AK Parti , Türk demokrasisinin en ilgi çekici hareketidir. Şüphesiz, DP’nin kuruluşu ve iktidara gelişi de çok önemlidir. 27 Mayıs’tan sonra DP’nin devamı olarak kurulan AP de bir devre damgasını vurmuştur. 12 Eylül ’den sonra iktidara gelen ANAP ve Özal ise, Türkiye’de bir dönüşüm gerçekleştirmiştir. Ancak bu siyasi partiler ve hareketlerin hiçbirisi siyasette ve istikrarda AK Parti kadar başarı sağlayamamıştır.
DP, 1950 ve 1954 seçimlerindeki zaferlerinden sonra 1957 seçimlerinde nispeten gerilemiştir. AP, 1965 seçimlerinde zirveye ulaşmış; 1969 seçimlerinde başarısını azaltarak devam ettirmiş, ancak 1973 seçimlerinden sonra iktidardan uzaklaşmış ve Türkiye’de koalisyonlar dönemi başlamıştır. 12 Eylül’den sonra iktidara gelen ANAP, Özal’ın liderliğinde yeniden tek parti hükûmetinin istikrarını yakalayıp iki dönem devam ettirmiştir.
Lâkin, Türk siyasi hayatının en başarılı siyasi hareketi AK Parti hareketidir. AK Parti , 2001’de kurulup 2002’de tek başına iktidar olmuş; 2007’de oylarını arttırıp ikinci defa tek başına iktidara gelerek toplam dokuz yıl istikrarla Türkiye’yi yönetmeye muvaffak olmuştur.
12 Haziran’da yapılacak genel seçimlerde de AK Parti’nin oylarının artmaya devam edeceği, kamuoyu araştırma şirketlerinin ortak tahminleridir. Bu tahminlere göre, AK Parti oyları ortalama olarak yüzde 45-50 bandında seyretmektedir. Bu ise AK Parti ’nin kesin şekilde tek başına üçüncü defa iktidara gelişi demektir.
Bu sonuç, Türkiye’de siyasi istikrarın ve büyümenin devamlılığı bakımından gerçekten çok önemli olacaktır.
***
AK Parti’nin genel seçimlerin eşiğinde bazı temel ve istisnai problemleri de olmuştur. Bu problemler, muhalefet tarafından büyük ölçüde istismar edilmektedir. Şöyle ki;
Demokratik Açılım esnasında, bazı teröristlerin Habur’da gösteri yapmaları ve bu konunun PKK/DTP tarafından bir zafermiş gibi gösterilmesi, seçmen tabanında hoşnutsuzluk meydana getirmiştir. Ancak, aradan geçen yaklaşık iki yıl zarfında AK Parti, bu hoşnutsuzluğu büyük ölçüde telâfi etmiştir. Özellikle, geçen hafta Başbakan’ın konvoyuna Ilgaz Dağı’nda yapılan saldırıyı terör örgütünün üstlenmesi ve ‘PKK’nın hedefinin AK Parti olduğu’nu ilân etmesi, bu konuda muhalefetin ve özellikle MHP’nin istismarına cevap teşkil etmiştir.
AK Parti iktidarı ekonomide inkâr edilmez şekilde başarılıdır. Ancak ‘işsizlik sorunu’nun hemen halli mümkün değildir. Küresel Ekonomik Kriz’e rağmen, son bir yılda işsizlik oranında düzelme olmuştur. Gene de işsizlik meselesi, seçimde muhalefetin en fazla ses getiren tenkitleri arasındadır.
ÖSYM’nin sınav beceriksizliği, muhalefet tarafından AK Parti aleyhinde kullanılmakta ve az da olsa etkili olmaktadır.
***
12 Eylül 2010 tarihinde yapılan Referandum oylaması, AK Parti’nin zaferi olmuştur. Referandum, halktaki değişim talebini aksettirmiştir. 12 Haziran genel seçiminde yapılacak genel değerlendirmede, statüko ile değişim yarışacak ve değişim galip gelecektir.
AK Parti’nin geçmiş icraatıyla gelecek vaatleri karşılaştırılınca, bugüne kadar hiçbir siyasi partiye nasip olmamış ve 13 yıla kadar uzanacağı anlaşılan istikrarlı bir iktidarın seçim sonrasında kurulacağı görülmektedir.