Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi
22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok
24 Ocak 2016
Yok Saymak
28 Mart 2020
Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…
09 Haziran 2022
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti
21 Eylül 2022
Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri
18 Nisan 2020
Düz Dara Yâr Düz Dara
23 Mayıs 2020
Gül ile Bülbülün Trajik Öyküsü
02 Mart 2018
Gölette Balık Avı
11 Ocak 2025
Merhaba İkiyüzlü Hayat, Merhaba…
11 Ocak 2025
Serbest Piyasa Çözüm mü…
10 Ocak 2025
Ich Habe Grosse Probleme
10 Ocak 2025
Fare Kapanı
10 Ocak 2025
Süzgeç
09 Ocak 2025
Benim de Tuzum Kuru Değil ki…
09 Ocak 2025
Anladım
08 Ocak 2025
Birinci derecede yaşamış biri olarak bir parça katkıda bulunmak istiyorum.
Birinci derece can kaybı olanlar kişi başına 700 TL nakit yardım aldık. Ayrıca bir sene boyunca 100 TL kira yardımı yapıldı. Ama birçok kişi kirada oturmadan bu parayı cep harçlığı olarak kullandı. Ayrıca kalıcı konutların geri ödemeli olarak yalnızca tapulu evlerini kaybedenlere verileceğini biliyorduk, sürpriz değildi. Kimsenin ödemeye zaten maddi gücü yoktu ama bir eve ihtiyaçları vardı. Sıraya kaynayanlar oldu elbette canım Türkiyemin insanı, tapulu evi olmadığı halde,kalıcı konutlardan ev sahibi olmayı “kıvrak zekası” ile başardı. Zihniyet kötü olmaya görsün… Hatta o dönem “depremzede”den “depremzâde” kelimesi türetilmişti..
Neyse evler koşula bağlı verilmişti bizlere ama tam olarak neyin ne olduğu belli değildi. Bir peşinat ödeme durumu çıktı. Ondan sonra geri ödemelerin olacaktı hatta oturulan evlerin bedelleri belirlermişti.
Kimisi peşinatı verdi kimisi vermedi. Zaman zaman korkutma operasyonları oldu. Peşinatı ödemezsen çıkartılacaksın… Geri ödeme sözleşmesini imzalamazsan çıkartılacaksın… dediğim gibi kimisinin umrunda kimisinin hiç değil.. Kimisi bu işlerden fena karlı çıktı kimisi ancak aç karnını doyurabiliyor…
O dönemde inanılmaz yardımlar toplanmıştı. Dış borç ödemesi için kullanıldığınız düşündük açıkçası… Yapılan evler akan yardımların bir parçası olduğu halde geri ödemeye zorla bağladılar…
17 Ağustos 1999… 10 yıl geçmiş üzerinden… 🙁
Şunu da eklemek istiyorum. “Kalıcı konutlar” da oturanların tapuları yok. Bu konutlardan ev sahibi olanlar (haklı veya haksız yere) evlerini noter aracılığı ile satabiliyorlar.
Allah bir daha böylesi acılar yaşatmasın bizlere.