa zamanda toparlayıp, eski dinç halinize kavuşabilirsiniz. Geleceğimiz ve gelecek nesillerimizin yaşamı bizim ellerimizde. Geç olmadan yemyeşil bir gelecek ve pembe düşlerimiz için sigaraya HAYIR!
Değerli arkadaşım yazınızı ve tavsiyelerinizi yürekten paylaşıyorum.
Çok güzel düşünmüşsünüz dilinize sağlık.
saygılar…
Dönüş Hanım, doğum gününüz kutlu olsun. Nice sağlıklı mutlu yıllar dileğiyle.
Siz sigarayı bıraktınız. Bunu başardınız. Darısı başaramayanların başına.
Bir gün gelecek insanlar dedelerine ninelerine gülerek hayretle bakacaklar. Diyecekler ki, dedeciğim (veya babaanneciğim, anneanneciğim) siz tütün yaprağını kurutup kağıdın içine sarıp onu yakıp dumanını içine çekiyormuşsunuz, bundan da keyif alıyormuşsunuz. Bunun neresi keyifli, nasıl keyif alıyordunuz, bu saçma şeyi içip te diye sitem edecekler.
Sağlıklı mutlu nice yaşlar dileğiyle. Esen kalınız.
Çok teşekkür ederim Ahmet bey.
Hep beraber sigarasız mutlu yılar diyelim 🙂 evet aynen öylemi olacak dersiniz ya tam tersi olursa olmamasını dilerim, çocuklarımıza ve de torunlarımıza sigarasız bir gelecek diliyorum aynı zamanda size de sigarasız bir güne merhaba demenizi dört gözle bekliyorum zira sağlığınız her şeyden çok önemli.
Dile kolay sigarayı bıraktım demek çok mücadele verdim ve kendi irademle bıraktım sigarayı kendime arkadaş bildim ama maalesef değilmiş tam bir yıl olacak yeniden doğmuş gibiyim fakat halen ara sıra bir boşluk hissediyorum, bu boşluk ney diye kendi kendime sorarken sanki bir ses kulağıma sigara diye fısıldıyorda ben duymuyorum 🙂 sigarasız günler dileğiyle sağlıcakla kalın efendim.