Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Pazar, Aralık 14, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar Nuray KAYACAN

Oy Kullanmak Caiz (Değil) mi?

Nuray KAYACAN Yazar Nuray KAYACAN
15 Haziran 2012
Nuray KAYACAN
0
401
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

Bir önceki yazımıza gelen tepkilere müteakip bu yazıyı yazma gereksinimi duyduğumu belirterek başlayayım. Evet, o denli iktidar partisiyle özdeşleştirildim ve onun savunuculuğunu yapmakla gark olundum ki bu konuyu irdelemek elzem bir hal aldı kanımca. Bir ara bu eleştirilere o denli kaptırdım ki kendimi; partinin önemli bir ferdi olarak bir belediye başkanlığı, olmadı bari bir muhtarlık teklifi alırım diye heveslenerekten gece-gündüz açık bıraktığım mobil telefonum ha çaldı, ha çalacak derkeen uyanmışım…

Oy vermek mekruh mu, gayr-ı müekked sünnet mi bilemem ama şunu sorgulamakla başlayabiliriz. Oy verilmediği takdirde CHP, yönetimi devralsa neler olur mesela? Belediye de çalışan örtülüler ve eski kadro değişir, bunu açıkça söyledi Kılıçdaroğlu; kamusal alanda nasıl giyinileceği yönetmeliklerde belliymiş-miş-miş-miş. Bu masalı çok dinledik. Bu bizi etkiler mi, etkiler. Hepimizin belediye de çalışan birçok tanıdığı var. Özellikle örtüleriyle iş bulmakta zorlanan bacılarımız (ki sayıları oldukça fazla) ortada kalacak. Belediyenin bünyesinde oluşturulan Kadın-Aile sağlığı merkezlerinde (ki onlarında sayıları oldukça fazla) yurt dışında eğitimini tamamlayan doktorlar, bu rahat ortamda çalışmaktan gayet memnun olan hemşireler, laborantlar ve diğer görevliler de işsiz kalacak. Belediyenin yan kuruluşlarında, şirketlerinde, aracı kurumlarında çalışanları da hesaba katarsak; vay aman vay…

Çarşaf açılımı yaptılar ama çarşaflılar onlara açılamayacak. Kendilerine rozet takılması şerefiyle yetinecek karşılığında oylarını verecek ve Çarşamba güzergâhının dışına hiçbir surette çıkmayacaklar. Kur’an kursları açılımı da ancak lafta kalacak. Ne demişler savaşta ve seçimde her yol mubahtır. Açılımın açılımı bu şekilde… Müteakip miyiz? Devam edelim o halde. Hadi diyelim, bulaşık ya da çamaşır makinesi vermediler, bari bir-iki torba kömür dağıtsalardı olmaz mıydı? Yardım etmedikleri gibi, alana da mani oluyorlar gardaş.

Diğer bir noktada hizmet… Tamam: “Biz belediyede çalışmıyoruz bize ne işiz kalacaklardan” dedik, olaya pragmatik yani bencilce yaklaştık, peki alacağımız hizmetlerde bir iyileşme olacağından emin miyiz? Yollar, alt-üst geçitler, kavşaklar derken asıl görevi karayolları olmasına rağmen bu işi üslenen belediye bir daha yol işine bulaşmasa daha mı iyi olur? Ne güzel çalışma yok, kazı yok, toz toprak yok deyip rahat mı ederiz? Valla benim gördüğüm yol çalışmaları sırasında herkesin feryad-ı figan ettiği lakin sonrasında geniş caddelerde rahatlayan trafikte direksiyon sallayanların şikâyet ettiğini hiç duymadım. Şehir içinde 160 basarken iyi dimi?

Birde yolsuzluğa değinelim again ve bu kadarla yetinelim. Her parti ve her belediye istinasız bu iddialarla yüz yüze gelir ama totalde bakıldığında sizce kim daha çok götürür, yorumsuz soruyorum!

Çok önemli bir nokta da Davos olayı; kim ne derse desin mevcut hükümet Arap kardeşlerimizin yüzünü güldürmüş, coşku seli halinde sokaklara dökülmelerine neden olmuştur. Bize kalsa orda da bir art niyet arar: “Türklere güven olmaz, kim bilir ne çıkarları vardır, daha önce akılları neredeydi?” derdik. Erdoğan ve Türk bayraklarıyla sokaklarda haykırışları onların saf olduklarını değil, en ufak bir ilgiye dahi muhtaç olduklarını gösterir. Sınır nöbeti tutan bir askerin kendisine selam veren birine nasıl coşkuyla karşılık verdiğini gördünüz mü hiç! Tanımadığı birinin onu bu denli mutlu etmesindeki sebep, görmezden gelinen, yok sayılan benliğinin fark edilmesi değilse nedir? Faslı düşünür yazar İdris Hani’den bir alıntı yapalım: “Aslında Erdoğan, başkanının ve yanındaki ezik takımın şahsında Mısır’ın ayıplarını ortaya döktü. Bunlar ümmeti şerefini küçük bir bahaya satıyorlar. Aslında Davos’ta kükreyerek zavallı Filistinlilere yaptıklarını aşağılık yalanlarla savunan Perez’in karşısına mertçe dikildiğinde Türkiye Devleti’nin şerefini korudu. Erdoğan o gün Türkiye Devleti’nin zaferini haykırdı.”

