HANİ VERDİĞİN SÖZLER
Sözlerini algılayamadım ve arkasından bakakaldım. O sözler, kemanın telinden çıkar gibi bir fısıltı halinde kulağıma takıldı. O fısıltılar sise bulandı, cümleler oynak ve sesler anlaşılmazdı.
Geri dönüp gülmesinden olayı ciddiye almadığını, cümleleri oynak hale getirmesinden fark ettim.
Kemana baktıkça kapıldığım, çılgınca stresten, parkın çiçek kolonileri arasında gezindim. Gönlümün daralmadığını ve hatta uyarılmadığını fark ettim. Hoşuma giden içimin sakin kalmasıydı. Gönül sağanağında, neşeyle ıslandım, dedim.
Hayatın durak noktalarının, birinde inmeliydim. İneceğim durak ise sevgiyi ızdırap gibi görenlerin durağıydı. İndikten sonra, dar bir patikada sakin adımlarla yürümem, kolay olmadı ama notalar önümde kurtarıcı nağmelerle seslendiler. Aklın yolunda, notaların ezgisinden, dışarıya çıkmadım.
Notaların seslerine, hiçbir şekilde anlam vermedim. Notaları durak kabul ettim ve sesine kapılıp inmedim. Kinayeli sözlerine de cevap vermedim. Böylece gözden ve gönülden ırak notalar, kulağıma gelene kadar, değerini yitirdi. Huzurum yerinde ve neşeli kaldım.
Belleğime kazınan ve psikolojimi alt üst eden, verileri de silip atmayı başardım. Korulukta mutlu olmaya çalıştım. Dünyanın yaşamaya değer olduğunu çok geçmeden anladım.
Hissi düşüncenin kişiyi ne kadar sarstığını zamanla anladım. Fakat yıkılmadım ve ayaktayım.
“Hani verdiğin sözleri,” gündelik gibi kabul ettim. Bu şekilde lisanımda da önemini yitirdi.
Yaşantında bir problem varsa çözersin. Olaya notaların seslerini karıştırmazsın.
Hasan TANRIVERDİ