ESKİDEN BAYRAMLAR GÜZELDİ; ÇÜNKÜ BEN ÇOCUKTUM
Vefa kültüründen geldiğimiz için bayramlar (dinî bayramlar) bizim için önemlidir. Bayram Namazı’ndan sonra eş-dost ve akrabaları ziyaret etmek, Anadolu insanı için değerlidir ve bir o kadar da kutsaldır. Özellikle yaşlıları ve büyükleri ziyaret etmek bayram havasına daha da bir anlam ve önem katmaktadır. Anne-babanın duasını almak güzeldir. Ama bizim topraklarda artık bayramlar hep buruk geçmektedir.
İki kardeş halkın savaştığı bu topraklarda bayramlar nasıl geçebilir ki?
Şu yazıyı yazarken arkadaşım Nurullah da masada karşımda oturmuştu. ‘‘Ne yazıyorsun’’ diye sordu bana. Ben de cevaben ‘‘Bayram ile ilgili bir yazı yazıyorum’’ dedim. Önce garip bir şekilde bana baktı. Sonra kömür karası bıyıklarının altından hafiften gülümseyerek, ‘‘Bayram bizim neyimize, gençler ölüyor ve öldürülüyor, sen bayramdan bahsediyorsun. Biz kurbanları bayramdan önce verdik. Gençler dağlarda savaşırken işte o zaman kurbanları verdik’’ dedi.
Çocukluğumdaki bayramları hiç unutmuyorum, bayrama daha birkaç hafta kala cici bici elbiselerimizi her akşam uyumadan önce yastığımızın altında saklardık bayrama kadar.
Bayram günü ellerimizdeki renkli renkli naylon poşetlerle, sabah erkenden caminin bahçesine giderdik, önce cemaatin çıkmasını beklerdik, sonra orada dağıtılan rengarenk şekerleri, bisküvileri, fındıkları, fıstıkları yani ‘hayır’ için dağıtılan her ne varsa hepsini poşetlerimize doldururduk. Sonra kimin elini çok daha öpersek o daha fazla şeker verecek diye, el öpme yarışına girerdik haylaz çocuklarla. Hatta bayram günlerinde köyde ölü veya hasta olanlar olsaydı bile bizim hiç umurumuz da olmazdı. Şeker toplamaya devam ederdik ve hep bayram havasındaydık. Diğer taraftan da güneydoğudaki çatışmaların ortasındaki çocukları hiç düşünemezdik bile. Yani bizim naylon poşetlerimize şeker doldurulurdu. Onların avuçlarına taş ve mermi bırakılırdı.
Çocukluk böyle bir şey işte…
Ne bir ölüden ne de içtimai hayattan habersiz işte…
Diyorum ya keşke hep çocuk kalabilseydik de bu savaşı hiç görmeseydik veya hiç farkına varmasaydık.
Şimdi büyüdüm artık ve büyümekle kalmadım yavaş yavaş yaşlanıyorum. Hatta bayram ile ilgi yazı yazıyorum. Ve yaşanan savaşın farkındayım artık. Evet bayramlar güzeldir. Ama Anadolu’da bayramlar her ne kadar güzel geçilmeye çalışılsa da benim için çok da önemi yok artık. Çünkü benim için eski bayramlar güzeldi. Çünkü Savaşın farkında değildim o zamanlar. Şimdi ise Bayramlar benim için hüzünlü geçmektedir. Özellikle bu kurban bayramı çok buruk geçecektir. Bir yanda devam eden savaş bir yanda da Van’da meydana gelen deprem felaketi…
Hani her zaman söylerim kardeşin kardeşi vurduğu bu topraklarda inanınki bayramlar kederli geçer.
Düşünebiliyor musunuz oğlu askerde vurulan bir annenin bayramı nasıl geçmesini bekleyebiliriz ki. Ve aynı şekilde oğlu dağda vurulan başka bir annenin bayramı nasıl iyi geçebilir veya nişanlısını bekleyen bir genç kızın ya da asker dönüşü oğlunu evlendirip mürüvetini görmek isteyen anne ve babanın bayramı da böylece buruk ve kederli bir bayramdır işte…
Hakikat şu ki bu önemli bayramları hep önemsiz kıldık; fakat bu kurban bayramı, başka bütün Türkiye halkına ve dünyada barışa susamış bütün insanlara barışı getireceğine olan inancımızı hiç yitirmemek dileğiyle hepimizin kurban bayramı mübarek olsun…
…..///…..
yorumunuzu okudum cesim bey çok hoşuma gitti o eski bayramları hatırladım yorumunuz için teşşekürler