Kendisine, dünyada en pahalı akaryakıt, doğalgaz, su, elektrik, internet ve telefonu” bizim kullandığımız hatırlatılan sorumsuz ve umursuz bir bakan: “Doğru değil, bazı Avrupa ülkelerinde benzinle doğalgaz bizden pahalı” demek yüzsüzlüğünü gösteriyor.. (Gazeteler)
Oysa AB’ye son katılan bir iki doğu blok’u mağduru hariç, diğer Avrupa ülkelerinin tamamında milli gelir, reel kazanç, çalışan ve emekli maaşları ile asgari ücretler bizden kat be kat yüksek!.. Bunu bilmeyecek kadar cahil ya da bilerek böyle konuşabilecek kadar küstah bir kişinin bakan yapılması ne kadar utanç verici!..
İbret için önce şu rakamlara bir bakın; 31 Aralık 2012 tarihi itibarıyla Türkiye’de:
9.850.000 Emekli, 3.111.660 Memur, 13.430.000 Sigortalı işçi, 5.000.000 Sigortalı Asgari ücretli bulunuyor. Sigortasız çalışan kayıt ve kapsam dışı işçi sayısı ise: 10.000.000 kişi. Yani toplam: 41.391.660 kişiden ibaret “sabit gelirli” yurttaşımız var. Yüzde 98’i dar ve sabit gelirli 76 milyon civarındaki nüfusumuzun minimum 25 milyonu “Açlık” (985 TL/ay); Bunun en az iki katı da (50 milyon) “Yoksulluk” (3.206.48 TL/ay) sınırının altındadır.
Öyle ki; 7’den 70’e her yaştan yaklaşık 75 milyon insanın hayatını biçimlendiren ve doğrudan yaşam şartlarını belirleyen maaş/ücret; vergi ve harç artışları, hükümet tarafından saptanan yıllık enflâsyon rakamları esas alınarak yapılır. Normalde adalet, ahlâk, hakkaniyet, eşitlik ve hukuk gereği “seyyanen” yapılması lâzımken; ısrarla insanlık, hak, adalet, eşitlik ve insanlık dışı yüzdeli sistem uygulanarak; Az maaşı olana az, çok maaş alana çok zam yapılır..
Fakat “çok tuhaf, garip ve insanlık dışıdır” ki zorunlu temel ihtiyaç, hayati kullanım, toplu taşım, ulaşım, gıda ve zorunlu ihtiyaç maddelerine zam yapılırken; İnsani, zımni hukuk, adalet ahlâkı ile “maaş, vergi, harç ve ücret” artış usulüne paralel bir uygulama zorunlu iken; Her ne hikmetse.; Bütün insani, hukuki ve ahlâki değerler çiğnenerek tam tersi bir uygulama yapılmaktadır. Bu müthiş bir yolsuzluk, insanlık düşmanlığı ve yoksulluk nedenidir.
Şöyle ki: 2012 yılı enflâsyonu:
TÜFE’de: % 6.16., ÜFE’de: % 2.45 olarak tayin ve tespit edilmiştir.
Ayrıca: (Türk-İş) 2012 yılı Aralık sonu itibarıyla:
Açlık Sınırı: 985.00 TL., Yoksulluk Sınırı 3.206.48 TL
Asgari Ücret: % 5.32 artışla 773.88 TL net…
2012 Yılı “İthalât” ve “İhracat” durumu:
İthalât: 238 Milyar Dolar., İhracat: 152 Milyar Dolar
İhracatın ithalâtı karşılama oranı: % 63.8 (kritik sınır)
Dış ticaret açığı: % 36.2
İŞTE 2012 KÂBUSU VE AKP’NİN ADALETİ!..
Doğalgaz: Yılda 46 Milyar m3 ithal ediliyor. Maliyeti 8 miyar TL. Millete 55 milyar TL’ye satılıyor.(ithalâta ödenen paranın 6 katı vatandaştan kâr olarak alıyor) Devletin sadece DOĞALGAZ yoluyla vatandaşından aldığı kâr 47 milyar TL.
Petrol: Yılda 34 milyon ton ithal ediliyor. Maliyeti 17 milyar TL. Millete 93 milyar liraya satılıyor.(ithalâta ödenen paranın 4.5 katı vatandaştan kâr olarak alıyor) Böylece, 17 milyar liraya mal edilen petrolü vatandaşa 93 milyardan satarak 76 milyar lira kâr ediliyor.
Elektrik: Yerli malı, üretilen enerji miktarı 200 milyar kw saat/yıl. Maliyeti 17 milyar lira. Halka, maliyetinin 3.5 katı, yani 76 milyar liraya satılıyor. 17 Milyara mal edilen elektrik vatandaşa 76 milyar TL’ye satılarak, halka 59 milyar TL fahiş kâr özel sektörle paylaşılıyor..
Sadece bu 3 kalemde (d.gaz/petrol/elektrik) hükümet (AKP)’in vatandaştan maliyet dışı kâr olarak aldığı miktar (47+76+59=182 milyar lira) Maliyet: 42., Satış: 182 Milyar..
Buzdağının görünen yüzü bu, altı tam batak, hattâ lânetli dense yeridir.
Dahası: Rakamları istediği kalıba sokan, milletin gözüne baka-baka doğruları çarpıtan, utanmadan-sıkılmadan kul hakkı yiyebilen, üstüne üstlük bunca çarpıtmadan sonra namazını kılıp, Allah’ı da aldattığını sanan böyle organize bir ekibi mumla arasanız yine bulamazsınız.