Peki, biz neden bu kadar pesimistiz, her taşın altında bir çapanoğlu arıyoruz? Buradan etkili ve dahi yetkili bir psikiyatra sormak istiyorum: “Biz ümmet olarak çok mu şüpheciyiz ya da fazlaca temkinli? Bulgularımız neyi gösteriyor?” Ümitle korku arasında durmamız gerekiyor kabul, biz çizelgenin hangi tarafının en başındayız? Kendi yolumuz da, ideallerimiz ve prensiplerimizle ilerlerken diğer Müslümanlarla ilişkilerimiz de ‘vasatı’,  orta yolu korusak doğru olmaz mı?

Hangimizin bir zamanlar idealist bir devrimci olduğu halde, yaşı kemale erip de cebi para görünce; lokması harama bulaşmayan, ticaret uğruna her yolu mubah gören bir yakını veya tanıdığı yok? Gidenler memnun ki yerinden, çok seneler geçti dönen yok seferinden. Eski devrimcilerin ayakları çeşitli yollara kaydı. Kaymayanlar da bir şekilde o haram, bu günah, oculardan bir cacık olmaz, bu cemaat pek para etmez, siyasetle yol kat edilmez deyip kendi kabuğuna çekildi. Peki, herkesi dışlayarak mı büyüyecek İslam şiarı? Yaşlı geçimsizler gibi küserek tekil hayatlara mı çekilmek çözüm. Yâda birilerine göre çözüm diye bir şey yok, her koyun kendi bacağından mı asılır?

Gel-gelelim bizim güruha; kaçımız geçtiğimiz seçimler de oy vermedi? Peki, oy verenler partili statüsüne mi girdi? Hayır… Bazılarımız fazlaca müşteki rolünü biçiyor kendilerine. Bediüzzaman Said Nursi’nin dediği gibi, siyasetten Allah’a mı sığınacağız? Oy kullanmayacağız ama seçim günü resmi olmayan sayım sonuçları resmiyet kazanana kadar ekran başından kalkmayacağız. Bu ne yaman çelişki böyle! Açıkçası bu iş izafiyet teorisinden girer, kuantum fiziğinden çıkar. Tutarlı olmak, mantıklı olmak zorundayız. Bakınız laik cenahta sağcısı, solcusu, komünisti, Ergenekoncusu, derin-devletcisi hepsi nasıl da birleşiverdi ılımlı İslam tehdidine karşı. Hepsinin oyu altı oka…

Çekinmeden söylüyorum, ben bu seçimler de oy vereceğim. Ama bu beni asla ve kat’a partizan yapmayacak. Biz ne kadar eleştirsek, gittikleri yol yol değil desek; ‘ılımlı İslamcılar ya da muhafazakar demokratlar yahut en ağır tabirle Müslümanlığı gelenekte kalmış libarel neo-laikler’ diye nitelendirsek de karşı taraf bizi onlar, onları da bizler yani düpedüz İSLAM olarak algılıyor. Ve onların seçim galibiyeti: “sizi gördüklerinde öfkelerinden parmaklarını ısırırlar” ayetinde olduğu gibi kudurtuyor Kemalistleri. Ben kudurmalarından; bu bağlamda her konuyu dine çekmelerinden zevk aldığım, bunun yanı sıra: iyi hizmet, az yolsuzluk, dindaşlarımın işsiz kalmaması, bir gün gerekli olursa iş bulabilme ve okuluma dönebilme ihtimalimi barındırmak, rahat bir ortamda kendimi geliştirmek, yanlış yaptıklarında oyumun hesabını sorabilmek için ve en önemlisi beni, arkadaşlarımı joplayarak okullardan atılmasına ön ayak olan, işsizlik ve eğitimsizlikle karşı karşıya bırakan laik diktatör rejimin kurucusu partinin, derin devlet mahsulü diğer partilerin başa geçmesini is-te-mi-yo-rum. Lakin oy kullanmayan arkadaşlarıma: “İhtilafa düştüğünüz zamanlarda hükmü Allah’a bırakın” ayetine uyarak saygı da duyacağım. Rabb’im her işimiz de seçim konusu dâhil, O’nun rızasını umarak hareket etmeyi nasip etsin.

İyi niyetimizi suiistimal etmeyenler çıkarsın karşımıza.

Amin…

Paylaş
Etiketler: oyOy Kullanmak
Önceki Yazı

Trabzon’dan Çıkıp Hayal Ufuklarına Yol Alan “Mor Taka”

Sonraki Yazı

Nataşalar Aklandı!

Nuray KAYACAN

Nuray KAYACAN

İlişkili Yazılar

Nuray KAYACAN

Skandal

11 Temmuz 2012
5k
Nuray KAYACAN

Sıkıldık Gayri

10 Temmuz 2012
5k
Nuray KAYACAN

Türban Çıkmazı

08 Temmuz 2012
5k
Nuray KAYACAN

Ne Hale Geldik?

03 Temmuz 2012
5k
Sonraki Yazı

Nataşalar Aklandı!

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Çözümsüzlük (l)

Çözümsüzlük (l)

14 Aralık 2025
Gönüllü Sağlıkçı

Gönüllü Sağlıkçı

14 Aralık 2025
Hediye Kitap (l)

Hediye Kitap (lll)

14 Aralık 2025
Aralıkta

Güllü

14 Aralık 2025

Halkın İradesi

13 Aralık 2025
Gençlik Nereye?

Gençlik Nereye?

13 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarımız, Sedayi ALTUN’dan,

“Bir Eğitim Yolcusu” adlı güzel bir eser. Yazarımızın eseri, yine bir yazarımız ve Karadeniz Şairler ve Yazarlar Derneği yönetim kurulu üyemizin sahibi olduğu Ateş Yayınlarından çıkmıştır. Kendilerini kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap