Hocam merhaba,
O kadar konulara değiniyorsunuz bir de tıp eğitimindeki yanlışlıkları dile getirseniz. Ben Cerrahpaşa’ da 4. sınıfta öğrenciyim. Bence baştan itibaren yanlış bir eğitim sistemi. Tüm arkadaşlarım da böyle düşünüyor ve mesleğe başladığımızda hepimizde bir güven eksikliği olacağı kesin.
Nerdeyse hasta ile karşılaşmadan fakülteden mezun oluyoruz ve ilk atamadaki hastaya yaklaşmadaki korkuları siz düşününüz…
Mesela son sene “internliği” okulda ayak işlerini yapmak için kullanılmak yerine, devlet hastanelerine dağıtılsak oradaki servislerde polikliniklerde pratik yaparak öğrensek daha faydalı olmaz mı?
Şimdiden teşekkür ederim ilginiz için.
**
Sevgili müstakbel meslekdaşım,
Tıp eğitiminin mutlaka yeniden düzenlenmesi ve bunun nasıl olması gerektiğini anlatan pek çok yazı kaleme aldım.
Tıp, sadece okuyarak değil, mutlaka pratik uygulamalarla ve usta-çırak ilişkisi ile öğrenilmesi gereken bir sanattır.
Tıp eğitimi yeniden düzenlenirken dikkate alınması gereken hususları tekrar özetlemek istiyorum.
BİR: Öğretim üyeliği sözleşmeli olmalı, dönem sonunda başarısız olanla sözleşme yenilenmemelidir. Öğrenciler de öğretim üyelerine puan vermeli ve bu puanlar eğitimcilerin sözleşmesinin yenilenmesinde belli bir oranda etkili olmalıdır.
İKİ: Tıp fakültelerinde eğitim, araştırma ve hasta hizmetler ayrı öğretim üyeleri tarafından yapılmalıdır.
ÜÇ: Bilgiye ulaşmanın yolları değişmiştir. Amfilerde “sadece hocaların konuştuğu derslerin” işlevi kalmamıştır. Dersler karşılıklı tartışma şeklinde yapılmalıdır. İnternet eğitimde mutlaka yer almalıdır.
DÖRT: Eğitim mutlaka hasta başında veya laboratuarda yapılmalıdır. Hastabakıcı ve hemşirelerin yaptıkları tüm işler öğrenciler tarafından da bilinmelidir.
BEŞ: Tıp fakülteleri kliniklerinde daha ziyade komplike veya ender rastlanan hastalığı olan hastalar yatar. Pratikte sık görülen hastalıkların daha iyi tanınması ve tecrübe kazanılması için üniversite kliniklerinden başka kamu hastane ve polikliniklerinden, hatta muayenehanelerden de yararlanılmalıdır.
ALTI: Tıp eğitimi, başka hiçbir kurs, seminer ve eğitime gerek kalmadan pratisyen hekimliğin icap ettirdiği tüm teorik ve pratik bilgi, maharet ve tecrübeyi vermelidir.
YEDİ: Her tıp fakültesi mezununun bilmesi ve yapması gereken temel girişimler (idrar, mide sondası konması, entübasyon, lavman, çeşitli ponksiyonlar, normal doğum, basit dikişler, damar yolu açılması vb) belirlenmeli ve tümünün bunları belirli sayılarda uygulamış olmaları sağlanmalıdır.
SEKİZ: İnternlik, tıp eğitiminin en önemli dönemidir. Bu dönem hemşirelik veya getir-götür işleri veya kaytararak değil, bir asistan doktor gibi çalışarak geçirilmelidir.
DOKUZ: İmtihanlar yazılı, sözlü ve de uygulamalı olmalıdır.
ON: Uzmanlık eğitimi yapacak doktorlar fakülte bittikten sonra değil, “temel eğitimden sonra” belirlenmelidir.